ANKARA

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminde komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü'ndeki eylemlere ilişkin davaya devam edildi.

Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmada, Akıncı Üssü'nden havalanan savaş uçaklarının bombalamasının yanı sıra darbe sanığı askerlerin ateş etmesi nedeniyle şehit düşenlerin yakınları ile saldırılarda yaralananlar, müşteki sıfatıyla beyanda bulundu.

AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya, müşteki sıfatıyla olay gecesi yaşadıklarını anlattı.

Bir gazetecinin sosyal medya hesabından, "Darbe mi oluyor" paylaşımı üzerine darbe girişiminden haberdar olduğunu belirten Özkaya, bunun üzerine önce AK Parti Genel Merkezine oradan da Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne geçtiğini anlattı.

Buradaki polisleri darbe girişimine karşı uyardığını aktaran Özkaya, ilerleyen saatlerde Külliye'ye gelen bir tankı vatandaşlarla birlikte durdurduklarını, zırhlı aracın komutanını polise teslim ettiklerini ifade etti.

Bir vatandaş olarak darbe girişimine karşı üzerine düşeni yaptığını dile getiren Özkaya, "O akşam Albay Mete Kuş beni aradı, 1. Ordu Komutanı Ümit Dündar'ın darbecilere karşı olduğunu söyledi. Ben de gazeteci Abdülkadir Selvi'ye telefonla ulaşarak Ümit Dündar'ın canlı yayına alınmasının faydalı olabileceğini söyledim. 'FETÖ darbe yapıyor' diyen ilk siyasetçiyim. 22.46'da attığım tweet duruyor. Kapatılmak istenilen Meclis'in bir üyesi olarak darbecilere karşı mücadele vermek için sokağa inerek tanka karşı çıktık." ifadelerini kullandı.

Sanık eski albay Fatih Yarımbaş'ın darbe girişimine karşı vatandaşları yönlendirmek yerine neden polisi aramadığına dair sorusuna Özkaya, "Vatandaşın darbeyi önlemek gibi bir görevi vardı ve vatandaş bunun gereği o gün ülkesini darbecilerden korudu." cevabını verdi.

Darbe girişiminde yer alan sanıklardan şikayetçi olduğunu belirten Özkaya, davaya katılma talebinde bulundu.

"TBMM bombalandı"

AK Parti Düzce Milletvekili Ayşe Keşir de darbe girişimini haberlerden öğrendikten sonra vakit kaybetmeden TBMM'ye gittiğini dile getirdi.

Daha sonra genel kurul salonu açıldığını anlatan Keşir, dönemin Meclis Başkanı İsmail Kahraman'ın konuşma yaptığı sırada darbecilerin kontrolündeki uçaklardan TBMM'ye bomba atıldığını aktardı.

Patlamanın neden olduğu tahribattan etkilendiğini ifade eden Keşir, sanıklardan şikayetçi olduğunu sözlerine ekledi.

"Polisleri doğrudan hedef aldılar"

Müşteki polis memuru Mehmet Fatih Öztürk ise olay tarihinde Ankara Emniyet Müdürlüğünden telefonuna gelen mesaj üzerine görev yeri olan Gölbaşı Polis Özel Harekat Başkanlığı kampüsü içinde yer alan Havacılık Daire Başkanlığına gittiğine değindi.

Buraya ulaştığında polislerin helikoptere yakıt ikmali yaptığını aktaran Öztürk, "İkinci helikopterin de hangardan çıkarılacağını öğrendim. Üzerimi değiştirip onlara yardım etmek istedim. Binaya girip üzerimi değiştirdiğim sırada büyük bir patlama oldu, bunun etkisiyle savruldum." dedi.

Dışarı çıktığında helikopterlerden birinin vurulduğunu, yakıt ikmali yapan polislerin de şehit olduğunu bildiren Öztürk, bir zaman sonra Özel Harekat Başkanlığının da aynı şekilde vurulduğunu anlattı.

Darbecilerin polisleri doğrudan hedef aldığına işaret eden Öztürk, "Darbeden bir sonraki gün Akıncı Üssünden uçaklar kalkmasın diye pist vuruldu ama kimse zarar görmedi ancak darbeciler, alanda duran helikopteri değil de yakıt ikmali yapan 7 polisin olduğu helikopteri doğrudan hedef alarak vurdu. Şehit olan arkadaşlarımızın hakkı için sanıklardan şikayetçiyim." diye konuştu.

Müştekiler Selim Evcimen, Muhittin Özkan, Ömer Özşensoy, Nejdet Korkmaz, Yıldırım Tüzel, Remzi Mahmut, Mehmet Çetin ve Özcan Dursun da sanıklardan şikayetçi olduklarını belirterek, davaya katılma talebinde bulundu.

Muhabir: Tanju Özkaya

Kaynak: AA