Fevzi ÇAKIR / ANKARA

Yargıtay, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'e resmi bir yazı göndererek, 'İmam kim?' diye sordu; elindeki bilgi ve belgeleri istedi.

Şahin'in 'Yargıtay'daki Cemaat İmamı' açıklamalarının ardından YARSAV suç duyurusunda bulunmuştu. Yargıtay Başkanlığı ise yazılı açıklamasında, "Bilgi ve belge gönderilmesi durumunda gereken yapılır" demişti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı YARSAV'ın suç duyurusunu görevsizlik kararıyla Yargıtay Başkanlığı'na göndermişti. Dosyayı incelemeye başlayan Yargıtay 1. Başkanlık Divanı, Şahin'e resmi bir yazı gönderip iddiasının dayanağını sordu.

Şahin'in sözlerinin de hatırlatıldığı yazıda, soruşturmanın sonuca ulaşması için Şahin'den elindeki somut bilgi ve belgeleri Yargıtay'a göndermesi istendi. Şahin daha önce "Elimdeki bilgileri paylaşmaya hazırım" demişti. Şahin'in göndereceği bilgiler ışığında Yargıtay soruşturmasının
derinleştirecek. 'İmam' olduğu belirtilen kişi tespit edilirse yargılanması için soruşturmanın sonucuna göre Yüce Divan'a sevkedilebilecek.

ŞAHİN NE DEMİŞTİ?
Şahin, yolsuzluk ve rüşvet iddiaları üzerine başlatılan 17 Aralık operasyonu sonrası yaptığı açıklamada şunları söylemişti: "Önemli bir holdingin başında bulunan kişi hakkında bir ceza davası var ve mahkûm olmuş; dosya Yargıtay'a gelmiş. Yargıtay'da Cemaatin İmamı diye nitelendirilen kişi, bu önemli kişinin dosyası ile ilgili nasıl karar verileceği noktasında dosyanın kısa bir özeti ile Pensilvanya'ya sormuştur. Bir savcı, hakim böyle bir şey yapabilir mi diye düşündüm ama hafızam kabul etmedi. Ama araştırdığımda maalesef bunun doğru olduğunu öğrendim. Kamuda görev almış bir takım işgüzarlar var. Hocaefendi de 'adalet neyi gerektiriyorsa öyle karar verin' demiş; Allah razı olsun. Oraya sempati duyan oraya mensubiyet içerisinde bulunan bir takım kamu görevlileri belki yaranmak için bu tür yanlışlıklar yapabiliyor. Yargıda böyle bir düşünce ile hareket edilirse yargıda adalet tecilli eder mi? Maalesef Yargıda ve Emniyette böyle bir yapı oluştu."