AKP mitinginde 17-25 Aralık soruşturmasına gönderme yaparak “Hırsız var” pankartı açan İbrahim Alıcı’yı savunan avukatlar Sevil Aracı ve Tugay Bek, Alıcı’yı döven dayakçı polisler hakkında verilen takipsizlik kararına ilişkin verdikleri dilekçede 17-25 Aralık soruşturmasına dikkat çekince kendileri de hakim karşısına çıktı. Savcı Aracı ve Bek hakkında Cumhurbaşkanı’na hakaretten ceza istedi. Aracı ve Bek’in savunduğu Alıcı, “Hırsız var” davasında suç unsurunun oluşmadığı gerekçesi ile beraat etmişti.

Evrensel'den Volkan Pekal'ın haberine göre, AKP’nin Osmaniye mitinginde “Hırsız var” pankartı açtığı için İbrahim Alıcı’yı döven Başbakanlık korumaları hakkında verilen takipsizlik kararına ilişkin verdikleri itiraz dilekçesinden dolayı Cumhurbaşkanı’na hakaret iddiası ile hakim karşısına çıkan avukatlar Tugay Bek ve Sevil Aracı’nın ilk duruşması bugün gerçekleşti. Savcılık makamı sanık avukatlar hakkında ceza istedi. “…Recep Tayyip Erdoğan’ın merkezinde olduğu yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasının…” diye devam eden cümleyi Cumhurbaşkanı’na hakaret olarak değerlendiren Savcı, sanık avukatlara TCK 299’dan ceza verilmesini istedi. Sanık avukatları savunma için ek süre istedi. Duruşma 30 Eylül’e ertelendi.

İLK SAVUNMAYI BARO BAŞKANI YAPTI

Osmaniye 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde saat 14.00’da başlayan duruşma yaklaşık 4 saat sürdü. Adana Barosu’na bağlı 25 avukat davayı takip etti. İlk savunmayı Adana Baro Başkanı Mengücek Gazi Çıtırık yaptı. TBB de davaya gözlemci olarak katıldı.

NE OLMUŞTU?

O tarihte Başbakan olan Recep Tayyip Erdoğan'ın, 3 Mart 2013'de Osmaniye'de 30 Mart Yerel seçimleri kapsamında düzenlediği mitingde İbrahim Alıcı isimli vatandaş 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasına gönderme yaparak"Hırsız var" pankartı açmış, Başkabanlığın koruma polisleri tarafından dövülerek gözaltına alınan Alıcı kapalı bir minibüse bindirilmişti. Vücudunda morluklar oluşan Alıcı, polisler hakkında davacı oldu. Ancak Osmaniye Cumhuriyet Başsavcılığı polisler hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi. Alıcı'nın, olay sonrası yaralandığı, psikolojik olarak derin bir travma yaşadığına ilişkin Adli Tıp Kurumu ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı’nda görevli doktorlar tarafından düzenlenen raporları olduğunu söyleyen Avukatları Bek ve Aracı, bu kararın iptal edilmesi için Osmaniye Sulh Ceza Mahkemesi’ne dilekçe yazdı. İtiraza olumsuz yanıt veren Sulh Ceza Mahkemesi bir de avukatlar hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu. Savcılık soruşturması sonucunda Adalet Bakanlığı’ndan kovuşturma izni istendi. Adalet Bakanlığı’nın da izin vermesi üzerine dava başlamış oldu.

Kaynak: Birgun.net