Finike'nin Gökçeyaka, Alacadağ, Adala, Kızılcık gibi yaylalarının da bulunduğu yüzlerce yıllık sedir ve kızılçam ağaçlarıyla kaplı ormanlık alanda 13 ayrı taş ve mermer ocağı faaliyet gösteriyor. Taş ocakları için sedir ve kızılçamların kesildiği bu ormanlarda, hem görüntü kirliliği yaşanıyor, hem de doğal yaşam yok ediliyor. 

İLK DAVAYI KAZANDILARA

sırlık çam ve sedir ağaçlarını korumak için mermer ocaklarına karşı çeşitli eylemlerin yanı sıra, hukuki mücadele de başlatan köylüler, açtıkları ilk davayı kazandı. Dünya mirası olarak kabul edilen ve koruma altında olduğu için bir tek dalını kırana dahi hapis cezası verilen sedir ağaçlarının taş ocakları tarafından kökünden kesilerek yok edildiği bölgede, geçen yıl ekim ayında Bartu Mermer adlı firmaya ait işletme ruhsatı ve izni, çevre koşulları dikkate alınmadığı gerekçesiyle Antalya 2'nci Bölge İdare Mahkemesi tarafından iptal edildi. Köylüler diğer 12 taş ocağının işletme ve ruhsat iptalleri için de hukuki girişim yürütüyor.

BASRA SALGISINDAN BAL ÜRETİLECEK

Taş ocaklarını işleten firmaların yükümlülüklerini yerine getirmedikleri ve kanunsuz uygulamalarda bulundukları iddiasıyla Finike Kaymakamlığı başta olmak üzere, birçok makama yaptıkları başvurular sonuçsuz kalan köylüler, bu ilk hukuk zaferinin ardından yeni proje başlattı. Köylüler, küçükbaş hayvancılık ve narenciye üretiminin yaygın olduğu bölgede, sadece bu ormanlık alanda hem kış hem yaz dönemi görülebilen Basra salgısından bal üretimi için Orman Bölge Müdürlüğü, Antalya Arıcılar Birliği ve Devlet Su İşleri 13'üncü Bölge Müdürlüğü'ne projelerini sundu. 

HER YIL KENDİNİ YENİLİYOR

Bölgede yürütülecek Basra balı projesine ilişkin bilgi veren Toroslar ve Akdeniz Kıyıları Çevre Derneği Taş Ocaklarıyla Mücadele Platformu sözcüsü Ali Ulvi Büyüknohutçu, “Bu bölgenin kendine has özelliği var. Arıcılıkta salgı balı dediğimiz çam ve sedir ağaçlarında olan Basra olarak adlandırılan bir canlı türü var. Bu canlı türü kendisini 3 ila 5 yılda bir yeniler. Fakat bizim burada her sene yeniliyor. En kaliteli bal da zaten salgı balından yapılıyor' dedi. 

BÖLGEDE 12 AY GÖRÜLEBİLİYOR

Basranın diğer ormanlarda sadece yaz aylarında görülebildiğini belirten Büyüknohutçu, “Ağacın dalından kışın toprağa iner. Burada 12 ay ağacın dalında kalıyor. Kış Basrası en değerli Basradır. Bunun sürdürülebilir olması için Basralı ağaçların kesilmemesi gerekiyor. Bölgedeki orman yapısı zaten tamamıyla bu tür ağaçlardan oluşuyor. Mermer ocaklarının faaliyet gösterdiği ve kestiği ağaçlık alanlarda, bu özellikteki sedir ve çam ağaçları var. Basralı ağaçların kesilmesiyle bir defa para kazanılabilir. Taşı çıkartırsın, taş biter, çeker gidersin. Doğaya zarar verirsin. Ama Basralı ağacı korur, kesmezsen bölge halkı için nesiller boyu sürecek bir ekonomik değer yaratılabilir' diye konuştu. 

KATLİAMI ARILAR DURDURACAK

Hem bölgedeki taş ocaklarının doğayı yok etmesinin önüne geçmek, hem de bölge halkına ekonomik gelir sağlamayı amaçladıklarını belirten Büyüknohutçu, taş ocaklarının doğayı yok etmesini arıların önleyebileceğini söyledi. Türkiye'nin kovan sayısı bakımından dünyada üçüncü ülke olduğunu dile getiren Büyüknohutçu, bunun korunup geliştirilmesi yöntemiyle Türkiye'nin aslında dünyada birinci ülke olabileceğini aktardı.

EN DEĞERLİ SALGI BALI

Büyüknohutçu, projenin tüm bölge halkı tarafından uygulanması ve arıcılık eğitimleri verilmesini içeren projenin uygulanması için Orman Bölge Müdürlüğü, Antalya Arıcılar Birliği ve arıların su ihtiyacını karşılamak için de DSİ 13'üncü Bölge Müdürlüğü'ne başvuruların yapıldığını kaydetti. Başvuru üzerine uzman kişilerin bu hafta bölgede inceleme yapacaklarını belirten Büyüknohutçu, Basranın ürettiği salgının arının balının temelini oluşturduğuna işaret etti. Büyüknohutçu, “Çam veya sedirin kabuk aralarında yetişen Basra, çam ve sedirin özünü dışarı çıkartıyor. Arı onu alıp bal yapıyor' diye konuştu.

Kaynak: DHA