Fatih Altaylı'nın sunduğu Teke Tek programına konuk olan İklim Bayraktar, Baykal ile meclisteki makam odasında bir görüşme yaptığı sırada tacize uğradığını iddia etti. Sansasyon yaratma derdinde olmadığını belirten Bayraktar, olayın duyulmasının hem kendisine hem de sempati duyduğu CHP'ye zarar vereceği düşüncesiyle gizli kalmasını istediğini, fakat Odatv'nin sahibi Soner Yalçın'ın teknik takibi sırasında bu konuların iradesi dışında gündeme geldiğini söyledi. CHP'yi yıpratan biri olmadığını ısrarla vurgulayan İklim Bayraktar, olayda asıl mağdur olanın kendisi olmasına rağmen, programa katılacağının anonsların yapılmasından sonra CHP'liler tarafından ardı ardına yapılan ağır eleştiri ve suçlamaları hak etmediğini ifade etti.

'MUHARREM İNCE TACİZ ETMEDİ'

Akşam Gazetesi tarafından gündeme getirilen CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce tarafından taciz edildiği yönündeki iddianın doğru olmadığını ifade eden Bayraktar bu konuda şunları söyledi; "Muharrem İnce beni taciz etmedi. Böyle bir şeyler yok. Bu hiç gündeme gelmedi. Şifahen bazı konularda bana haber konusunda bilgi verdi. Benim hemşehrim olur kendisi. Ne zaman ki Odatv'de yazmaya başladım sonra kendisiyle konuştum. CHP kurultayını takip ederken Muharrem İnce'yi Odatv aracılığıyla tanıdım. Kendisinin haber içerikli videosu vardı. Özel olarak sadece bir kere kendisini ziyaret ettim, röportaj yaptım ve yayınlandı." dedi.

Muharrem İnce'nin içip içip kapısına dayandığı iddiasını Akşam Gazetesi'nde okuduğunu belirten Bayraktar, "Evet bir takım haberlerle ilgili görüşmelerim oldu. Daha önce de bana kendisince üç tane önemli olan haberi verdi. Bana verilen her haberi yayınlasaydım bugün bana sorular sormazdınız. Muharrem Bey, beni bir gece aradı. sizinle görüşmem gerek dedi. Eve gelin dedim. Olmaz dedi. Alkollüydü, kendi şahsi aracıyla geldi. Kapımın önüne kadar geldi. Sitemde de kameralar var. Gitsinler güvenliğe söylesinler. Aracında yaklaşık yarım saat konuştuk. Alkollüydü. MYK toplantısında Kılıçdaroğlu'nun sözlerinin kendisini üzdüğünü ve Kılıçdaroğlu'nun sözlerini haber yap dedi. Ben böyle haber yapmam dedim. Bu haberi yapmadım çünkü şifahen bilgi vardı."

'MUHARREM İNCE DOĞRUYU SÖYLEMİYOR'

"CHP'yi yaralayan bir haberi CHP'li vekilin ağzından yapmak istemedim. Ben bunları Soner Bey'e anlattım. Muharrem Bey'in ben sadece AKP'li birisi için bilgi verdim, Kılıçdaroğlu ile ilgili bilgi vermedim diye söyledi. Ama doğru söylemiyor. Kılıçdaroğlu'nun ana dil ve anadilde eğitimle ilgili CHP'nin yeni tavrıyla ilgili görüş değişikliği olduğunu belirtmişlerdi. Ben Muharrem İnce'nin iddialarını CHP liderine de sordum. O da tamamen doğru dedi. Ama ben CHP'ye olan sempatimden ötürü yazmadım, yazamadım.

Ben dört tane bomba haber saklıyorum. Saklarım kardeşim. Ben böyle uzaylı bir gazeteciyim. Bende dostluk haberciliğin önüne geçer. Bugün benden belden aşağı vuruyorlar. Kimse benim hakkımda böyle bir şey diyemez. Ben bir şey iddia etmedim."

MUHAMMER İNCE'NİN AVUKATI: HAKKINDA DAVA AÇTIK

Canlı yayına telefonla bağlanan Muharrem İnce'nin Avukatı Haluk Pekşen ise Bayraktar'ın öszelirde tutarsızlıklar olduğunu belirtip hakkında dava açtıklarını söyledi. Av. Pekşen, "Hanımefendinin açıklamaları önemli bir görevi yerine getiriyor. Bazı açıklamalar konusunda kendisinde tutarsızlıklar var. Cumhuriyet Halk Partisi'nin MYK toplantıları Salı günü yapılmaz. Bir diğer nokta da Muhammer İnce'nin evinin asansörü yok. Asansöre çıkartıp evine götürmesi söz konusu değil." dedi.

Av. Pekşen'in sözlerine karşılık İklim Bayraktar, ilaçlar ve iğnelerle programa katıldığını belirtip; "Ama tarihlere bakarım. Apartmana girişti asansör vardı bindi asansore. Ben kendimi niye savunayım. O beni savundu zaten. Çıktı dedi ki iklim hanıma dava açmıyorum. Muhammer Bey'in hayranları maillerle beni tehdit ediyorlar. Siz güvenmediğiniz bir insana bilgi aktarır mısınız?" şeklinde tepki gösterdi.

"BAYKAL'A 'SİZİN KAFANIZ MI GÜZEL' DEDİM"

Deniz Baykal'ın taciz ettiği iddialarını bu konuları burada konuşmanın kendisini yaraladığını söyleyen Bayraktar olayı şöyle anlattı; "Meclis'te odasında böyle bir şey yaşadım. Yutkundum eve geldim. Eşime anlattım. Yapacak bir şey yok. Sesimizi çıkarmaycağız unutacağız. Bu konuyu da CHP'den yetkili bir isme bildirdim.

Ben o anda 'sizin kafanız mı güzel' dedim. Tamam tamam, sakin ol çok asabisin dedi. Beni sözleriyle taciz etti. Ben odadan sinirlenip çıktıktan sonra tamam sakin ol dedi.

Ben bunları yüz yüze Gürsel Tekin'e anlattım. İki gün arayla hoş olmayan şeyler yaşadım dedim. Ben Gürsel Abi ile dertleşmekle kötü bir şey mi yaptım. 1.5 ay içerisinde ben bir Allahın kuluna bu konuyu söylemiş miyim? Bunu Gürsel Bey'e anlattıktan sonra tembihledim bu konunun dışarıda konuşulmaması. Sonra Soner Yalçın beni aradı ve Gürsel Tekin beni aradı falan dedi. Zaten Soner Yalçın'ın telefonları dinleniyor. Böyle bir durumda niye beni arıyor anlamış değilim?

Soner Bey bana son görüşmemde iyi ki bu olay böyle bitti. Tam da ben iki gün sonra Halk Tv'le ilgili görüşmelerin üstüne gelmedi." dedi.

"DENİZ BAYKAL BANA EV NUMARASINI DA VERDİ"

Oda Tv Muhabiri İklim Bayraktar, Baykal ile aralarında geçen olayı kayda almış olması durumunda bunları anlatma, masun olduğunu ispatlama gayreti içinde olmayacağını belirtip; "Kendisi (Baykal) bana ev numarası da verdi." dedi. Bayraktar, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ile yaptığı bir görüşmede kendisine Baykal ile yaşanan olaya atıf yaparak, 'Gürsel Bey bana bir şeyler anlattı. Hazır sen de buradasın, doğru mu' dedi. Ben de 'Evet ben olanları anlattım." şeklinde olayı Kılıçdaroğlu'na aktardığını ifade etti.

'GERÇEKLER ORTAYA ÇIKINCA GÜRSEL TEKİN İSTİFA EDECEK Mİ?'

Fatih Altaylı'nın "Size CHP'nin Fadime Şahin'i diyorlar" şeklinde bir soru yöneltmesi karşısında İklim Bayraktar, "İnanamıyorum. Madem güvenilmez birisiydim niye benimle 40 dakika görüştüler. Bugün kalkıp bana düşmanmışım gibi davranıyorlar. Güçleri bana mı yetiyor? İlk ve son kez konuşayım diye çıktım." şeklinde cevapladı.

Bayraktar sözlerini şöyle sürdürdü: "Kılıçdaroğlu'ndan kayıt cihazı ister miyim? Bunu beceremez miyim? Olayın üzerinden 20 gün geçmiş. Sadece sordu ben de evet dedim. Kayıt cihazı niye isteyeyim. CHP'yi yıkmaya çalışıyor muşum gibi konuşuluyor. Ben CHP'ye kendi şahsi işlerim için gitmedim. Zaten iddianamede var. Bana iletilen bilgiyi kendisine iletmek için gittim. Hem röportaj hem de destek için gittim.

Ben Deniz Bey'den daha kullanılacak bir adam bulamaz mıyım? Zaten rezil olacak kadar olmuş. Daha beter kaseti çıkmış bunu söylemek istemezdim. Eşim aklı başında makul bir insan. Koca koca insanlar açıp bir geçmiş olsun demediler bana. Ondan sonra bugün kalkmışlar başka şeyler söylüyorlar.

Gürsel bey diyor ki ispat ederse siyaseti bırakırım. Siyaseti savcılar bıraktırır. Savcılar bunu ortaya koyarsa Gürsel Tekin istifa edecek mi?

Deniz Baykal'ın sekreterini ve korumasını aradığım ve bir takım fotoğraflar vereceğim idiaları külliyen yalan. Namusum ve şerefim üzerine yemin ediyorum. Korktu demesinler. Yürümekte olan bir dava var. Suç mu işleyeyim.

KILIÇDAROĞLU'NUN İDDİASI DOĞRU DEĞİL

CHP'yi yıpratmaya çalışan biri olmadığını ısrarla vurgulayan Bayraktar, kendisine yapılan ağır eleştiriler karşısında şunları söyledi; "Eğer ben ajan olsam bomba iki haberi yayınlardım. Ben mesleki hayatıma zarar verecek şeyi haber yapmak istemedim.

Sayın Baykal'la görüşmemde röportaj yapamadım. 15 dakikada dışarı çıktım. Kılıçdaroğlu ile röportaj yaparken de not tuttum. Ortada bir komplo yok. Mağdurken komplo kuran kişi gibi gösteriliyorum. AKP ile ilgili bir şey söylemedim. Kılıçdaroğlu'nun iddiası doğru değil."

EMİNAĞAOĞLU'NA DA BAYKAL OLAYINI ANLATTIM

Deniz Baykal'la ilgili durumu Yarsav Başkanı'yla da görüştüğünü aktaran Bayraktar; "Eminağaoğlu, benim çok güvendiğim bir dostumdur. Herkes diyor ya CHP'yi yıpratmak için çıktı diyorlar. Ben içeriden (gözaltında kaldığı süreyi kastederek) çıkıp bunları yaşayacağıma içeride kalsaydım daha iyiydi." şeklinde ifade etti. 

Zaman