TAHLİYENİN GEREKÇESİ

Mahkemenin gerekçesi şöyle:
"Şüphelilerin rüşvet almaya ve vermeye aracılık etmek, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve rüşvet vermek suçlarına yönelik delillerin, iletişim tespiti, dinlenilmesi, kayda alınması ve teknik araçlarla izleme ve neticesinde görüntülerin kayda alınması suretiyle elde edildiği, bu şekilde elde edilen delillerin yan delillerle desteklenmediği sürece tek başına esasa ilişkin delil mahiyetinde bulunamadığı açıktır.

Toplanan tüm delillerin telefon dinleme ve teknik takip sonucu elde edildiklerinden delillerin toplandığı dolayısıyla karartılmasının söz konusu olamayacağı ve şüphelilerin sabit ikametgahı ve konumları itibarıyla kaçma şüphelerinin olmadığı, en son incelemelerden sonra dosyaya kayda değer bir delil girmediği, bilirkişi incelemelerinin her zaman yapılabileceği, kamu görevlisi olmayan şüphelilerin, rüşvet vermek ve rüşvete aracılık etmekten tutuklandıkları, aracılık ettiklerinin yasal delillerle ortaya konulması gerektiği, böylece şüphelilere atılı suç vasıflarının, şüpheliler lehine değişme ihtimalinin yüksek olduğu, bu durumda tutuklu kalmalarının mağduriyetlerine sebebiyet vereceğinden tahliye hükmü kurulmuştur."

YURTDIŞINA ÇIKIŞ YASAĞI KONDU

5 şüpheli hakkında yurtdışına çıkış yasağı konuldu ve kamu davası açılıp savunmaları tespit edilene kadar ikametgahlarına en yakın karakola her cuma günü mesai saatleri içinde giderek imza atmalarına karar verildi.

TUTUKLU KALMADI

Soruşturma kapsamında tutuklu kimse kalmadı.

TUTUKLAMA GEREKÇELERİ RÜŞVET

Barış Güler ile Kaan Çağlayan, "Rüşvet almaya ve vermeye aracılık etmek", Reza Zarrab ise "Rüşvet vermek ve suç işlemek amacıyla örgüt kurmak" suçlamasıyla tutuklanmıştı.





Hürriyet