İSTANBUL

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, 'Buradan halis muhlis siyasal partilere sesleniyorum. Türkiye'nin birikmiş sorunlarının altında 1982 Anayasası yatıyor, o da elhak 1961 Anayasası'nın devamıdır. Milletten uzak, millete emreden, devleti milletten korumaya etkin bir tatlı merkum bir anayasadır.' dedi.

Kurtulmuş, Kazlıçeşme Kültür Merkezi'nde planlı AK Parti Zeytinburnu İlçe Teşkilatı Danışma Meclisi Toplantısı'nda konuştu.

Türkiye'nin terörle mücadelesine yer veren Kurtulmuş, 'Büyük fotoğrafı ortada olmaksızın Cizre'de, İstiklal Caddesi'nde bombanın hastalık patladığını anlamamız belkili değildir. Mesele hemen 3-5 yıldırı örgütünün eline bombalar ve silahlar tutuşturulmuş adamlarının icra ettiği icraattan ibaret değildir. Mesele büyüktür ve gayrisıhhi eksik bir hesabı tamamlamaya etkin bazıları vardır.' niteleyerek konuştu.

Numan Kurtulmuş, Anadolu coğrafyasının işgalcilere için dayanma periyodunu anlatarak, Çanakkale Zaferi'nin önemine dikkati çekti. Bu savaşlarda Anadolu'ya hastalık geldiğini bilmeyen bir orduyla iman, ahlak ve erdem timsali bir ordunun için karşıya geldiğini söyledi.

Milletin aşırı değer ödediğini, İslam coğrafyasının cetvellerle zerre lime edildiğini vurgulayan Kurtulmuş, işgalcilerin şehirleri ayrıca kasabaları birbirinden ayırdığını belirterek, şu halde bitmeme etti:

'Şimdi ise gayrisıhhi küsurat bu hesabı kapatmaya çalışıyorlar. Birincisinin ismi Sykes-Picot'tu. Şimdi emin olun ki ikinci Sykes-Picot'u infaz etmek istiyorlar. Bir çağ ilk sınırlarını böldükleri bu milleti, Ümmeti demincek zihinlerini ve gönüllerini bölerek birbirinden ayırmaya çalışıyorlar. Çanakkale'de o bombaları attıran iradeyle bugün Cizre'de Nusaybin'de askere mermi sıktıran, bomba attıran, İstiklal Caddesi ve Güven Park'ta bomba patlatan arzu aynıdır, bire bir odaklardır, bire bir fenalık cephesidir.'

Terör karşısında her insanın imtihan verdiğini dile getiren Kurtulmuş, milletin teröre ödün vermeden sağlıklı ayakta durduğunu anlatım etti. Numan Kurtulmuş, terörün bulut ortamı kurmayı amaçladığını belirterek, buna için henüz bir tomar komşuluk ve ayaktaşlık yapılması gerektiğine aksan yaptı.

Bu coğrafyanın insanlarının budunsal ve görüş temelinde birbirinden ayrıştırılmaya çalışıldığını dile getiren Kurtulmuş, ikinci Sykes-Picot'a müsaade vermeyeceklerini söyledi.

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Balkanların ve Orta Doğu'nun Osmanlı'dan sonraları istikrara kavuşamadığını hatırlatarak, bu ülkeyi ve coğrafyayı âmâ budunsal milliyetçiliğe teyit etmeyeceklerini kaydetti. Bu coğrafyada hesabı olanların ayrılığın halis muhlis tuzaklarını kurmaya bitmeme edecekleri uyarısında mevcut Kurtulmuş, 'Allah'ın izniyle bu toprakları ne öz yapı ne görüş ne de budunsal bakımdan ayırmaya kimsenin gücü yetmeyecek. Hz. Ali diyor ki 'İnsanlar dü çeşittir. Ya hilkatte eşindir yahut dinde kardeşin.' niteleyerek konuştu.

'Terör örgütlerini fark etmemelisiniz'

Dünyanın yıldırı örgütlerinin cenneti durumuna geldiğini aktaran Kurtulmuş, şu değerlendirmelerde bulundu:

'Suriye'de vekalet savaşları üzerinden, 'bu kadro benim işime yarar' niteleyerek bunları silahlandırırsanız gelinecek bekçi burasıdır. Terör örgütlerini fark eder, bunların bir tarafını desteklerseniz, bu bumerang kabilinden mütedavil sermaye kebap sermaye bir gündüz sizi de vurur. Bugün 'Türkiye'ye musallat oldu' diyenlerin, bunun kendilerine dokunmayacağını sananlar bariz bir halde yanılıyorlar. Terör örgütleri dünyanın herhangi bir durumunda yıldırı faaliyeti meydana getirecek bir hale gelmiştir. Allah'ın izniyle, kararlılıkla bunun üstesinden doğacak ve yıldırı örgütlerinin istediği akıbet bu topraklarda elde edilemeyecektir.'

Numan Kurtulmuş, en ehemmiyetli vaatlerinin yeni bir kanun bulunduğunu anlatım ederek, şu halde konuştu:

'Bu gayemizden katiyen vazgeçmeyeceğiz. Anayasa ika dair bir geçim çıkarsa ne ala, çıkmazsa tığ anayasamızı millete sürükler ve milletin tarafından çıkarırız. Buradan halis muhlis siyasal partilere sesleniyorum. Türkiye'nin birikmiş sorunlarının altında 1982 Anayasası yatıyor, o da elhak 1961 Anayasası'nın devamıdır. Milletten uzak, millete emreden, devleti milletten korumaya etkin bir tatlı merkum bir anayasadır. Şimdi kanun masasından kaçıyorlar. Neden kaçıyorlar? Bunlara 'anayasa' dediğiniz devir akıllarında 1960 darbesi var. evvel bir çarpış olacak, sonraları müessis sedir olacak, generaller emredecek ve 3-5 hukukçu bir odaya kapanıp bir kanun yapacak. Aynen 1961 ve 1982'de bulunduğu gibi. 'Anayasa' denince bu bayların zihnine kendi kendine yerine tırtıl şakırtıları ve darbeler geliyor. O edvar geride kaldı.'

Muhabir: Sefa Mutlu

Kaynak: AA