ANKARA - TANJU ÖZKAYA

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Jandarma Genel Komutanlığı Karargahı önünde babası şehit, kendisi ve ağabeyi gazi olan Emrah Akkan, demokrasi mücadelesini, Sincan'daki darbe davaların görüldüğü mahkeme salonlarında sürdürüyor.

AA muhabirine açıklama yapan Gazi Emrah Akkan, 15 Temmuz'da ailesiyle evinde bulunduğu sırada darbe girişiminden haberdar olduğunu söyledi. Önce gelişmelere bir anlam veremediğini ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın darbecilere karşı halkı alanlara çağırması üzerine babası ve iki ağabeyi ile evden çıktıklarını anlatan Akkan, ilk olarak Genelkurmay Başkanlığı'na gitmeye karar verdiklerini vurguladı.

Yol boyunca darbecileri protesto ettiklerini, karşılaştıkları vatandaşlara da mücadeleye katkı vermeleri için çağrıda bulunduklarını belirten Akkan, tankların Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne saldırma ihtimaline karşı buraya yöneldiklerini ifade etti.

Akkan, bu sırada Külliye'nin yakınında bulunan Jandarma Genel Komutanlığı Karargahı'nın darbeciler tarafından tank ve zırhlı araçlarla ablukaya alındığını gördüklerini dile getirerek, manzara karşısında büyük bir şaşkınlık yaşadığını anlattı. Akkan, sonradan yarbay olduğunu öğrendiği bir darbecinin, zırhlı araçlardan bulundukları bölgeye ateş edilmesi için emir verdiğini, yarbayın tüfeğiyle de kendilerini ateş altına aldığını, buna rağmen geri adım atmadıklarını söyledi.

Ellerindeki Türk bayraklarıyla tankların önüne geldiklerini, bu durum karşısında darbecilerin daha yoğun bir şekilde ateş etmeye başladıklarını anlatan Akkan, kendisiyle birlikte birkaç kişinin vurularak yere düştüğünü belirtti. Bu sırada gözlerinin, babasıyla iki ağabeyini aradığını dile getiren Akkan, "Neden düştüğümü fark etmedim ama karnımda anlam veremediğim bir ağrı vardı. Etrafıma bakınca ağabeyim ve babamı vurulmuş halde gördüm. Nahit ağabeyim ise vurulan bir genci tankı altıdan sürükleyerek bulunduğumuz yere getirdi. Yoksa paletlerin altında ezilecekti. Darbeciler, sivil araçların ve ambulansların gelmesini engelledikleri için babamı ağabeyimle yaklaşık 150 metre kadar kollarımızda taşıyarak araca götürdük." diye konuştu.

Babasının şehadetini iki hafta sonra öğrendi

Yaralı babasını hastaneye getirdikten kısa bir süre sonra kedisinin de fenalaşarak bayıldığını söyleyen Akkan, o ana kadar vurulduğunu fark etmediğini dile getirdi. Vücuduna isabet eden kurşunların, karaciğer ve midesini parçaladığını belirten Akkan, yoğun bakımda 8 gün kaldıktan sonra kendisine gelebildiğini belirtti.

Gözlerini açtığında, cuntanın milletin direnişi karşısında tarihi bir hezimet yaşadığını öğrenince çok mutlu olduğunu dile getiren Akkan, daha sonra babası ile ağabeylerinin durumunu sorduğunu, babasının akıbetiyle ilgili ailesinin kaçamak cevaplar verdiğini belirtti. Akkan, ısrarı üzerine olaydan 14 gün sonra babası Tevhit Akkan'ın hastaneye getirildikten yarım saat sonra şehit olduğunu öğrendiğini kaydetti. Akkan, "Babamı kaybetmenin tarifsiz acısı her zaman yüreğimi sarıyor. Ancak diğer 15 Temmuz kahramanları gibi bedenini darbeci alçakların kurşunlarına siper ederek bugünlere çıkmamıza vesile olması, acımı bir nebze de olsa hafifletiyor." dedi.

"Esas olan ihanetin hesabının sorulmasıdır"

Jandarma Genel Komutanlığı'ndaki darbe eylemlerine ilişkin görülen davanın sanıkları arasında babasının katillerinin de bulunduğunu aktaran Akkan, bu davanın duruşmalarını ilk günden beri gazi müşteki olarak takip ettiğini söyledi.

Akkan, dava sonuçlanana kadar izlemeye devam edeceğini anlatarak sözlerini şöyle sürdürdü:

"O gece Türkiye'nin işgal girişimine karşı yapılması gerekeni yaptık ve başkomutanın emriyle alanlara indik. Babam şehit oldu, ben ve ağabeyime ise gazilik nasip oldu. Yaklaşık bir buçuk yıldır babamın katilleriyle yüzleşmeyi bekliyordum. O gün verdiğimiz demokrasi mücadelemiz, bugün mahkeme salonlarında hukuk mücadelesi olarak devam edecek.

Kaynak: AA