İnternet Andıcı sanığı emekli Orgeneral Hasan Iğsız, dün sabah adliyeye geldi. Iğsız’a öğleden sonra gelmesi söylendi. Saat 12.10’da yeniden adliyede hazır bulunan Iğsız ifadesinin ardından tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Iğsız’ın avukatı Önder, andıcın, devletin normal silsilesi içinde yapılmış bir faaliyet olduğuna dikkat çekerek “Bu silsilede yer alan subayların hepsinin terör örgütüne üye olması hayatın olağan akışına uygun değil” dedi.
Hakkında yakalama emri olan İnternet Andıcı iddianamesi zanlısı emekli 1. Ordu Komutanı tutuklandı
Hasan Iğsız cezaevinde
© Sabah saatlerinde adliyeye gelen eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Hasan Iğsız’a öğleden sonra gelmesi söylendi. Saat 12.10’da yeniden adliyeye dönen emekli Orgeneral Hasan Iğsız tutuklandı.
İstanbul Haber Servisi - İnternet Andıcı iddianamesinin birinci sıradaki sanığı eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Hasan Iğsız, tutuklanarak cezaevine gönderildi. İddianamenin kabulü sırasında hakkında yakalama kararı çıkarılan Iğsız, avukatı ile dün sabah Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne geldi. Iğsız’a öğleden sonra gelmesi söylendi. Saat 12.10’da yeniden adliyeye gelen Iğsız, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin karşısına çıktı. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, “Suçlamalara ne diyorsunuz” diye sordu. Iğsız ise “Bu aşamada bir şey söylemeyeceğim. Sözü avukatıma bırakıyorum” diye konuştu.
Iğsız’ın avukatı Orhan Önder, müvekkiline terör suçlaması yapılmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu söyledi. Bu sitelerin 10 yıldır çalıştığını ifade eden Önder, “Genelkurmay da bunu kabul ediyor. Faturası en son müvekkilim ile andıcın altında imzası olan kişilere çıkmıştır. Müvekkilim ile ilgili ‘illegal faaliyetlerin üstünü örttü’ deniyor. İllegal faaliyetlerin üstünü örtmek için yazılı belge hazırlamak suçu ifşaya girer. Ortada yazılı belge olduğuna göre illegal durum söz konusu değildir. Çünkü yazılı belge ile illegal durumun üzerinin örtülmesi mümkün değildir” diye konuştu. Andıcın, devletin normal silsilesi içinde yapılmış bir faaliyet olduğuna dikkat çeken Önder, “Yüzbaşıdan 2. Başkan’a kadar bir silsile içinde andıç hazırlanmıştır. En üst makama da sunulmuştur. Bu silsile de yer alan subayların tümünün terör örgütüne üye olması hayatın olağan akışına uygun değildir” dedi. Önder, iddianamenin tutarlı olmadığını belirtti.
Savcıya verdiği ifade
Iğsız, 24 Ağustos 2010’da o dönem Ergenekon soruşturmalarını yürüten Savcı Zekeriya Öz’ün sorularını yanıtladı. Iğsız, “Soruların birçoğunun görevim ve seviyesiyle alakalı olmadığını belirtmek istiyorum” diye konuştu.
Iğsız, “Bilgi Güvenliği Tedbirleri” yayımladığı iddiasına ilişkin soruya, “İmzaladığım bütün evrakları aklımda tutmam imkân dahilinde değildir. Bana sorduğunuz belgenin tarafıma değil, bizzat Genelkurmay Başkanlığı’na sorulması gerekir” diye yanıtladı. Iğsız, “Balyoz Harekât Planı kapsamında desteğinizi istemek amacıyla sizinle görüşüldü mü” sorusuna karşılık da, “Söz konusu bile değildir, gayri ciddidir” dedi. Iğsız, “Ergenekon örgütüne yönelik gelişmeleri takip edeceğiniz iddiası, belgede yer alan diğer iddialarla ilgili söylecekleriniz nelerdir” sorusuna “Bunu sormanızı hakaret olarak algılıyorum” dedi.
Çubuklu’nun ifadesi
İnternet Andıcı iddianamesinin sanıklarından Genelkurmay Adli Müşaviri Tümgeneral Hıfzı Çubuklu da 15 Haziran’da savcı Cihan Kansız tarafından yöneltilen suçlamaların hazmedilecek bir şey olmadığını belirtti. Kendisine gösterilen Andıç belgesinin ve parafın kendisine ait olduğunu söyleyen Çubuklu, “Bu belge 1 Nisan 2009’da İkinci Başkan parafıyla Genelkurmay Başkanı’na arz olunmuştur” diye konuştu.
“Andıcın hazırlanma süreci tamamen hukukidir” diyen Çubuklu, Çubuklu, Iğsız’ın 24 Haziran 2009 tarihinde “Bilgi Güvenliği Tedbirleri” konulu bir emir verip vermediği sorusuna karşılık anımsamadığını söyledi.
Cumhuriyet