Karşımızda 52 yaşında mutlu görünen, kendi tanımına göre sağlıklı ancak yorgun, kırgın, güvensiz ve öfkeli...

Öfkeli çünkü 17 yaşında baş ağrısıyla başlayan şikâyetleri, psikiyatri kliniğinin kapısına gitmesiyle farklı anlam kazanmış. 35 yıl boyunca derdine çare arayan biri o. Televizyonlarda gördüğü, gazetelerde okuduğu ya da tavsiye edilen 10 farklı doktorun kapısını çaldığını belirtiyor. Yolculuğu sırasında psikiyatristlerin 400-500 liralık randevularını karşılamak için inşaat işinde dahi çalıştığını öne süren biri o. Kendisine ‘doğru’ teşhisi koyan doktor ise İnci Şen.

 

‘Affettin mi?’

Dr. Şen ile ilk seansın, ilk dakikalarında arasında geçen diyalog Reyhan’ın anlatımıyla şöyle: “‘Babana güveniyor musun?’ diye sordu ‘Hayır’ dedim. ‘Babanızı affettiniz mi?’ dedi. Yine ‘hayır’ dedim. ‘Babanızı şimdi affedebilir misiniz?’ sorusuna cevabım şiddetli bir ‘hayır’ olmuştu...” Teşhis konuldu. Reyhan 8 yaşındayken, babasının akrabası bir kadına istismar etmesine tanık olmuş. Onu psikiyatristlere götüren, bu süreçte ölen babası Reyhan’ın ruhunda derin bir yara açmış. Bu durum Dr. Şen’in teşhisine göre şöyle: “Travmadan sonra babaya güvensizlikten kaynaklanan ve artık kimseye güvenmeyen, inanmayan, itimat etmeyen bir karakterin çizilmesiyle yaratılan duygusal sorun.” Tedavi 6 ayda sonuçlandı ve Reyhan şimdi kendi tanımına göre iyi.

 

‘30’dan fazla telefon aldım’

Geçen yılların ardından içinde bulunduğu durumu “Bir Psikoterapi Mağdurunun Anıları” kitabında anlatan Reyhan, kendi tecrübesiyle insanları uyarmaya çalışıyor. Turan kitabı yayımlandıktan sonraki 15 gün içinde 30’dan fazla “5 yıldır beni kandırıyorlar lütfen yönlendirin” gibi telefonlar aldığını söylüyor. Reyhan kendisinde en ciddi tahribatı yaratan 2 doktorun olduğunu ileri sürüyor.

 

‘Sana şizofreni demişler’

Reyhan, kitapta kod adını Dr. Ayça olarak belirlediği doktorun kendisine şizofreni teşhisi koyduğunu öne sürüyor. Bunu bir önceki doktorun verdiği ilaçları yorumlayarak yaptığını söylüyor. Reyhan, Dr. Ayça’nın kendisine yıllar sonra, “Ben senin döneminde bu işi bilmiyordum, hatalıydım. Sonradan ABD’ye gittim, 6 aylık kurs gördüm, öğrendim” dediğini iddia ediyor. Ayrıca Reyhan, Dr. Ayça’ya hediye psikoterapi kitabı yolladığını, Ayça’nın da kendisine “Hatalarımı anladım ben senden çok şey öğrendim” dediğini de belirterek doktoru “Bilgisizliğini itiraf eden bir doktor” olarak tanımlıyor.

 

“Doktor para sayıyordu”

Kod adı Dr. No, Reyhan’ın en büyük öfke duyduğu doktor. Bu doktor Reyhan’a “İlaçlık işimiz yok” diyerek, onu 4 yıl ‘tedavi edemediğini’ öne sürüyor. Seanslar 15 günde bir, 400 lira civarı ücretlidir. Hastanın ailesi 2. yılda para desteğini keser. Hasta doktora gitmek için özel ders vermeye, gazetelerde yarım gün çalışmaya, inşaat işleriyle uğraşmaya başlar. Seansların ışıksız ortamda gerçekleştirildiği iddia edilir. Bir gün Reyhan, Dr. No’nun kendisini dinlemediğinden şüphelenir. Ayağa kalkıp doktoruna yaklaşan Reyhan doktorun uyuduğu gerçeğiyle karşılaşır. Reyhan, bir başka seansta da ışık kapalı iken kendisinin içinde bulunduğu durumu anlattığı sırada doktorunun kasasındaki paraları saydığını görür.

 

'Psikiyatri ilacı 'bayıltıyor' ifadesi abartı'

Reyhan, doktorların kendisine “haldol, akineton, melleril, anafranil, laroxil, lityum” gibi ilaçlar verdiğini ve bu ilaçların kendisini ‘uyuşturduğu’nu öne sürüyor. Doç. Dr. Kaya ise ilaçların yan etkilerine ilişkin şunları kaydediyor, “Bu ilaçların büyük kısmı hâlâ kullanılsa da bir kısmı piyasadan kaldırıldığı gibi bir kısmını da psikiyatrlar eskisi kadar sık kullanmıyorlar. Bu ilaçlar tıpkı diğer karaciğer, kalp tedavilerinde verilen ilaçlar gibi yan etkilere sahiptir. Bir kısmının uyku verici sersemleştirici etkisi vardır. Hastalar çoğunlukla ‘uyutuyor, bayıltıyor’ gibi ifadelerle abartabilir. Ağız kuruluğu, terleme yapabilir bu ilaçlar. Yeni kuşak ilaçların etkileri ise bu kadar bile değil. Ancak bu ilaçlar eczacı ya da komşu önerisi ile asla ve asla kullanılmamalıdır. Hekim kontrolüyle başlanıp yine hekim kontrolüyle sonlandırılmalıdır. İlaç tedavisi psikoterapiyi olumlu yönde etkileyebilir. Bazı ilaçlar ise psikoterapi sürecini olumsuz etkileyebilir, bu yüzden dikkatli verilmelidir.”

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr