Bildiri Türkiye’ye iletilecek Avrupa Yargıçlar Birliği’nin Washington’daki toplantısında oybirliğiyle kabul edilen deklarasyonda Türkiye’de yargının sorunlarına yönelik kaygılar kaleme alındı. Yargıyı temsil eden kişilerin değil hükümetin görüşlerini ifade edenlerin HSYK’ye dahil edildiği vurgulanan deklarasyonda HSYK atamalarının yargıçlar üzerinde baskı aracı olarak kullanıldığına dikkat çekildi.

‘Yargıya talimat verilemez’ Bildiride, savcıların yürüttüğü gizli soruşturmaların içeriğinin hükümetle paylaşılmasının tehlikesine işaret edildi. Erdoğan’ın BDP’lilerin dokunulmazlıklarıyla ilgili olarak “Yargıya söyledik gereğini yapacaktır” sözlerine “Bağımsız yargı anayasa ve hukuka dayanır, diğer erklerin emir ve direktiflerine değil” denilerek sert eleştirilerde bulunuldu.

Washington’da toplanan Avrupa Yargıçlar Birliği deklarasyon yayımladı.

‘Yargı baskı altında’

© Avrupa Yargıçlar Birliği’nin yayımladığı ve hükümete de iletilecek deklarasyonda, HSYK’nin atamalarının yargıçlar üzerinde baskı aracı olarak kullanıldığı vurgulandı.

ANKARA - Avrupa Yargıçlar Birliği (EAJ) Washingtonda yaptığı toplantıda oluşturduğu deklarasyonda, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun yeniden yapılandırılması sürecinde, kurula yargıyı temsil eden kişilerin değil, hükümetin görüşlerini ifade edenlerin dahil edilmesini eleştirdi. Hükümete de iletilecek olan deklarasyonda, HSYKnin atamalarının yargıçlar üzerinde baskı aracı olarak kullanıldığı vurgulandı.

Mayıs ayında Amsterdamda toplanan Avrupa Yargıçlar Birliği bir çalışma komisyonu oluşturmuştu. Bu komisyonun hazırladığı deklarasyon taslağı 11 Kasımda Washingtonda gerçekleştirilen toplantıda masaya yatırıldı. Türkiyeyi YARSAVın temsil ettiği toplantıda Türkiyede yargının sorunlarına yönelik kaygı ve endişelerin kaleme alındığı deklarasyon, tüm üye Avrupa ülkeleri yargı örgütlerinin oybirliğiyle kabul edildi.

‘Temel prensiplere saygı gösterilsin’

EAJnin Türk yargısına ilişkin deklarasyonunda, yargı bağımsızlığının ve hukuk devletinin yalnızca bunları teminat altına alan mevzuatla değil, aynı zamanda ilgili otoritelerin bu temel prensiplere saygı göstermesiyle korunacağına işaret edildi. Birlik tarafından endişe verici bulunan düzenlemeler deklarasyona şöyle aktarıldı:

Yargıç ve savcıların rotasyonu kötüye kullanılarak yargıç ve savcılar üzerinde bir baskı aracına dönüştürülmüştür. Rotasyonlara karşı etkili bir hukuki yol bulunmamaktadır ve bu eksiklik Venedik Komisyonu tarafından da ortaya konulmuştur. Bir yargıcın başka bir göreve atanması rızasına bağlı olmalıdır ya da bir disiplin cezası ya da mahkeme sisteminin yasal şekilde değişmesi sonucunda bu tür bir işlem yapılabilir. Başka bir göreve atanma endişesi, özgür karar verme yeteneğini yargıçların elinden alır ve yargı bağımsızlığına karşı bir müdahaledir. Şunu da belirtmek gerekir ki, yargıç ve savcıların kendi istekleri dışında ve objektif gerekçe olmadan, bunlara karşı hukuki başvuru yolu bulunmadan yer değiştirmeleri, uluslararası standartları ihlal etmektedir. Öyle görünüyor ki, Türk hükümeti HSYKnin yeniden yapılandırılması sürecinde kurula Türk yargısını temsil eden kişileri değil, hükümetin görüşlerini ifade eden kişilerin dahil edilmesini sağlamıştır.

‘Üç erk birbirine yakın ve bağlantılı’

Kuvvetler ayrılığının, üç erkin birbirine çok yakın, bağlantılı olması nedeniyle tehlikede olduğu vurgulanan deklarasyonda, Savcıların yürüttüğü gizli soruşturmaların içeriğinin hükümet üyeleriyle paylaşılması, Adalet Bakanının gerekli gördüğünde savcılardan bilgi istemesi, HSYK üyelerinin süregelen soruşturmalara ve süreçlere müdahil olmaya çalışması gibi olaylar bunu göstermektedir denildi.

Bildiri hükümete gönderilecek

Hükümet temsilcilerinin bağımsız yargının rolü ve hukuk devleti konusunda algı hataları bulunduğu vurgusu yapılan deklarasyonda, Başbakan, BDP milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması konusunda şöyle demektedir: Biz yargıya neyin gerekli olduğunu söyledik. Yargı da gereğini yapacaktır. EAJ şunu hatırlatır ki, kuvvetler ayrılığı ve yargı bağımsızlığının güvenceleri diğer iki erkin yargıya neyin gerekli olduğu konusunda talimat vermesine müsaade etmez. Bağımsız yargı anayasa ve hukuka dayanır, diğer erklerin emir ve direktiflerine değil denildi. Deklerasyonun mektup olarak Başbakanlıka, Adalet Bakanlığına, HSYKye ve Avrupa Birliği ile Avrupa Konseyi organlarına gönderilmesi de kararlaştırıldı.

İLHAN TAŞCI /CUMHURİYET