Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), savcılardan sonra hâkimlerin de ‘basın sözcüsü’ olarak görevlendirilmesine karar verdi, 27 hâkim basın sözcüsü olarak atandı. HSYK üyesi Ömer Köroğlu, hâkim ve savcıların sadece kararlarıyla konuşması gerektiği şeklindeki kabulün, yargı mensuplarını temel bir suskunluğa ittiğini belirterek, “Hâkimlerin, savcıların, yargı politikaları, edebiyat konuları gibi başka konularda konuşabilmesi lazım” dedi. Köroğlu, kapsamı geliştirilmeye çalışan uzlaşma istemi ile ilgi olarak ‘sanık ve mağdurun barışmasını’ sağlamak istediklerini söyledi. 
HSYK, Avrupa Konseyi ve Adalet Bakanlığı ’yla beraber ‘Basın sözcülüğü’ projesi kapsamında, görevlendirilen hâkim ve savcılara İstanbul ’da üç günlük eğitim verdi. Projeyle birlikte sadece savcılar değil hâkimler de basın sözcüsü olarak atanacak. HSYK, bu kapsamda çeşitli adliyelerde görev yapan 27 hâkimin de basın sözcüsü olarak atanmasına karar verdi. HSYK üyesi Ömer Köroğlu, ‘Basın Sözcülüğü’ projesinin ayrıntılarını Radikal ’e anlattı. 
DOĞRU KAYNAK: Projeyle gazetecilerin doğru kaynaktan bilgi alması amaçlanıyor. Basına yansıyan adliye haberlerinin kaynağı bilinmiyor. Sanıklar ve avukatların bazı bilgilere ulaşamadan basın yayın organlarının bu bilgilere ulaşabilmesiyle ilgili eleştiriler yapılıyor. Fakat bilginin nerden sızdığı tespit edilemiyor. Diyoruz ki aykırı kanalları kapatalım, doğru kanalları açalım. Gazeteciler kaynağından bilgi alsınlar. Haber kirliliğini önleyelim. Şimdiye kadar sadece savcılar tarafından sürdürülen basın sözcülüğü görevini artık hâkimler de yapabilecek.” 
HOCALAR GAZETECİ: 21 ilde basın sözcülüğü uygulaması başlatıldı, 27 hâkim ‘basın sözcüsü’ olarak tespit edildi. Bu yargı mensuplarına eğitim veriliyor. Projenin ikinci ayağında gazeteciler gelecek, deneme röportajları yapacak. Gazeteciler hâkim ve savcılara şaşırtıcı sorular soracak. Deneme çekimleri yapılacak. Pilot adliyelerde görev yapan arkadaşlar diksiyon dersleri aldı. Asıl hocalarımız gazeteciler olacak. Onlar bize medyayı anlatacaklar. Nefes alma teknikleri gibi bazı eğitimler verilecek. Bu eğitim alınmazsa basın sözcüsü sağlıklı dolmaz.” 
GÖRÜCÜYE ÇIKTIK: Toplumda hâkim ve savcıların kararlarıyla konuştuğu şeklinde bir genel kabul var. Fakat hâkim ve savcı önündeki dosyayla ilgili kararıyla konuşur. Ama yargı politikaları konusunda edebiyat gibi başka konularda, elbette konuşabilmeleri lazım. Bizdeki ‘hâkim ve savcı kararıyla konuşur’ değerlendirmesi sanki hâkim ve savcının temel bir suskunluğa bürünmesi şeklinde algılanılıyor. Halbuki hâkim, bazı konularda kendi önündeki dosyanın tarafsızlığına halel gelmeyecek konularda konuşabilir. Medya ve toplum yargıya ilgi gösteriyor. Adliyede ne olup bitiyor. ‘Açın adliyelerin kapılarını, içerde ne olup bittiğini görelim’ diyor. Görücüye çıktı adliyeler. Toplum bilgi istiyor. Biz de bu bilgiyi doğru sunarak, bilgi kirliğini önlemek istiyoruz.” 
HALK ADLİYEYİ BİLMİYOR: Vatandaşlar adliyeler ve yargılamalar hakkında eksik bilgi sahibi. Yargılama serüvenimiz kültür olarak sokağa yansımamış. Kürsüdeki ağır ceza reisine ‘savcım’ ya da ‘sayın komutanım’ diyorlar. Duruşmalarda ‘jüri üyesi’ arayan oldu, yemin ederken el kaldıranlar oldu. Televizyonlarda duruşma sahneleri de çok yanıltıcı.
Radikal-MESUT HASAN BENLİ / Arşivi