Ergenekon davasından tutuklu gazeteci - yazar Tuncay Özkan Silivri Tutukluevi (cezaevi)’nden kaleme aldığı mektup twitter hesabından yayınlandı.

Tuncay Özkan tekrardan yargılama ve uzun tutukluluk sorunu üzerinden AKP- AK Parti’nin umut tacirliği yaptığını ortaya koyarak, "T.B.B. Başkanı Metin Feyzioğlu’nun önerilerini sadece yolsuzluk gündemini değiştirmek için kullandıkları anlaşıldı" diye belirtti.

AKP- AK Parti’nin özgürlük ve barış gibi bir sorunu bulunmadığı kaydeden Özkan, “Bu zorbalar ne vakit iktidardan düşer; Ergenekon, Balyoz, KCK, Şike davalarında hukuk ve hak yerine gelir: Özgürlükte kucaklaşırız. Bunlar gitmeden özgürlük gelmez.” olacak şekilde açıkladı.

Özkan’ın twitter hesabı üzerinden yayınlanan mektubu şu şekilde:

FEYZİOĞLU’NUN DEĞİL YALANCILARIN YÜZÜ KARADIR

Tüm umut ve mutluluk tacirleri gibi: AKP- AK Parti hep yalan söylüyor! Hep entrika çeviriyor. Kokuşmuş “Ergenekon” yemeğini; tabakları değiştirelim tekrardan yiyin, bile demiyorlar artık. Ergenekon, Balyoz, KCK, Şike davalarının tüm hukuki rezaletinin üstüne; soğuk su için, diyorlar. Bu çürümüş hukuk kepazeliklerini halktan ve dünyadan kaçıramazlar.

T.B.B. Başkanı Metin Feyzioğlu’nun önerilerini sadece yolsuzluk gündemini değiştirmek için kullandıkları anlaşıldı. Özgürlük savaşçısı Feyzioğlu’nun değil, yalancıların yüzü karadır.

2 aydır her sabah (17 Aralık 2013’den buyana) Ergenekon, Balyoz, KCK, Şike davalarında hukuksuzlukları, sahte delilleri, yalancı tanıkları anlatıp; bunları yeni duymuş gibi yapıp, Fethullah Gülen cemaatini “paralel devlet” diye yerden yere vurdular. Bu davaların tekrardan görüleceğini söylediler. Özgürlük diye her sabah nutuk atıp, her akşam vazgeçtiler. Yetti artık! AKP- AK Parti’nin özgürlük, adalet, barış diye bir talebi yoktur! Bunlar yalancı çobanlardır.

AKP- AK Parti’NİN ÖZGÜRLÜK DİYE BİR TALEBİ YOK

Bu talepler; özgürlük, adalet ve barış, AKP- AK Parti’nin umurunda değildir. Tam tersi AKP- AK Parti’nin uyutmak, zindanları unutturmak, bizleri yok etmek, toplumu paralize etmek sorunu vardır. AKP- AK Parti özgürlüğe, barışa, adalete karşıdır.

Bahsi geçen olan bizler olunca, AKP- AK Parti ve cemaat kolkola giriyorlar. Bizler yok olalım istiyorlar. İlk günden bu yana söylüyorum. Bu zorbalar ne vakit iktidardan düşer; Ergenekon, Balyoz, KCK, Şike davalarında hukuk ve hak yerine gelir: Özgürlükte kucaklaşırız. Bunlar gitmeden özgürlük gelmez.

17 ARALIK OPERASYONUNU SAVCILARDAN NEDEN KAÇIRDINIZ

Ergenekon ve Balyoz davalarında verilmekte olan hukuksuz ve haksız kararları, tertibi savunanlara haykırıyorum. Ergenekon ve Balyoz tertibinin savcı ve yargıçlarını, kararlarını, uygulamalarını beğeniyor, bunlara inanıyorsanız 17 Aralık yolsuzluk davasını o savcılara ve mahkemelere neden bırakmadınız? O davalara bakmasınlar diye hepsini sürüp, bunlar paralel devlet, dediniz. Madem Ergenekon ve Balyoz’da iyi ve doğru karar verdiler, 17 Aralık dosyalarını neden onlardan kaçırdınız? Kimse kimseyi aptal yerine koymasın! Mızrak çuvala sığmadı. Yakalandınız.

Ölmüş at kamçılanmaz! AKP- AK Parti’den adalet de, özgürlük de, barış da beklenmez. Bunların bittiği, yok olduğu belirgin. Gezi ertesi Türkiye’nin aydınlık geleceğinde ne AKP- AK Parti’ye ne de onların özgürlük düşmanı başrol oyuncularına yer yok.

Türk halkı özgürlüğü, adaleti, barışı ve çürüyen devlet çarkını tekrardan yaratacak! O gün uzak değil. O gün özgürlükte kucaklaşacağız.

ASIL AMAÇ: 17 ARALIK OPERASYONUNUN ÜZERİNİ ÖRTMEK

AKP- AK Parti’nin yalanlarına son. AKP- AK Parti tutukluluk süresini 5 yıla indirecekti. Ne oldu? Yeniden yargılama için özverili, dürüst hukukçu TBB Başkanı Metin Feyzioğlu’na verilmekte olan sözler ne oldu? AKP- AK Parti söz tutmaz! Söz tutmayanlar özgürlük ve adalete inanmazlar. 12 sene evvelki Türkiye ile bugünü karşılaştırın gerçeği göreceksiniz!

AKP- AK Parti için hukuk da adalet de kendilerini kurtarmak için vardır. Onlar özgürse özgürlük vardır. Onlar kazanıyorsa toplum zengindir. Onlar gibi olmayanların yaşam hakkı yoktur. Onlar siyaseten katle, mezalim mahkemelerine, güçe, zulme başvurularak gercekleşen adaletsizliğe inanırlar. Bu yüzden zalim oldular. Bugün kaybetsinler gene kuzu postuna bürünürler. Tüm dertleri 17 Aralık soruşturmasının, yolsuzluk kokuşmasının, çürümesinin üstünü örtmektir.

