28 Şubat davası tartışmalı başladı. Sanık avukatları BÇG belgeleriyle ilgili verilen takipsizlik kararı kaldırılmadan yeni soruşturma yürütülemeyeceğini belirterek “Dava yok hükmündedir” dedi. Tutuklu sanık emekli Tuğgeneral Kılıçaslan, “18 ayım çalındı sayın hâkimim. Arz ederim” dedi. ALİCAN ULUDAĞ

28 Şubat davası, soruşturmada yapılan usul hatası tartışmalarıyla başladı

‘Dava yok hükmünde’

ALİCAN ULUDAĞ

ANKARA - “Postmodern darbe” olarak nitelendirilen 28 Şubat sürecine ilişkin açılan davanın görülmesine dün başlandı. Davanın ilk duruşması, soruşturma aşamasında yapılan önemli bir usul hatasını ortaya çıkardı. Sanık avukatları, Hasan Celal Güzel’in şikâyeti üzerinde Batı Çalışma Grubu (BÇG) belgeleriyle ilgili 1997’de takipsizlik kararı verildiğini, savcılığın ise Ceza Muhakemesi Yasası uyarınca bu takipsizlik mahkeme tarafından kaldırılmadan aynı konuda yeni soruşturma yürüttüğünü belirterek “Dava yok hükmündedir” dedi.
Haklarında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen 103 sanık, dün ilk kez Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hâkim karşısına çıktı. Duruşmaya, arasında 28 Şubat döneminin Kara Kuvvetleri Komutanı
Hikmet Köksal, Hava Kuvvetleri Komutanı Ahmet Çörekçi, Genelkurmay İkinci Başkanı Çevik Bir, eski MGK Genel Sekreteri İlhan Kılıç, eski YÖK Başkanı Kemal Gürüz ile emekli orgeneraller Teoman Koman, Erdal Ceylanoğlu, Çetin Doğan, Fevzi Türkeri’nin bulunduğu 37 tutuklu sanık ile tutuksuz sanıklar katıldı.

Karadayı gelmedi

Davanın bir numaralı sanığı eski Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı ise sağlık sorunlarını gerekçe göstererek duruşmaya gelmedi. Müşteki sırasında oturanlar arasında eski RP’li Şevket Kazan da yer aldı.
Sanık avukatlarından
Mustafa Bir, soruşturma aşamasında görev alan hâkimin yargılama aşamasında bulunamayacağını belirterek üye hâkim Hakan Oruç’un heyette yer almasına itiraz etti.

MGK ‘sır’ dedi

Daha sonra çeşitli kurumlardan gelen yazıları okuyan Başkan Köksal’ın verdiği bilgeye göre, “MGK, 28 Şubat kararlarının alındığı 1997’deki toplantının tutanaklarını henüz açıklanmadığı, açıklanmasının mümkün olmadığı ve devlet sırrı olduğu” gerekçesiyle mahkemeye göndermedi Mahkemenin ise tutanakları tekrar isteyip istemeyeceği konusunu önümüzdeki günlerde değerlendireceği öğrenildi.
Başbakanlık ise mahkemeye
Necmettin Erbakan’ın başbakanlığını yaptığı 54. hükümetin istifa mektubunu yolladı.

Soruşturma izinsiz başlamış

Duruşma sırasında davayla ilgili önemli bir usul eksikliği ortaya çıktı. Bazı avukatlar, Güzel’in 28 Şubat döneminde BÇG belgeleri ile ilgili suç duyurusunda bulunduğunu, buna dönemin Ankara DGM Savcısı Nuh Mete Yüksel’in takipsizlik kararı verdiğini anımsattı. Güzel’in bu karara karşı İstanbul 4 No’lu DGM’ye itirazda bulunduğunu ancak bunun reddedildiğine dikkat çeken avukatlar, aynı konuda yeni bir delil ortaya çıkması halinde, yeni bir soruşturmanın başlatılabilmesi için savcılığın İstanbul’daki mahkeme ye başvurarak takipsizlik kararını kaldırması gerektiğini kaydetti. Bu itiraz üzerine Başkanı Köksal, geçen temmuzda mahkemenin savcılık aracılığıyla İstanbul’daki mahkemeye başvurarak 28 Şubat yargılamasının sürmesi konusunda gereken izni verdiğini bildirdi. Avukatlar ise bu izin için mahkemenin değil, soruşturma aşamasında savcılığın başvuruda bulunması gerektiğini belirterek davanın hukuksuz hale geldiğini bildirdi. Sanık avukatı Ali Mehmet Kocaoğlu, mahkemenin bu işleminin usüle uygun olmadığını, izin istemesi gereken kurumun savcılık olduğunu belirterek “İddianame hazırlanmadan önce bu izin alınmalıydı. Şu anki durum usule aykırıdır. Bu nedenle iddianame yok hükmündedir” dedi. Kocaoğlu, askerlerin görevleriyle ilgili suçlarda askeri mahkemede yargılanması gerektiğini belirtirken, sanıkların MGK kararları doğrultusunda görev yaptığını, ortada suç olmadığını ve mahkemenin derhal beraat kararı vermesini istedi. Karadayı’nın avukatı Erol Aras, savcılığın tarihi bir hata yaptığını ifade etti. Aras soruşturma izni başvurusu yapan mahkemenin bu kararı neden avukatlarla paylaşmadığını sordu. Köksal ise “bildirmek zorunda değiliz” yanıtını verdi. Avukat Yunus Akbağ, savcının usul hatası yaparak görev suçu işlediğini kaydetti.

‘18 ayım çalındı’

Tekrar söz alan avukat Aras, müvekkili Karadayı’nın o dönem Genelkurmay Başkanı olarak görev yaptığını ve anayasaya göre kendisini Anayasa Mahkemesi’nin yargılaması gerektiğini kaydetti. Söz isteyen tutuklu sanık emekli Tuğgeneral Abdullah Kılıçaslan, takipsizlik kararı kaldırılmadan soruşturma başlatılmasını eleştirirken, “Mahkeme ya davayı reddetmeli ya da soruşturma yeniden başlatılmalıdır” talebini dile getirdi. Üye hâkim Hakan Oruç’un, daha önce hakkındaki iki itirazını değerlendirdiğini ve tutukluluğunun devamına karar verdiğini bildiren Kılıçaslan, gözyaşları içinde “18 ayım çalındı sayın hâkimim. Arz ederim” dedi.
Doğan’ın avukatı
Celal Ülgen, sanıkların o dönem yürürlükte olan anayasa hükümlerine göre görev suçundan dolayı askeri mahkemede yargılanması gerektiğini bildirdi. Heyetin kürsüsünde iddianameyi okumak üzere iki TRT spikerinin olduğuna dikkati çeken Ülgen, “Ceza usul hükümlerine uygun değildir. Spi-kerlerin kürsüye çıkması doğrusu Timur’un fillerini anımsatıyor” dedi.
Mahkeme, öğle arasının ardından talepleri karara bağladı. Avukatların reddi hâkim talebi reddedildi. Davanın görülmesine bugün iddianamenin okunmasıyla devam edilecek.

Cumhuriyet