ANKARA

Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Kara Harp Okulunda yaşanan eylemlere ilişkin 164 kişinin yargılandığı davanın ilk duruşması, sanık savunmalarıyla başladı.

Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsündeki mahkeme salonunda görülen davada, Siirt'te konuşlu 3. Komando Tugayında Kurmay Başkanı olarak görev yapmasına rağmen darbe girişiminin yaşandığı gece Genelkurmay Başkanlığı karargahında yakalanan sanık eski Albay Erdoğan Kurt savunma yaptı.

Geçici görevle Harp Akademileri Komutanlığına gönderildiğini belirten Kurt, ailesiyle tatil yapmak için 12 Temmuz'da İstanbul'dan Bolu'ya geldiğini, 15 Temmuz'da da annesinin sağlık kontrolleri için Ankara'ya geçtiğini anlattı.

Kardeşinin evinde bulunduğu sırada İstanbul'daki köprülerin askerler tarafından tutulduğunu televizyonda gördüğünü belirten Kurt, Başbakan Binali Yıldırım'ın yaşananları, "TSK'nın içindeki bir grubun kalkışması" olarak tanımladığı konuşmasını izlediğini, akabinde ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile dönemin 1. Ordu Komutanı Orgeneral Ümit Dündar'ın, askerlerin kışlalarına dönmeleri için yaptıkları açıklamaları dinlediğini belirtti.

Bunun üzerine Siirt ve İstanbul'daki birlikleri arayarak ne yapması gerektiğini sorduğunu aktaran Kurt, "Ankara'dan Siirt'e gidemeyeceğim için daha önce görev yaptığım Kara Harp Okuluna gitmeye karar verdim. Nizamiye girişine geldiğimde 1. Ordu Komutanı Dündar'ın emri ile geldiğimi izah ederek içeri girdim. Burada olası bir karışıklığa sebebiyet vermemek için üniformamı giydim. Burada kimseye emir vermedim, herhangi bir eylem içinde bulunmadım." diyerek kendisini savundu.

Sonrasında yaşanan gelişmeler nedeniyle evine gitmek istediğini eski Kara Harp Okulu Kurmay Başkanı Albay İlhami Polat'a ilettiğini iddia eden Kurt, Polat'ın güvenlik gerekçesiyle helikopterle çıkmasının daha uygun olacağını söylediğini aktardı.

Akabinde alanda havalanmak üzere olan helikoptere bindiğini belirten Kurt, "Helikoptere bindiğimde güvenli bir yere gideceğimizi düşünüyordum ancak helikopter Genelkurmay Başkanlığının karargahına indi. Neden buraya geldiğimiz konusunda bir fikrim yoktu. Burada sabaha kadar bulunduğum sürede hiçbir eyleme karışmadım, darbe girişiminin içinde olmadım." savunmasını yaptı.

Helikopterde kendisi dışında çok sayıda kursiyerin de Genelkurmay Başkanlığı karargahına geldiğini ifade eden Kurt, söz konusu askerlerin hangi amaçla buraya getirildiği konusunda fikrinin bulunmadığını öne sürdü.

Anne, babası ve kardeşinin ByLock kullanıcısı olduklarına yönelik iddialara da cevap veren sanık Kurt, "Babam 2004'te vefat etti. Annem ise okur yazar değildir. Ölü babam ve okur yazar olmayan annemin ByLock kullanması mümkün değildir." dedi.

Duruşmaya öğle arası veridi.

Kaynak: AA