Medya Etik Konseyi, Doğan Grubu’na yönelik başlatılan soruşturmayla ilgili açıklama yaptı. Açıklamada, “Dünya kamuoyunun tepkisini çeken ve ülkemizde basın hürriyetinin kalmadığını gösteren bu tür soruşturmalardan, gözdağı verme ve uygulamalardan biran evvel vazgeçilmelidir.” denildi. 

Medya Etik Konseyi adına yazılı açıklama yapan Başkan Halit Esendir, son olarak Doğan Grubu’na başlatılan soruşturma ile muhalif medyanın tamamen sindirilmeye başlandığını söyledi. İktidar yanlısı bir medya organında yer alan iddialardan yola çıkarak soruşturma başlatılmasını acı olarak niteleyen Esendir, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “İktidara yakın bir yayın organında yer alan manşet haberin ihbar kabul ederek Aydın Doğan'ın sahibi olduğu Doğan Medya Grubu hakkında ‘terör örgütü propagandası yapmak’tan soruşturma başlatılması muhalif medyaya gözdağı vermektir.

Acı olan iktidar yandaşı basın kuruluşlarında yer alan iftira niteliğindeki haberlerin ihbar kabul edilip soruşturma açılmasıdır. Bir basın kuruluşunun diğer basın kuruluşuna soruşturma açılmasına zemin hazırlamasıdır. Basın hürriyetinin, başta iktidar yanlısı medya olmak üzere bir gün herkese lazım olacağı unutulmamalıdır.

Bu soruşturmanın geleceği Hürriyet gazetesine bir hafta içinde iki defa fiziksel saldırı yapılması, cam-çerçeve kırılmasıyla kendini göstermişti. Bir iktidar milletvekilinin de içinde olduğu bu saldırılar, medya özgürlüğüne yapılmış baskılardır. Doğan Medya Grubu gibi ülkemizin ana akım medya gruplarında birisine yapılan baskılar basın özgürlüğü adına kaygı vericidir.

Diğer taraftan hatıralarını yazdığı kitaptan dolayı iş adamı İshak Alaton hakkında "Paralel Devlet Yapılanmasına" maddi ve manevi destek sağlamak suçlamasıyla inceleme başlatılması da manidardır.

İktidarın basın kuruluşlarına, çalışanlarına yapmış olduğu zulüm, baskı ve yıldırmalar tahammül sınırlarını aşmıştır. Bu gidişle neredeyse teröre destek iddiasıyla suçlanmayan muhalif medya ve sermaye grupları kalmayacaktır. 

Dünya kamuoyunun tepkisini çeken ve ülkemizde basın hürriyetinin kalmadığını gösteren bu tür soruşturma, gözdağı verme ve uygulamalardan biran evvel vazgeçilmelidir.” 
CİHAN