Sahtecilik suçları 5237 sayılı TCK’nun “Topluma Karşı Suçlar ”başlıklı üçüncü kısmının “Kamu Güvenine Karşı Suçlar” isimli 4. Bölümde, 204-212 nci maddeler arasında düzenlenmiştir. Biz bu yazımızda Resmi Belgede Sahtecilik Suçlarından, işadamlarını ( KOBİ’leri ) ilgilendiren Resmi Belgede Sahtecilik Suçlarını inceleyeceğiz. 204 ile 212 nci maddeler arasında düzenlenen sahtecilik suçlarından bizi, daha doğrusu piyasayı daha çok ilgilendiren özellikle çek ile bu suçun işlenmesi, çok az da olsa bono ile işlenmesidir.

Resmi Belgede Sahtecilik Suçu TCK’nun 204 ncü maddesinde düzenlenmektedir.  TCK’nun 210 uncu maddesinde ise resmi belge hükmünde olan özel belgeler  düzenlenmektedir. Resmi belge olarak kabul edilen özel belgeler şunlardır: emre muharrer veya hamiline yazılı kambiyo senedi (bono, çek), emtiayı temsil eden belge ki; buna konşimentoyu örnek verebiliriz, hisse senedi, tahvil veya vasiyetname. Bütün bu özel belgeler TCK’nun 210 uncu maddesi ile resmi belgede sahtecilik suçuna ilişkin hükümlere tabii kılınmıştır.

Korunun Hukuki Değer

 Bu suçta korunan hukuki değerin “Kamu Güveni” olduğu genel kabuldür, ancak bu suçla korunun hukuki değerin “Özel Mülkiyetin, Devlet İdaresinin” olduğu da kabul edilmektedir. Sonuç olarak diyebiliriz ki bu suç ile korunan iki ayrı hukuki yaran var.

Suçun Unsurları

Maddi Unsurları

a)      Resmi belgeyi sahte olarak düzenlemek

b)      Resmi belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştirmek

c)      Aldatma kabiliyeti

d)      Sahte resmi belgeyi kullanmak

 

Görüldüğü gibi suç seçimlik hareketlerden biri ile oluşabilmektedir. Bu seçimlik hareketler yukarıda sayıldığı gibi resmi belgeyi sahte olarak düzenlemek, gerçek bir resmi belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştirmek veya sahte resmi belgeyi kullanmaktır. Bu üç seçimlik hareketten herhangi birisinin icra edilmesi ile fiil tamamlanmaktadır.

Resmi Belgeyi Sahte Olarak Düzenlemek

Bu fiil gerçekte var olmayan resmi bir belgeyi sahte olarak düzenlemek şeklinde ortaya çıkar. Örneğin nüfus kimlik belgesini düzenlemek gibi. Burada yapılan bir taklittir ve resmi belgeden farksız, aldatıcı özelliği olan bir taklittir, sıradan bir taklit değildir. Buradaki aldatıcılık özelliği suçun unsurudur. Bu belgenin özel bir işlem haricinde veya uzman olmayan kişiler dışında anlaşılır olmaması gerekir. Piyasada görülen sahte çek basımı bu suça verilebilecek en belirgin örnektir. 

 

 

Resmi Belgenin Değiştirilmesi

Mevcut bir resmi belgeyi üzerinde değişiklikler yapmak suretiyle başkalarını aldatıcı hale getirmek fiilidir. Buna verilecek örnek mevcut bir kimlik belgesinde değişiklik yaparak başka bir isme düzenlemektir.

Sahte Resmi Belgeyi Kullanma

Burada kişi sahte bir resmi belgeyi kullanırsa; örneğin sahte bir çeki piyasaya ciro eders,e sahte resmi belgeyi kullanma suçunu işlemiş olur. Ancak sahte resmi belgenin bilerek kullanılması gerekir. Örneğin sahte bir çeki ciro yoluyla edinen, aldatıcı özelliğinden ötürü çekin sahte olduğunu bilmeyen ve bu çeki ciro yoluyla dolaşıma koyan kişi suçun manevi unsuru oluşmadığı için sahte resmi belgeyi kullanma suçunu işlemiş olmaz.

Piyasada Yaşanan Sorunlar

Uygulamada sahte resmi belgeyi  bilerek kullanmadığını ispat külfeti sanığa yüklenmektedir. Bu uygulama Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/2 nci maddesi ve Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile düzenlenen Temek Hukuk Kurallarına aykırıdır. Anayasanın 38/4 ncü maddesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6/2 nci maddesi masumiyet ilkesini ceza hukukunun temel prensibi olarak kabul etmiştir. Buna göre suçlu olduğu kanıtlanıncaya kadar kişi suçsuz addedilir. Ceza hukukunda önemli olan sanığın suçsuz olduğunun kanıtlanması değildir, suçlu olduğunun kanıtlanmasıdır.  Bu kural ceza hukukumuzun doktrinde ve uygulamada “şüpheden sanık yararlanır ” kuralı ile örtüşmektedir.

