ASKERİ Yargıtay Onursal Başkanı Fahrettin Demirağ, İstanbul'da cumhuriyet savcılarının yüzde 97'sinin, gerekçe göstermeden tutuklama istediğini söyledi.
Avrupa Konseyi tarafından yürütülen Türk Ceza Adalet Sisteminin Etkinliğinin Geliştirilmesi Ortak Projesi kapsamında ceza alanında çalışan avukatlara yönelik Antalya'da iki gün sürecek bölgesel eğitim semineri düzenlendi. Rixos Downtown Otel'deki seminerde, Askeri Yargıtay Onursal Başkanı Fahrettin Demirağ, Savunma Stratejisinin Belirlenmesi ve Dilekçe Yazma Kitapçığı hakkında sunum yaptı.

'AVUKAT BİLGİLİ OLMAZSA HAKİM VE SAVCI BİLDİĞİNİ OKUR'

Kitapçıkta yer alan konularla ilgili avukatlara bilgi veren Fahrettin Demirağ, avukatların soruşturma evresindeki rolünün önemine değindi. Avukat çalışmaz ve bilgili olmazsa hakim ve savcının bildiğini okuyacağını aktaran Fahrettin Demirağ, "Denetimden uzak olan insan yoldan çıkar, hata yapar, yanlış yapar. İstemese de olur bunlar. Gerek eksik soruşturmalar, gerek diğer konularda şuna dikkat etmeliyiz; İleride yapılan hatalar nedeniyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) başvuruda bulunacakmış gibi dosyayı incelemeliyiz. Eksikler nelerdir, nelere dikkat etmeliyiz onlara bakmak lazım. Eğer siz hakim ve savcıdan daha bilgili olmazsanız, dosyayı daha iyi incelemezseniz hiçbir yardımda bulunamazsınız. 'Ben zorunlu müdafiyim, bu kadar yaparım' demeyin. İstanbul'da yaptığımız bir araştırmada, avukatların yüzde 40'ının, tutuklamalara itiraz etmediğini gördük. Mutlaka itiraz edin" diye konuştu.

CEZA POLİTİKASINDA HATA YAPILIYOR

Yeni düzenleme yapılan 6526 sayılı kanunla cumhuriyet savcılarının elinin kolunun bağlandığını savunan Fahrettin Demirağ, "'Arama falan yapma' diyor cumhuriyet savcısına, çünkü yeterli delille dava açacak, arama kararı alabilmesi için hem somut olgu olacak, hem kuvvetli şüphe sebebi oluşturan delil olacak ortada. Suç politikasında, ceza politikasında korkunç derecede bir hata yapılıyor bence. Çünkü mücadele suçluların cezalandırılması suretiyle olur. Ama biz delil arayacağız diye başka olguları beklemeye kalkarsak zaten deliller karartılır, yok edilir" diye konuştu.

TUTUKLAMALARIN YÜZDE 97'Sİ GEREKÇESİZ

Konuşmasında tutuklama kararlarından da bahseden Fahrettin Demirağ, hakimlerin gerekçe göstermeden ya da basmakalıp gerekçeler göstererek tutuklama kararları verdiğini vurguladı. Avukatlara hakimin verdiği tutuklama kararlarını iyi incelemeleri tavsiyesinde bulunan Demirağ, şöyle dedi:

"İstanbul'da yaptığımız araştırmada cumhuriyet savcılarının yüzde 97'sinin tutuklamada gerekçe göstermeden istemde bulunduğunu ortaya koyduk. 1000 dosya inceledik İstanbul adliyelerinde, yüzde 97'sinde gerekçesiz. Aynen böyle yazıyor, 'Tutuklanmasına karar verildi.' Bazılarında gerekçeler var ama bu yüzde 3'ü geçmiyor. Savcılığın istemlerinin de yüzde 97'sinin tutuklama ile sonuçlandığını görüyoruz, gerekçe olmamasına rağmen. Tutukluluk halinin devamı kararlarında da bu önemli."

MAHKUMİYETE DAYALI TUTUKLULUK DOĞRU DEĞİL

Herhangi bir yasal düzenleme olmamasına rağmen hem AYM hem de Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 2011 yılından itibaren AİHM'in kararlarını dayanak alarak 'mahkumiyete dayalı tutukluluk' diye bir kavram yarattığını da aktaran Demirağ, "Bu doğru değil, hukuki düzenlemesini yaparsın, bunu yaparsın. Ama kanunumuz bizim tutukluluğu ikiye ayırmış değil. 'Hükmen tutuklu' diye de birisi yok. İstatistiklerde de maalesef hükmen tutuklular artık hükümlü arasında gösterildiği için tutuklu sayısı yüzde 100 azalmış oldu, 28 bine düştü, ama bu doğru değil" diye konuştu.
Özgür ÖZTÜRK/ANTALYA, (DHA)