LONDRA- TAYFUN SALCI / İNCİ GÜNDAĞ

Arap - İngiliz Uyumu Konseyi (CAABU) Başkanı Chris Doyle, bölgedeki gelişmelere ilişkin AA muhabirinin sorularını yanıtladı. Doyle, İsrail’in Mescid-i Aksa’ya yönelik ihlalleriyle başgösteren krizin uzun süredir hazırlandığını belirterek, "Bu, Filistinlilerin, İsrail’in mukaddes mekanlar dahil işgal altındaki Doğu Kudüs’te daha geniş kontrol sağlamak girişimine ilişkin derin kaygılarının bir yansımasıdır." diye konuştu.

Metal dedektörlerin daha kötü şeylerin habercisi olduğunu dile getiren Doyle, Filistinlilerin, İsrail aşırı sağının Harem-i Şerifi ele geçirme girişimini gördüğünü ancak Kudüs’teki tehlikeli yerleşim planlarının ve yıkılan evlerin sayısındaki rekor artışın da Filistinlilerin kentte hayatta kalma şansını tehdit ettiğine vurgu yaptı.

"Uluslararası toplum hızlı ve netice alıcı şekilde harekete geçmeli ve olaylar daha vahimleşmeden ateşi söndürmeli." diyen Doyle, "Sadece Mescid-i Aksa'daki statükoyu korumak yeterli olmayacaktır. Kudüs sorunu da Filistinlilerin ihtiyaçlarını karşılayacak ve haklarını tanıyacak şekilde çözülmeli." ifadelerini kullandı.

Filistin'te 2003'ten beri hiç iyileşme olmadı

İngiliz radyo sunucusu ve ana muhalefetteki İşçi Partili aktivist David Watson da, İsrail güvenlik güçleri ile Filistin halkı arasındaki güç dengesizliğine dikkat çekerek, "İsrailliler kendilerini sofistike silahlar ve koruyucu ekipmanla donatmış durumda, onları protesto eden Filistinliler ise işgal güçlerinin kurşunlarından kurtulmayı başarsalar bile sokaklarda sürüklenip götürülüyorlar." diye konuştu.

İsrail Başbakanı Ariel Şaron'un 2003'te Mescid-i Aksa'ya gitmesiyle başlayan İkinci İntifada sırasında kendisinin de Batı Şeria'da olduğunu anlatan Watson, "Filistinlilere karşı işlediği katliamlarla bilenen Şaron'un Mescid-i Aksa ziyareti İsrail askerlerinin ve polisinin vahşice bastırdığı protestolara yol açmıştı. İnfazlar, ev yıkmalar, tarlaların tahribi, keyfi tutuklamalar günlük olaylar haline gelmişti." ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA