Devlet ve kamu hastanelerinde yurttaşlar, onkoloji başta olmak üzere, ortopedi, kadın doğum, nöroloji, diş, göz ameliyatları ile tahlil ve tetkikler için en erken 3-4 ay sonrasına randevu alabiliyor. Bir tanıdığı araya sokamazlarsa tahlil sonuçlarının alınması için bile en az 1-2 ay beklemek zorundalar. Yurttaşlar, “Sağlıkta devrim yaptık söyleminin içi boş” diye isyan ediyor.

Tanıdık doktor ilaç gibi

* Devlet ve kamu hastanelerinin polikliniklerinde sıra bekleyen yurttaşlar, onkoloji başta olmak üzere, ortopedi, kadın doğum, nöroloji, diş, göz ameliyatları ile tahlil ve tetkikler için en erken 3-4 ay sonrasına randevu alabiliyor

İstanbul Haber Servisi - Devlet ve kamu hastanelerinin polikliniklerinde sıra bekleyen yurttaşlar, onkoloji başta olmak üzere, ortopedi, kadın doğum, nöroloji, diş, göz ameliyatları ile tahlil ve tetkikler için en erken 3-4 ay sonrasına randevu alabiliyor. Hastanelerde tanıdık birilerini araya sokamadıkları tahlil sonuçlarının alınması için bile en en az 1-2 ay beklemek zorunda kalan hastalar, ilaçlarını da bulamadıklarını, yapılan her iş için az da olsa ücret alınmasından şikâyetçi olduklarını belirterek “Sistem özel hastanelere para kazandırıyor. Mağdur ediliyoruz. Sağlık Bakanlığı yetkililerini poliklinik kuyruklarını görmeye davet ediyoruz. Gelsinler vatandaşın halini görsünler” dediler.
AKP hükümeti her fırsatta
“Sağlıkta devrim yaptıkları” yönünde söylemlerde bulunuyor ancak İstanbul’un en yoğun hastanelerinin başında gelen Çapa’daki İstanbul Üniversitesi (İÜ) İstanbul Tıp Fakültesi ile İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, Okmeydanı ve Şişli Etfal Eğitim Araştırma hastaneleri polikliniklerini gezdiğimizde bunun gerçeği yansıtmadığını görüyoruz.
Poliklinikler, acil servisler ve laboratuvar bölümlerini gezdiğimizde ilk olarak dikkatimizi çeken hasta yoğunluğu oluyor. Bazı bölümlerde uzman hekimlerin yetersizliği hastaları isyan ettiriyor. Acil servislerdeki yoğunluk nedeniyle özellikle Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde bazı hastalar sedyeler üzerinde bekletiliyor.


Hastanelerdeki hijyen yetersizliği de hastaların en çok şikâyetçi oldukları konuların başında geliyor. Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde polikliniklerin olduğu bölümdeki asansörün yetersizliği de hastaların tepkilerine neden oluyor, hastalar asansör bakımının zamanında yapılmadığını iddia ediyor.
Çok sayıdaki hasta özellikle tahlil ve tetkik sonuçlarını gösterme sırasında
“Tanıdık varsa işin kolay. Tanıdık yoksa işin zor” gibi söylemleri sık sık dile getiriyor.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi üyesi Dr.
Osman Öztürk, AKP’nin 11. yılında sağlık alanında yaptıklarının propaganda niteliğinde gelişmeler olduğunu belirterek Sağlıkta Dönüşüm Programı sonrasında hekimlere getirilen performansa dayalı ödeme nedeniyle bir hastadan istenen tahlil ve tetkiklerin arttığını, birden çok hekime görünmek zorunda kalındığını söyledi.

Ne kadar doktor o kadar para

Öztürk “Sağlık alanında değişimler oldu. Sağlık hizmetine erişim konusunda eskiden yurttaş 4 kez hekime gidiyordu şimdi 8 kez hekime görünüyor. Çünkü hasta ne kadar çok hekime giderse o kadar ücret ödeyecek. Sağlık ticarileşti” dedi. Üniversite hastanelerinin daha zor durumda olduğunu vurgulayan Öztürk “Telefon ile randevu alınması da hastaları zorluyor. Randevu almak için telefonlara sarılan yurttaşlar ‘Arıyorum, düşüremiyorum, günler sonrasına kalıyor ve bekletiyorlar’ diye yakınıyorlar” değerlendirmesini yaptı.

Aylar sonrasına randevu

3. basamak sağlık kurumları olan eğitim ve araştırma hastaneleri ile üniversite hastanelerinin durumunun daha kötü olduğuna dikkat çeken Öztürk, özetle şunları söyledi: “Türkiye’de bu hastaneler ne yazık ki sağlık ocağı gibi kullandırılıyor. Halbuki sağlık hizmetleri basamaklı olmalı. Yani hastalar önce birinci basamak sağlık kurumları olan aile sağlığı merkezlerine gitmeli, orada tedavi edilemeyen hasta daha sonra ikinci ve üçüncü basamak olan devlet ile eğitim ve araştırma hastanelerine gitmeli. Bu, bütün dünyada böyle. Başı ağrıyanı üniversite hastanesine yönlendiriyorlar, sonra da hükümetin başı ağrıyor. Bu durumda üniversitelerde karmaşa oluyor, iş yükü artıyor, insanlara aylar sonrasına gün veriliyor.”

file:/Volumes/orjinaller/12ETFAL

Şişli Etfal’de kuyruklar uzadıkça uzuyor...

cumhuriyet