Çalıştay, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı, Türkiye’nin Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’ne İlişkin İkinci Ulusal Bildirimi Hazırlık Faaliyetlerinin Desteklenmesi Projesi, Türkiye’nin İklim Değişikliğine Uyum Kapasitesinin Geliştirilmesi Birleşmiş Milletler Ortak Programı ve İstanbul Bilgi Üniversitesi Çevre, Enerji ve Sürdürülebilirlik Araştırma Merkezi işbirliği ile düzenlendi.

2012 yılı sonunda Kyoto Protokolü’nün birinci yükümlülük döneminin bitmesi 2012 sonrası izlenecek politikaların neler olabileceği konusunun tartışılmasına yol açmaktadır. Türkiye, 2009 yılında Kyoto’yu imzalamış; ancak sera gazları emisyonunun azaltılması için herhangi bir yükümlülük almamıştır. Ancak 2012 sonrası gelişmekte olan ülkelerin rolü değişebilir ve yükümlülük almaya zorlanabilirler. İklim değişikliği sorunu ile uluslararası boyutta mücadelenin temel taşlarını oluşturan Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ülkelerin “ortak; fakat farklılaştırılmış” sorumluluğuna değinmiştir. Bu nedenle gelişmekte olan ülkeler ancak belli bir süre yükümlülük almaktan kaçınabilirler.

Güney Afrika’nın Durban şehrinde toplanacak olan 17. Taraflar Konferansı öncesinde İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde gerçekleştirilen çalıştaya iklim değişikliği konusunda yaptıkları çalışmalar ile uluslararası düzeyde tanınan hukukçu Richard Falk’ın yanı sıra, Daniel Bodansky, David Freestone, Andrew Waite, Frank Maes, Hilal Elver, Nilüfer Oral, Nursel Atar konuşmacı olarak katıldı. İlk panelin oturum başkanlığını Büyükelçi Mithat Rende üstlenirken, 2’nci panelin oturum başkanlığını Richard Falk yaptı.

Richard Falk, Daniel Bodansky, David Freestone, Daniel Greenberg ve Frank Maes hukukun iklim değişikliği sorunundaki rolünü tartıştılar. Richard Falk, konuşmasında gerekli altyapıyı sağlaması durumunda Türkiye’nin uluslararası düzeyde iklim değişikliği ile mücadelede önemli bir rol oynayabileceğini belirtti.

Daniel Bodansky, iklim değişikliğinde uluslararası müzakerelerin rolüne değindi ve 2012 sonrasını şekillendirebilecek olası senaryolardan bahsetti.
David Freestone, Kyoto Protokolü’nün öngördüğü “esneklik mekanizmaları” ile oluşan piyasaya vurgu yaptı, 2012 sonrası iklim değişikliği finansmanına ve finansmanın hukuki boyutuna değindi. Aynı zamanda iklim finansmanında Türkiye’nin pozisyonuna da değindi.
Daniel Greenberg ise iklim değişikliğine uyum için İngiltere’de yapılan yasama çalışmalarından bahsetti.

Çalıştayın öğleden sonraki oturumunda ise Frank Maes, Avrupa Birliği iklim değişikliği hukuku ve politikası konusunda konuştu. Türk konuşmacılar ise 2012 sonrası Türkiye’nin iklim değişikliği yasal çerçevesinin nasıl belirlenmesi gerektiğini ve şu anki yasal çerçeveyi tartıştı.


ntvmsnbc