İSTANBUL

Maliye Bakanı Naci Ağbal, Hürriyet gazetesi tarafından düzenlenen "Türkiye Finans Forumu"nda yaptığı konuşmada Türkiye ekonomisinin son 15 yılda olağanüstü bir büyüme performansı gösterdiğini ifade etti.

Kişi başına düşen milli gelirin artmasında en büyük itici gücün Türkiye'nin büyüme performansı olduğunu dile getiren Ağbal, kriz yılları dışında kalan 2003-2007 ve 2010-2017 dönemlerinde Türkiye ekonomisinin son 15 yılda diğer ülkelerle kıyaslandığında olağanüstü bir performans sergilediğini vurguladı.

Ağbal, bu güçlü büyüme performansının Türkiye'yi, üyesi olmak istediği AB'ye yakınlaştırdığını aktararak, "Türkiye, son 15 yılda AB ekonomileriyle arasındaki farkı kapatan bir performans gösterdi. Önümüzdeki yıllarda bu performans devam edecek." diye konuştu.

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sonrası 3. çeyrekte ekonomide daralma yaşandığını anımsatan Ağbal, sonrasında karamsar tahminler ve olumsuz beklentiler ifade edilse de güçlü bir toparlanmanın tekrar yakalandığına işaret etti.

"Türkiye, 3. çeyrekte yüzde 10'un üzerinde büyüyecek"

Maliye Bakanı Ağbal, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye için yüzde 2-3 aralığında büyüme tahmininde bulunduğunu ancak 2017 yılının hem büyümede hem de bankacılık sistemi açısından birçok rasyo bakımından olumlu performansın ortaya konulduğu bir dönem olduğunu anlattı.

Türkiye ekonomisinin 3. çeyrekte yüzde 10'un üzerinde büyüme performansı kaydedeceğine dikkati çeken Ağbal, şunları kaydetti:

"2016'nın son çeyreğinde başlayan büyüme ivmesi artarak devam ediyor. 2017'nin son çeyreğinde baz etkisi nedeniyle büyüme oranları çeyreklik dönemde bakıldığında normal düzeylere gelmiş olacak. Bu gelişmeler kendiliğinden olmadı. Bütün sektörler dabe girişimi sonrası dönemde ekonomide yeniden büyüme ivmesini yakalamak bakımından hükümetimizden çok sayıda beklentilerini ifade ettiler. Çok acilen karar almamız gerekiyordu. Aldığımız kararların kapsayıcı ve etki doğuran tedbirler olması gerekiyordu."

Ağbal, hükümet olarak arka arkaya önemli karar ve tedbirler aldıklarını anımsatarak, bu durumun finansal piyasalardaki oynaklıkları aşağı çektiğini ve kredi piyasasında imkan meydana getirdiğini vurguladı.

Konut, beyaz eşya ve mobilya sektörlerinde yapılan düzenlemelerin hem bu sektörleri hem de reel sektörü dalga dalga olumlu yönde etkilediğini belirten Ağbal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"KGF çok önemli bir insiyatifti. Bir taraftan piyasanın ihtiyacı olan kredinin temin edilmesi bir taraftan 2016'nın o koşulları içinde oluşan acil finansman ihtiyacının karşılanması açısından son derece kreatif bir düzenleme oldu. 250 milyar liralık teminat limitini devreye soktuk. Bugün görüyoruz ki bankacılık sektörü de dahil bütün sektörlerde KGF beklediğimizden daha fazla etki meydana getirdi.

KGF'nin ne kadar doğru ve etkin bir araç olduğunu görmüş olduk. Bunun bir miktar kamu maliyesine yükü geldi, önümüzdeki yıllarda da gelecek ama kamu maliyesine gelen yükten çok daha fazla ekonomide katma değer üretti, çok daha fazla ekonominin hızla düzelmesine katkı verdi. Aslında bu yolla kamu maliyesi çok daha fazla geri dönüşü de almış oldu."

"Yatırım harcamaları önemli ölçüde arttı"

Naci Ağbal, 2017'nin ocak ayından itibaren birçok göstergede grafiklerin yukarı yönlü dönmeye başladığını belirterek, gerek sanayi üretim endeksinde gerek PMI endeksinde her ay artan ölçüde üretim artışı görüldüğünü kaydetti.

Bu sayede üretim çarklarının ne kadar hızlı bir şekilde dönüştüğünün de görüldüğünü aktaran Ağbal, şu bilgileri verdi:

"Yatırım harcamaları 2017'nin ilk yarısında başta inşaat harcamaları olmak üzere önemli ölçüde arttı. Bu da bizim son derece sevindirici. Her ne kadar makine teçhizat harcamalarında beklediğimizden daha düşük bir harcama gerçekleşse de kanaatimce 2017 yılında yapılan inşaat harcamaları eninde sonunda makine teçhizat harcamalarını getirecek. Çünkü sonuçta inşaatı yaptıysanız fabrikanın içerisine makine teçhizatı alacaksınız. Şu anda üzerinde çalışıyoruz. Özellikle 2018 yılında makine teçhizat harcamalarında yatırımcılarımıza destek olacak çözümleri devreye sokacağız. Böylelikle inşaat harcamaları üzerinden ürettiğimiz bu ivmeyi 2018 yılında makine teçhizat harcamaları üzerinden devam ettirmek istiyoruz."

Ağbal, AB ekonomilerindeki düzelme ve iyileşmenin 2016 yılı ikinci yarısından itibaren hızlanmasının Türkiye'nin ihracat performansını son derece olumlu etkilediğini vurgulayarak, bazı ülkelerde kırılganlık olsa da Avro Bölgesi ekonomilerinin son derece olumlu konjonktürel etki içerisinde bulunduğunu söyledi.

Muhabir: Handan Güneş

Kaynak: AA