Uzan Ailesi’nin, Uluslararası Uyuşmazlıkları Çözüm Mahkemesi’nde (ICSID) açtıkları ve Türkiye’yi faizsiz 10.1 milyar dolar tazminat riskiyle karşı karşıya bırakan Libananco davasının kazanılmasının ardından Enerji Bakanı Taner Yıldız ilk kez konuştu. 

Vatan gazetesinin haberine göre, yıllardır Türkiye’nin aleyhine kullanılmaması için davayla ilgili tek bir söz söylememeye çalıştığını belirten Bakan Yıldız, yaklaşık 6 yıl boyunca yaşananları ve polisiye filmlere dönen savunma sürecini anlattı. Önceki akşam bir grup gazeteciyle sohbet eden Bakan Yıldız, ÇEAŞ ve KEPEZ’in imtiyaz hakkı devredildiğinde kendisiyle görüşmeye gelen Uzanlar’ın kendisini tehdit ettiğini açıkladı. 

Bakan Taner Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizzat Uzan Ailesi tarafından tehdit edildim. Türkiye’de ÇEAŞ, KEPEZ, Kayseri Elektrik ve Aktaş Elektrik olmak üzere 4 şirkete imtiyaz hakkı verildi. O dönem ben de milletvekili olana kadar Kayseri Elektrik’in Genel Müdürü’ydüm. Sonra ayrıldım ve AK Parti milletvekili oldum. 2003 yılında Enerji Bakanlığı, ÇEAŞ ve KEPEZ’in imtiyaz hakkını feshetti. Ben de enerji alanından geliyorum, konuyla ilgiliyim. Uzan Ailesi ve şirket yetkilileriyle birlikte benimle görüşmeye geldi. Ben de bu durumun haklı bir fesih olduğunu, kanunu, kuralı hatırlattım. Orada aileden biri bana ‘Yaşın çok genç, sen bu işlere girme. Biz çok hükümet gördük. Hükümetler geçicidir, kanunlar da değişir’ dedi. Biz de gereken cevabı verdik. ‘Nezaketimiz sizi yanıltmasın, doğru bildiğimiz yoldan şaşmayız’ dedim. Sonra gittiler. Ardından da bir daha hiçbir şekilde ve hiç bir yerde kendileriyle görüşmedim.” 

Bakan Yıldız, Uzan ile ilgili söylediği “Türkiye böyle bir sülükten kurtuldu” ifadesini de savunarak, “Sülük lafı hiç de ağır kaçmadı. Sülük kendi ağırlığının 8 katını emebilir. Bunlar kendi hacimlerinin çok daha fazlasını emmeye kalktılar” diye konuştu. 

2006’dan bu yana konuşamadıklarını anlatan Yıldız, sürecin filmlere konu olabileceğini kaydetti. Yıldız, şöyle devam etti: 

“Biz sustuk. Ama geçirdiğimiz 6 yıllık dava süreci öyle kolay bir süre değildi. Filmlere konu olacak olaylar yaşandı. 15 ayrı ülkede kriminal inceleme, araştırma yaptık. Daha davanın başında, yok FBI ajanlarını işe almışlar, yok avukatlarının adı köpekbalığıymış, ne oldu şimdi?” 



VATAN