Savunmanın sesi kesildi

HATİCE TUNCER

Ergenekon davasının yaklaşık 1 aylık aradan sonra dün yapılan duruşması gergin anlara sahne oldu. Avukatların sözleri kesildi, salondan atıldılar. CHP İzmir Milletvekili ve gazetemiz yazarı Mustafa Balbaykonuşurken mikrofonu kapatıldı. Mahkeme, emekli Orgeneral İlker Başbuğun avukatı İlkay Sezer hakkında 18 Şubat tarihli reddi hâkim dilekçesindeki ifadeler nedeniyle suç duyurusunda bulundu. Emekli Orgeneral Hurşit Tolonun avukatları tarafından duruşmada hazır edilen eski Başbakanlık Müsteşarı Yaşar Yazıcıoğlunun tanıklığı da reddedildi.

Davanın dün 277. duruşması yapıldı. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, oturumu açtı. Avukat Ali Rıza Dizdar, esas hakkındaki savunmasına kadar duruşmalardan yasaklı olan müvekkili Durmuş Ali Özoğlunun duruşmalara getirilmesi istemini içeren bir konuşma yaparken Başkan Özese “Lüzumsuz tartışmalara girmeyelim” diyerek mikrofonunu kapattırdı.

Balbay’ın talebi

Gazetemiz yazarı Balbay söz istediğinde Özese, tanık talebiyle ilgili söz verdiğini anımsattı. Balbay “Ben şu anda delillerle ilgi talepte bulunuyorum. Delillerin hukuka aykırılığı konusunda tanık dinlenilmesini talep ediyorum” dedi. Özese’nin sözlerini kesmesi üzerine Balbay Şu anda burada hukuk ayaklar altına alınıyor, milli irade ayaklar altına alınıyor” diye tepki gösterdi. Başkan Özese, Balbay’ın mikrofonunu kapattırdı.

Bir saatlik aranın ardından Başkan Özese tarafından açıklanan kararda reddi hâkim talepleri reddedildi. Mahkeme, ayrıca Durmuş Ali ÖzoğluVeli Küçük gibi yasaklı sanıkların getirilmesi taleplerini reddetti. Mahkeme bundan sonra tanık dinlenmemesi kararından vazgeçme talebini de reddetti.

‘Beni yaralıyor’

Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde de söz alan Balbay, Cumhuriyet gazetesine molotofkokteyli ve bomba atanlarla aynı davada yargılanmak benim yaramdır” diye konuştu. Balbay, yaşanan arbedelere ilişkin “Burası duruşma salonu olmaktan çıktı, vuruşma salonu oldu” dedi. Özese, Balbay’ı “Lütfen tekrar bu tartışmalara girmeyelim” şeklinde uyardı. Balbay da, “Arbede sırasında bir görevli, avukata yumruk attı. Bunun da araştırılmasını istiyoruz” şeklinde talepte bulundu.

Balbay, son bilirkişi raporunun toplam 91 bin sayfalık 28 klasörden oluştuğuna dikkat çekerek 15 dakikanın yetmesi mümkün mü” diye sordu. Balbay, Mahkeme çürük, kopmuş her şeyi bir tencerede kaynatalım, sonra ayırırız’ diyor. Bu mümkün mü” diye konuştu. Genelkurmay bilgisayarlarına ilişkin raporda 300 gazetecinin adının geçtiğini, kendisinin de bir yazısının yayımlandığının belirtildiğini anlatan Balbay Gazetecilerin yazılarının internet sitelerine alınması suçsa bu 300 gazeteci de açıklama yapmak isteyecektir” dedi.

Balbay “Sepete su dolduruyorsunuz. Bize 90 sayfalık suyu, 15 dakikada boşaltın’ diyorsunuz. Eğer hukuka aykırı deliller çıkarılırsa belki bu 15 dakika bile çok gelir” diye konuştu.

Şinal’in iddiaları

Cumhuriyet gazetesine molotofkokteyli atmaktan sanık Şinal ise şu iddialarda bulundu: “Savcı bana Afyon’daki patlamayı, hükümeti zor durumda bırakmak için davanın sanıklarından Başbuğ ve Tolon’un talimatıyla Sedat Peker’in yaptırdığını söyleceksin’ dedi.” Şinal, iddialarının belgelerinin olduğunu savundu.

‘Sağlığınıza dikkat’

CHP Zonguldak milletvekili Prof. Mehmet Haberal talep konuşmasında mahkeme heyetine Sağlığınıza dikkat edin. Benim birinci görevim sizin sağlığınızı korumaktır. Ne olur sağlığınızı zedelemeyin, Beraber karşılıklı birbirimizi dinleyelim. Biz hekimler ve siz hâkimler doğrudan insan hayatını ilgilendiren mesleklerle meşgulüz. Görevimiz bir an evvel üzerimize düşeni yapıp insanları hayatına kavuşturmak” diye konuştu.

Cumhuriyet