Bildiğiniz üzere, Manisa'nın Soma İlçesi'nde özel bir şirkete ait kömür madeninde, büyük bir facia yaşandı. Yazımı yazmaya başladığım dakikalarda şehit olan madenci sayısı 284 olarak açıklandı. Ancak ne yazık ki, halen daha maden ocağında çıkarılmayı bekleyen cansız madenci bedenleri bulunuyor.


Türkiye’yi yasa boğan bu olayın ardından, devlet büyüklerimiz tarafından ülke tansiyonu daha fazla körükleniyor. Her statüden vatandaşın etkilendiği bu faciadan sonra; ne siyasetçilerden, ne de maden ocağını işleten şirketten tatmin edici bir yanıt gelmedi. Aksine, skandal sayılabilecek açıklama ve davranışlarda bulunup halkı kızdırmaya devam ediyorlar. Bu kasten yapılan bir şey mi bilmiyorum? Ancak şahsım adına konuşmam gerekirse; hayatını kaybeden madencilere mi, yoksa ülkemin içinde bulunduğu bu çirkin siyasete mi üzüleceğimi şaşırmış durumdayım. Neden birlik olup acımızı paylaşmıyoruz? Neden hayatını kaybetmiş bu masum insanlar üzerinden sürekli siyaset yapılıyor? Neden bu olayda Gezi Parkı’nın adını duyuyoruz? Neden kimse sorumluluk almıyor? Ve en önemlisi de, neden hiç bir siyasi isimden şuurlu bir açıklama-bir davranış görmüyoruz?

Bu ülkeyi, kendi vatandaşını düşman bellemiş isimler yönetiyor. Ülke siyasetimiz baştan aşağı kirlenmiş durumda. Benim Türkiyem bunları hak etmiyor. Her hafta yeni bir skandal, yeni bir acıya tanık oluyoruz. Artık Türkiye; insanı yoran, yıpratan, kızdıran bir ülke haline geldi. Ülke çapında yaşanan her olay, bir şekilde büyük bir siyasi vakaya dönüşüyor. Ve bu olayların ardından, etraf asparagas haberlerle dolup taşıyor. Bir anda ülkemiz siyasi kutuplara ayrılıyor. Bu da Türkiye’yi çekilmez bir ülke yapıyor. Ülkesine aşık biri olarak, bu durum fazlasıyla canımı acıtıyor. Henüz 18 yaşında bir üniversite öğrencisi olarak görüyorum ki, ülkesinden nefret eden bir nesil yetişiyor. Sanırım bu, gençlerin neden bir an önce yurtdışına çıkmak istediğinin bir göstergesi.  Diliyorum ki, ülke siyasetimiz en kısa sürede ahlaka kavuşur.


Gerçek olan şu ki, Soma’da yaşanan maden faciasının ardından; geride içimizi acıtan hayat hikayeleri ve parçalanmış aileler kaldı. Hayat, bizlere ekmek parasının bazı insanlar tarafından nasıl kazanıldığını koca bir tokat atarak gösterdi.


Yaşamını yitiren tüm madencilerimize Allah’tan rahmet, ailelerine ise bolca sabır diliyorum. Ve umarım geçirdiğimiz bu zorlu sürecin ardından, siyasetçilerimizin kalplerine merhamet, akıllarına da biraz mantık yerleşir...



Kübra Candar
Marmara Üniversitesi - İletişim Fakültesi

@Kubracandar

[email protected]