Avukatlık Hizmetleri Sınıfına girenlerin, memuriyete girmeden önce veya memuriyetten ayrılarak serbest avukatlıkta geçirmiş oldukları sürelerin bir kısmı, kazanılmış hak aylık derece ve kademelerinin hesaplanmasında göz önünde bulundurulmaktadır.

Serbest avukatlıkta geçen sürelerin memuriyette değerlendirilebilmesi için, bu sürelerin nasıl geçmiş olması gerektiği konusunda bazen tereddüt yaşanabilmektedir. Konuya ilişkin olarak idari yargı yerlerine intikal eden davalarda, memuriyette değerlendirilebilecek serbest avukatlık sürelerinde belli koşullar aranması gerektiği yönünde kararlar verildiği de görülebilmektedir.

Hazine Avukatı olarak görev yapan Devlet memurunun, serbest olarak ve özel bir şirkette avukat olarak geçirdiği sürelerin memuriyette değerlendirilmesi için yaptığı başvurunun kurumu tarafından reddedilmesi üzerine dava açılmıştır.

Davaya bakan İdare Mahkemesi; 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 36 ncı maddesinin C/3 bendinde, avukatlık hizmetleri sınıfına girenlerin memuriyete girmeden önce veya memurluktan ayrılarak serbest avukatlıkta geçirdikleri sürelerin 3/4'ünün memuriyette geçmiş sayılacağının hükme bağlandığını, ancak aralarında vekaletname olsa dahi bir kişi ya da kuruluşa bağlı olarak sigorta primi ödenmek suretiyle çalışmanın "serbest avukatlık" yapılması anlamına gelmeyeceğine, sadece davacının herhangi bir kişi ya da kuruluşa bağlı olmadan serbest avukatlık yaptığı sürelerin kazanılmış hak aylığı yönünden değerlendirilebileceğine, sigorta primleri avukat olarak çalıştığı şirket tarafından ödenen ve iş akdine istinaden yürütülen hizmet sürelerinin ise serbest avukatlıkta geçen süre olarak kabul edilemeyeceğine ve memuriyette değerlendirilemeyeceğine karar vermiştir.

Davanın kısmen kabul ve kısmen red ile sonuçlanması üzerine, yapılan temyiz başvurularını değerlendiren Danıştay 5. Dairesi, İdare Mahkemesi Kararının; Davacının bir şirkette avukatlık yaparak geçirdiği sürenin memuriyette değerlendirilemeyeceğine ilişkin kısmını onarken, Davacının herhangi bir kişi ya da kuruluşa bağlı olmadan sigortalı olarak serbest avukatlık yaptığı sürelerin kazanılmış hak aylığı yönünden değerlendirilebileceğine ilişkin kısmını ise bozmuştur.

Danıştay 5. Dairesi Kararında;

-Davacının, Baroya kayıtlı olarak topluluk sigortasına giriş yapıp evini büro şeklinde kullanarak bir süre serbest avukatlık yaptığı,

-657 Kanunun 36/C/3 maddesinde "Avukatlık hizmetleri sınıfına girenlerin memuriyete girmeden önce veya memurluktan ayrılarak serbest avukatlıkta geçirdikleri sürelerin 3/4'ü memuriyette geçmiş sayılarak, bu sürelerin her yılı bir kademe ilerlemesine ve her üç yılı bir derece yükselmesine esas olacak şekilde değerlendirilir." denildiği,

-1136 sayılı Avukatlık Kanununun "Emekliliğe tabi görevden önceki avukatlığın kıdeme sayılması" başlıklı 195. maddesinde, "Bu Kanun gereğince topluluk sigortasına girmiş olup sigortalılığı devam eden bir avukat emekliliğe tabi bir göreve veya hizmete atandığı yahut seçildiğinde, sigortalılığına esas alınan avukatlık süresinin dörtte üçü kıdemine eklenerek intibakı yapılır ve görev veya hizmet aylığı ile emeklilik keseneğine esas aylığı yükseltilir." hükmüne yer verildiği,

-Serbest avukatlık gelir elde etmek amacı ile yapılabilecek serbest meslek faaliyeti olduğuna göre, serbest avukatlıkta geçen sürelerin 36/C/3 maddesi kapsamında değerlendirilebilmesi için bahse konu sürelerin geçtiği tarihler arasında ilgilinin baroya kayıtlı olmakla birlikte, fiilen serbest avukatlık yaptığının tesbiti için vergi mükellefi olduğunu belgelendirmesinin gerekeceği, başka bir ifadeyle fiili çalışmanın esas olması dolayısıyla bu durumun vergi mükellefiyeti ile kanıtlanmasının gerekeceği

ifade edilerek, vergi mükellefi olunmaksızın yapılan serbest avukatlık sürelerinin memuriyet kazanılmış hak aylığında değerlendirilemeyeceğine hükmedilmiştir.

Söz konusu Karar için tıklayınız...

"memurunyeri.com"

memurunyeri