SAKARYA - İbrahim Yozoğlu

Sakarya'da 17 Ağustos 1999'da meydana gelen Marmara Depremi'nin ardından enkazlardan topladığı tuğlalarla kendi fırınını inşa ettikten sonra doğal malzemelerle yaptığı ekmekleri Türkiye'nin yanı sıra yurt dışındaki birçok müşterisine gönderen 55 yaşındaki Müzeyyen Altıparmak, çalışkanlığıyla örnek oluyor.

Serdivan ilçesi Selahiye Mahallesi'nde 25 yıl çiftçilik yapan Altıparmak, 17 Ağustos 1999'da meydana gelen Marmara Depremi'nin ardından kendilerinin ve komşularının evlerinin enkazından topladığı tuğlalarla fırın yapmaya başladı.

Altıparmak, sırtında taşıdığı çamur tuğlaları yaklaşık 7 aylık hummalı çalışmasının ardından babasının tarifiyle kendisine küçük bir fırın yaptı. Burada günde 5-10 ekmek yaparak geçimini sağlamaya çalışan mahallenin Müzeyyen ablası, doğal malzemelerle ürettiği ekmeğinin ününü kısa sürede kent geneline duyurmayı başardı.

Yamaç paraşütüyle ekmeğinin reklamını yaparak her kesime ulaşmaya çalışan Altıparmak, başta İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirler olmak üzere birçok kente tanıdıkları vasıtasıyla ekmek gönderiyor.

Kente gelip ekmeğinin ününü duyan gurbetçiler aracılığıyla da birçok Avrupa ülkesinin yanı sıra Avusturalya'ya kadar ekmek gönderen ve internetten de ekmek satışları yapan Müzeyyen Altıparmak, "Zeyyen" markasıyla patentini aldığı ekmeğinin oda sıcaklığında 7 gün, buzdolabında 15 gün, dondurucuda ise istendiği kadar saklanabildiğini belirtiyor.

El emeğiyle zor şartlar altında yaptığı fırınında çalışmanın mutluluğunu yaşayan Altıparmak, bebek gibi ilgi gösterdiği ekmekleri için yaklaşık 700 derece sıcaklığa sahip fırının önünde akşama kadar çalışıyor.

Mahallenin Müzeyyen Ablası, sabahın ilk saatlerinde fırına gidip müşterilerinin sabah kahvaltısına ekmek yetiştirmeye çalışıyor.

Ekmekleri yurt içi ve yurt dışına gidiyor

Müzeyyen Altıparmak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 18 yıl önce ekmek yapmaya başladığını söyledi.

İlk yaptığı fırını büyüterek bu zamana kadar geldiğini dile getiren Altıparmak, günlük 5-10 ekmek yaparak başladığını, şimdi ise günlük 300 ekmeğe ulaştığını belirtti.

Ekmeğin hamurunun doğal olduğunu bildiren Altıparmak, şunları kaydetti:

"Ekmeği, yıllardır elden ele gelen komşuların birbirinden aldığı ekşi maya ile yapıyorum. Şu anda hiçbir yere ekmek vermiyoruz insanlar kendisi gelip alıyor. İzmit'ten, İstanbul'dan, Ankara'dan, Adana'dan yani Türkiye'nin her yerinden gelip buradan ekmek alıyorlar."

"İsteyince oluyor"

Komşularının yardıma geldiğini ve bir de sigortalı çalışan elemanı olduğunu aktaran Altıparmak, ev hanımlarına şu tavsiyelerde bulundu:

"Kadınlar kesinlikle evde oturmasınlar. İstedikleri işi yapabilirler insanlar yeter ki istesin. İstemeyince olmaz. Buraya gelen bir işçi üç ay dayanabiliyor 'çok zor böyle iş olmaz' diyen çok oldu ama ben dayandım herkes dayanabilir. İsteyince oluyor istemek önemli."

Kaynak: AA