ATICE TUNCER

İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen Balyoz davasının 81. duruşması tarihi tanıklıklara sahne oldu. Eski genelkurmay başkanlarından Yaşar Büyükanıt “tanık” sıfatıyla ifade verdi. Büyükanıt duruşmanın öğleden sonraki oturumunda tanık olarak salondaki yerini aldı. Başkan Ömer Diken, Büyükanıt’a dava konusu seminerin Sonuç Gözlemci Raporu’nda Genelkurmay 2. Başkanı olarak imzasının bulunduğunu belirterek “1. Ordu 2003 seminerinde yasal olmayan konular görüşüldüğüne ilişkin bir düşünceye kapıldınız mı?” diye sordu. Büyükanıt, “Önce plan seminerlerine ilişkin bazı konuları anlatayım” diyerek “Seminerler harp oyunlarıdır. Seminerlerin sonunda hazırlanan gözlemci raporları silsile halinde komutanlara gönderilir” dedi.

Büyükanıt, darbe planı yapıldığı iddia edilen seminere ilişkin şunları söyledi: “Mart 2003’teki sonuç raporu Genelkurmay 2. Başkanı olarak bana onay için sunuldu. Ancak bu raporda benim onayımın olması içeriğini onayladığım anlamına gelmiyor. Yazının askeri usullere uygun olarak hazırlandığı konusunda onaylanır. Bu raporlar için yapılan rutin bir uygulamadır.” “İçeriğine ilişkin bazı şeyler de söyleyeyim” diyen Büyükanıt, “Raporu komutana arz etmeden önce temel daire başkanlarından görüş aldık. Hukukçulara da incelettik. İçeriğine bakınca da hukuk dışı olmadığı kanaatine vardık.”

‘Birinci sıra değişir’

Üye hâkim Murat Üründü, Büyükanıta 2002 ile 2003 tarihlerinde Türkiye’de öncelikli tehdidin ne olduğunu sordu. Birinci öncelikli tehdidin her dönem değişeceğini ifade eden Büyükanıt Günümüz için sorarsanız yıllardan beri Türkiye’nin başının belası olan ve olmaya devam eden terörü birinci sıraya koymamız gerekir dedi. Üründünün, 2002-2003 yıllarında irticanın birinci öncelikli olarak iç tehdit olup olmadığı sorusunu Büyükanıt şöyle yanıtladı: “O dönemi bilmiyorum. İrtica, Silahlı Kuvvetler tarafından her zaman bir tehdit olarak görülmüştür. Bu kaçınılmaz bir gerçektir. İrtica, Türkiye Cumhuriyetinin temel esaslarına tehdittir. Laikliğe karşı bir tehdit görülüyorsa bu bir tehdittir. Anayasamızın temel değerlerine karşı bir tehdit varsa bu bir tehdittir tabii. Geniş kapsamlıdır. Herkes kendine göre değerlendi

CUMHURİYET