Sahte Resmi Belgeyi bilerek kullanmadığını ispatlama yükümlülüğünü sanığa yüklemek, hukuka aykırıdır ve uygulamada adalet ilkelerine, hakkaniyete aykırı sonuçlar doğurduğu bir gerçektir.

Fail ve Mağdur

Resmi Belgede Sahtecilik suçunun faili herkes olabilir. Suçun bir kamu görevlisi tarafından işlenmesi hali ağırlaştırıcı nedendir.

Suçun Konusu

Suçun konusunu Resmi Belge veya TCK 210 uncu madde ile “resmi belge hükmünde sayılan belgeler” oluşturur.

 

Manevi Unsur

Resmi belgede sahtecilik suçları kasten işlenebilecek suçlardır. Failin suçu, suçun unsurlarını bilmesi ve sonucu istemesi gerekmektedir. Sanık işlediği suçun ayırdında değilse, sonucu istememişse suç oluşmaz. Resmi evrakta sahtecilik suçlarında kişinin zarar verme bilincinin bulunması ve bunun ispat olunması gerekir. Örneğin bir şirketin muhasebe veya finansman bölümünde çalışan elamanın şirket yetkilisinin talimatı ile çekleri imzalaması bir zarar verme kastı yok ise, işyerinin doğal akışından sayılabilecek; şirket yetkilisinin işyerinde olmaması, çekleri imzalayacak durumda olmaması gibi nedenlerle zarar verme kastı olmadan şirket yetkilisinin talimatı ile çek veya bonolara atılan imzalar sahtecilik suçunu oluşturmaz.

Yargıtay bir kararında;

“Sanığın aşamalarda değişmeyen suça konu 09.10.1997 tanzim 30.10.1997 vade tarihli bono altındaki borçlu gözüken Muammer Şahin tarafından atılan imzanın kendisine ait olduğunu kabul etmesi, katılan ( şikayetçi) şirkette pazarlama elamanı olarak çalışan H.Ş.’nin malları Halil Gedik’e bizzat sattığı, işyeri vergi kaydının Muammer Şahin adına olduğu, suça konu bononun bu satış sonucunda Muammer Şahin adına düzenlendiği, tanık İbrahim Sarıkaya’nın da bonodaki yazıları bizzat kendisinin yazdığını beyan etmesi nedeniyle sahteliği iddia olunun bonodaki imzanın verdikleri mal karşılığında borçlu yerine sanık tarafından atıldığını, bu durumu  katılan şirket çalışanları olan tanıkların bildiği; bu durum karşısında resmi belgede sahtecilik suçunun yasal unsurları yönünden oluşmadığı gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi ……. Yasaya aykırıdır”.  

İştirak

Suça İştirak yönünde TCK’nun genel hükümleri uygulanacaktır.

İçtima  

Resmi Evrakta Sahtecilik Suçunun bir başka suça neden olması halinde, örneğin; sahte olarak düzenlenen çek veya bono ile dolandırıcılık yapılması halinde içtima hükümleri uygulanacaktır, yani suçun failine hem TCK’nun resmi belgede sahtecilik suçlarına ilişkin maddelerinden ceza verilecek, hem de dolandırıcılık suçundan ceza verilecektir.

 

Yukarıdaki açıklamadan anlaşılacağı gibi uluslararası sözleşmelere ve iç hukuka aykırı olmasına rağmen, masumiyet karinesi, ceza hukukunun “şüpheden sanık yararlanır” ilkesine rağmen; işadamlarına, “ KOBİ Yetkililerine” suçsuz olduklarını ispatlama külfetinin yüklenmesi, KOBİ’ler açısından ciddi bir risk oluşturmaktadır. Yargıçlar, İş hayatının akışını fazla bilmediklerinden, ticaretin doğal akışından kaynaklanan masum hareketleri Resmi Belgede Sahtecilik Suçunun maddi unsuru olarak görebilmektedir.  

Resmi Belgede Sahtecilik Suçuyla, Nitelikli Dolandırıcılık suçları çoğu kez birlikte dava konusu olmaktadır. Bu nedenle bir sonraki yazımızda Dolandırıcılık suçlarını, özellikle çek ve bono ile işlenebilen nitelikli dolandırıcılık suçunu ele alacağız. Uygulamada resmi belgede sahtecilik suçunda olduğu gibi nitelikli dolandırıcılık suçu da işadamları (KOBİ’ler) için ciddi bir risk oluşturmaktadır. Burada risk sözcüğünden kast ettiğimiz işadamları bu suçları işlemedikleri halde çoğu kez bu suçların sanığı olmaktalar, yargılanmaktalar ve mahkum olmaktadırlar.