Söz konusu senaryoların üzerine bir gerçeklik bina etmenin ülkeye büyük zarar vereceğini belirten Bozdağ, "Bizim senaryolar ve yorumlar üzerinden değil, gerçek bilgi üzerinden sonuca gitmemiz lazım, biz Hükümetiz. Siyasetçiler, akademisyenler, basın bu yorumları yapabilir ama hükümet yorumdan öte bilgiyle, gerçeklikle hareket etmek zorundadır. Bu yorumların hepsinin sonucu çok korkutucu sonuçlar. Herkesten şüphe gibi sonuçlar doğurur. Bu yorumlara hak verdiğinizde 'Hiç kimseye güvenmeyeceksiniz' anlamı çıkar.'' dedi.

Kanal 7'de yayınlanan Başkent Kulisi programında konuşan Bozdağ, MİT mensuplarına yönelik suçlamalarda 'kasıt vardır' demesinin mümkün olmadığını, iddiaların yorum hatasından kaynaklandığını vurguladı. Bozdağ, örgüt üyeliği suçunu işlemeden örgütün içine girilmesinin mümkün olmadığını da savundu: "Milli İstihbarat'ın terör örgütü içine sızmalarına baktığınızda, sızmanın suç işlemeden yapılma imkânı yok. Oraya girdiğiniz zaman, o faaliyetlerin içinde olduğunuz zaman karşıdakilerin güvenini kazanmak için de bazı şeyler yapması gerekir ama burada önemli olan şu; bu yaptığı şeylerin ülkenin aleyhine sonuçlar doğurmaması. Askerimize, polisimize kurşun sıkılmaması, canlı bomba eylemlerinin yapılmaması... Bunlar zaten yok, olması da mümkün değil, düşünülemez de zaten."

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, teşkilat mensuplarının soruşturulmasının Baş-bakan'ın iznine bağlanmasının sebeplerini izah ederken KCK soruşturmalarını yürüten savcıları üstü kapalı bir şekilde eleştirdi. Bozdağ, savcıların izlemesi gereken yolu şöyle tarif etti: "Soruşturma yaparken MİT mensubu birisi çıktı, baktınız irtibatları var, bu doğru mu, eğri mi? Siz soruşturmayı yürüten kişi olarak, MİT mensubuysa bununla ilgili bilgileri alman, sorman gereken yerler var. Eğer MİT mensubuysa soruşturmada ona göre bir usul takip edilmesi lazım; ama burada, işin içerisinde soruşturmanın seyrine baktığınızda böylesi bir ayrıma gidilmediğini çok açık, net görüyor insanlar."