Merkez Akdeniz İlçesi Şevket Sümer Mahallesi'nde düzenlenen etkinliğe katılan yaklaşık bin 500 kişi, Türkçe ve Kürtçe sloganlar atıp Abdullah Öcalan fotoğraflarının basılı olduğu flamalar taşıdı. HDP Eş Genel Başkanı Yüksekdağ, yasaklanan nevruz kutlamalarına tepki göstererek, 'Bu meydanları asıl sahiplerine çok gören zihniyetle karşılandı talebimiz. Karşımızda yasaklar, baskılar, ablukalar, savaş ve ölüm görüyoruz her yerde, meydanda. Geçtiğimiz yıl bütün nevruz meydanları doldu taştı. Sayın Abdullah Öcalan'ın mesajları nevruz meydanlarında yankılandı. Kimsenin burnu kanamadan, bugün olduğu gibi meydanlar kan deryasına dönüştürülmeden coşkuyla kutlandı. Bu yıl bütün nevruz meydanları, halklarımızın demokratik iradesini ortaya koyduğu meydanlar can pazarına dönüştürülmüş durumda. Geçtiğimiz yıl barış ve çözüm umudu vardı' dedi.

ASKER VE POLİSLERİ KURBAN ETTİ

Siyasi iktidarın demokrasi, özgürlük ve barıştan korktuğunu kaydeden Yüksekdağ konuşmasına şöyle devam etti:

'Korktuklarını başlarına getireceğiz. Utanmadan sıkılmadan bu halkın evlatlarını ölüme gönderiyorlar. Saraydaki çıkıp, bir toprak parçası eğer şehitleri varsa, ölenler varsa vatandır diyor. Kürt halkına karşı savaşı böyle açıklıyor. Bu vatanın Türk evlatlarını Kürt evlatlarına karşı savaşa gönderiyor saraydaki savaş ve ölüm sevdalısı. Bunun bir vatan savunması olduğu yalanıyla bu kirli savaşı yaşatıyor, dayatıyorlar. 300 polis ve asker öldü diyor bu süreçte. Ölen 700 sivili saymıyor bir Cumhurbaşkanı. Ölen 300 asker ve polisi de kendi iktidarının sürdürülmesi için kurban ettiğini itiraf ediyor aslında.'

Konuşması biten Yüksekdağ'ın bölgeden ayrılmasıyla birlikte, kutlama yapmak isteyen grup, nevruz ateşinin etrafından halay çekmeye başladı. Uyarılara rağmen dağılmayan gruba, polis TOMA ve zırhlı araçlarla müdahale etti. Su ve biber gazı sıkılan gruplar ara sokaklara kaçarak dağıldı.

Kaynak: DHA