Başbakan Ahmet Davutoğlu, 'Geride bıraktığımız iki seçime ve etrafımızı çevreleyen istikrarsızlığa, DEAŞ ve PKK'nın saldırılarına rağmen ekonomimiz büyümeye devam etti ve bu belirsizliklerin arasında da üçüncü nokta olarak ekonomimiz yüzde 4'lük bir büyüme sağladı. Bu diğer ekonomilere göre yüksek bir oran' dedi.

Davutoğlu, Bloomberg'in Londra merkezinde iş dünyası temsilcilerine hitabında, bir Türk başbakanı olarak ilk kez Bloomberg'de konuştuğunu, bunun son olmayacağını, daha sık buluşacaklarını söyledi.

Son bir yıla bakıldığında dikkate almaları gereken iyi ve kötü gelişmeler gördüklerini ifade eden Davutoğlu, dünya ekonomisinde temel olarak 3 olumsuz trendin olduğunu, bunların Türkiye ekonomisini de etkilediğini belirtti.

Türkiye'nin etrafında jeopolitik riskler bulunduğunu vurgulayan Davutoğlu, bazı komşu ülkelerin durumuna değindi. Davutoğlu, 'Bunların ekonomisi artık işlevsel değil. Bunlar Türkiye'yi etkiliyor olmasına rağmen birtakım olumlu gelişmeler de var. Bu da Türkiye'yi güvenli bir liman haline getiriyor yatırımlar ve ekonomik kuruluşlar için. Bunlardan en önemlisi de tabii ki siyasi istikrar' diye konuştu.

Davutoğlu, Avrupa'daki birkaç ülkede ekonomik krizlerin ardından siyasi istikrarsızlıkların da yaşandığını, bunun sonucunda Dışişleri Bakanı olduğu 2009-2014 yılları arasındaki 5 yıllık dönemde birkaç farklı ülkede 5-6 farklı mevkidaşıyla birlikte çalışmak durumunda kaldığını anlattı.

'Ekonomimiz büyümeye devam etti'

Türkiye'nin güney ve doğudaki komşularında siyasi çalkantının olduğunu aktaran Davutoğlu, şunları kaydetti:

'Ancak Türkiye'de bir istikrar var. 2015 bizim için zorlu bir yıl oldu. Çünkü ülke demokrasisinin son 60 yılında aynı yıl içinde ilk defa 2 genel seçim gerçekleşti. Bu seçimleri ben hep bir aşı gibi görüyorum. Doğru zamanda yapılırsa olumlu bir etkisi oluyor, toplumun siyasi yapısı üzerinde. Ancak yine dikkatli olmazsanız, popülist davranırsanız, o zaman genel seçimler bir risk kaynağı olabiliyor ekonomi için. 7 Haziran'dan 1 Kasım'a kadarki dönemde belli bir istikrarsızlık söz konusu oldu ve bu dönemin başbakanı olarak ben de teknokrat bir hükümet ile mali dengeyi sağlama konusunda çok sıkı bir tavır uyguladım. 

Böylece ekonomik istikrarı sağlamanın yanında ekonomik büyümeyi de sağlamayı amaçladık. 1 Kasım'dan itibaren bir dört yıllık süre var önümüzde. Bu da bize istikrar için, projeksiyonlar için çok güçlü bir zemin sağlıyor. İkinci olumlu gelişme, geride bıraktığımız iki seçime ve etrafımızı çevreleyen istikrarsızlığa, DEAŞ ve PKK'nın saldırılarına rağmen ekonomimiz büyümeye devam etti ve bu belirsizliklerin arasında da üçüncü nokta olarak ekonomimiz yüzde 4'lük bir büyüme sağladı. Bu diğer ekonomilere göre yüksek bir oran.'

Kaynak: AA