Cemaat; Ergenekon ve Balyoz tertiplerinde hukuku yok etmiştir. Özgürlüğe kavuşmamızı istemiyor, hapishanede kalmamız için çabalıyor. Zira sahtekarlıklarının ortaya dökülmemesini istiyor. AKP- AK Parti çıkmamızı istemiyor, çünkü suç ortağı. Bu rezalete izin ve onay veren güç o!

AF VE ERTELEME YASALARINA KARŞI DEĞİLİM

Tarih önünde kim kimi affedecek göreceğiz! Şayet: Geldiğimiz noktada; “Af istemiyoruz”, “Erteleme istemiyoruz ” diyenlerden pek çoğu, en uzak veya yakın zamanda af ya da erteleme yasalarından yararlananlar. Mecliste cinayetten, mali suçlardan veya diğerlerinden mahkum olup hala milletvekilliği yapanlar var. Hem de birkaç dönemdir “vekiller” . Nasıl oldular? Af veya erteleme yasaları sayesinde. Başbakan ve Cumhurbaşkanı ile onlarca bakan dahil buna. Son zamanda çıkan her pakette “erteleme” uygulandı. Af verildi. Kimse bunlara itiraz etmiyor. Edeni duydunuz mu?

Ben ne haram yedim ne cana kıydım. 6 yıldır suçsuz yere, siyaseten katl suretiyle, cezaevinde yok edilmeye çalışılıyorum. AKP- AK Parti ne af ne de erteleme yasası çıkartmaz. AKP- AK Parti özgürlüğe, adalete, hakikate dayanamaz, bunu en iyi ben biliyorum. İyi de AKP- AK Parti’nin bu maskesinin düşmesinde bizim kalkan gibi kullanılmamıza bu sessizlik niye? Bu “istemeyiz” sözleri niye? Çıkaramaz ki!

Tekrar ediyorum, AKP- AK Parti bizi hiç bir zaman özgür bırakmaz. AKP- AK Parti ne af ne erteleme çıkartmaz. Onun içindeki güç odakları özgürlüğe, adalete, hakikate karşıdır. O yıkılır özgürlük gelir!

İşte bu nedenle ben “Af” ya da “Erteleme kanunlarına da karşı değilim. Neden karşı olayım? “İstemiyorlar” mazeretine kimse sığınmasın. Tarih önünde kim kimi affedecek göreceğiz!

Hodri Alan! Madem isteyen var da, biz istemeyince olmuyor: Af, erteleme, diğer çözümlere evet diyorum. Kimse, “istemiyorlar” demesin! Açıkça, “istemiyoruz” “yapmıyoruz” desinler. Kimsenin yırtığına yama olmayacağız. Bizim üzerimizden halka ve dünyaya yalan söylenmesin. Halkımızın biz kullanılarak bastırılmasına, beklenti ile kandırılmasına hiç bir zaman izin vermeyeceğiz. Ergenekon, Balyoz, KCK, Şike davalarında özgürlük yalanlarına ve dolandırıcılığa son!

CUMHURİYET’İ YOK ETMEK İSTİYORLAR

Bizim üzerimizden halka yalan söylenmesine son verilsin. Aklımızla, halkımızla dalga geçilemez. AKP- AK Parti, cemaatle bizim özgürlüğümüzü elimizden alan, bizi zindana hapsedendir. Tüm yapılanların ortağıdır. Bunlardan özgürlük beklemek saflıktır. Asla yapmayacaklar. Onlar kokuşmuş Ergenekon, Balyoz, KCK, Şike yemeklerini yemeye devam etsinler. Biz o sofrada olmayacağız. O sofrada bu hukuk rezaletleriyle onları baş başa bırakıyoruz.

Halkımıza haykırıyorum: Ergenekon, Balyoz, KCK, Şike davaları suretiyle, özgürlüklerimiz üzerinden siyaset bezirganlığı uygulayanlara inanmayın. Onlar bizleri zindanlarda unutmanız için, sizleri paralize etmeye, yoz düzenlerine karşı çıkılmasını sağlamak için çabalıyorlar.

Sizleri tepkisiz ve eylemsiz bırakarak, bizleri yok etmek, Cumhuriyeti savunmasız bırakmak istiyorlar. Cumhuriyeti yok etmek istiyorlar! Türkiye’de özgürlük, adalet, barış olmasın istiyorlar. Mezalim mahkemelerini, siyaseten katl uygulamalarını devam ettirmek istiyorlar. Diktatoryaları yıkılmasın diye her yola başvuruyorlar. Z orbalıklarını, yolsuzluklarını kabul ettirmeye çabalıyorlar. Bunları yenecek irade, bu karanlığı yıkacak güç Türk halkının iradesidir, erdemidir, aydınlığıdır. Zindanları yıkacak, özgürlüğü ve demokrasiyi getirecek, tekrardan Cumhuriyet devletini, Türkiye’de Cumhuriyetin adaletini sağlayacak güç; masumiyeti ve özgürlüğü zorbalığın pençesinden alıp, geleceği kuracak güç ulustur. Milletimizi özgürlüğümüze ve masumiyetimize kurulan bu yeni tuzak hususunda uyarıyorum. Herkesi çağırıyorum: Özgürlükte kucaklaşalım! Karanlığı kovup, aydınlık Türkiye için, zulme ve zalime karşı gelmeye, geleceğimizi savunmaya: Çağırıyorum! Özgürlük ve adalet için, Çağırıyorum!"

 
arcaajans