Yargıtay ve Danıştay başkanlarının boykot ettiği kuruluş yıldönümü töreninde konuşan Anayasa Mahkemesi Başkanı, kültürel ve bireysel özgürlük taleplerinin etnik ve inanç kimliklerinin gün yüzüne çıkmasına yol açtığını söyledi. Kılıç, “Artık Türkiye farklılıklarının bilincinde olarak geleceği özgüvenle kucaklayacak bir anlayışla kendini yeniden tanımlama aşamasına geldi” dedi.

Anayasa Mahkemesi Başkanı kuruluş yıldönümü töreninde siyasetçileri aratır eleştiriler yaptı

Yargıya Kılıç çekti

© Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, AKP’nin yargı reformunu eleştiren muhalefete ve yargı temsilcilerine ağır eleştiriler yöneltti. Türkiye’nin kendini yeniden tanımlama aşamasına geldiğini söyleyen Kılıç, son dönem Türkiyesi için pembe bir tablo çizdi.

ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, geleneksel tarihle siyasal kabullerin sorgulanmaya başlandığını belirtirken; Türkiyenin artık farklılıklarının bilincinde olarakkendini yeniden tanımlama aşamasına geldiğini, olağanüstü kurtarıcılara yönelik çağrı döneminin kapandığını söyledi.

Anayasa Mahkemesi binasında düzenlenen törene Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker ile Danıştay Başkanı Mustafa Birden ve üyeleri katılmazken, bu yıl ilk kez Türkiye Adalet Akademisinde eğitim gören hâkim ve savcı adaylarının katılması dikkat çekti.

Haşim Kılıçın konuşmasında şu değerlendirmeler öne çıktı:

Referanduma yargısal direnç sebep oldu: Dünyada hak ve özgürlüklere ilişkin yeni bakışlar, demok-ratik gelişmeler, dayatmacı anlayışlardan bunalan halkın bundan kurtulma arayışları ve tüm bu gelişmelere kayıtsız kalan yargısal direnç anayasa değişikliklerinin zorunlu sebepleri arasında sayılabilir. Türk hukuk dünyasında ortaya çıkan yasa enflasyonunun temelinde yasama organı ile yargı organları arasındaki güvensizliğe dayalı bir mücadelenin etkileri vardır.

Mahkemeyi kirletmeyin: Mahkememizle ilgili değişiklikler veya öngörülen imkânlar tamamen parlamentonun takdiriyle şekillenmiştir. Söz konusu takdirin bazı milletvekillerinin burada tekrarlamaktan utanç duyduğum sözcüklerle yaptıkları değerlendirmeleri şiddetle reddediyoruz. Kürsü dokunulmazlığının imkânlarından faydalanarak ahlaki ve hukuki temelden yoksun ithamlarla mahkemeyi kirletmeye kimsenin hakkı yoktur.

Statükonun yeni yeri: Statükoyu güçlü şekilde ayakta tutmaya çalışanları toplum, olması gereken yerde şekillendirmeye başlamıştır. Teknolojik gelişmeler ve yaşam tarzları siyasi partilerin ideolojik öngörülerinden daha hızlı ve radikal bir şekilde değişmekte, buna uyum sağlayamayanların ise toplumda karşılığı bulunmamaktadır.

Türkiyeyi yeniden tanımlamalı: Geleneksel tarihle siyasal kabuller sorgulanmaya başlandı. Artık Türkiye farklılıklarının bilincinde olarak geleceği özgüvenle kucaklayacak bir anlayışla kendini yeniden tanımlama aşamasına geldi. Bu gelişim her şeyden önce toplumun ve bireyin ergin olmayışı ve güvensizlik üzerine kurulu bir anayasal düzenin ayakta kalmasını imkânsız kılıyor. Bilginin gücünü kullanmaya başlayan toplumun nesnelliği, karmaşık siyasal süreçleri analitik bir şekilde okuyabilme imkânlarını yarattı. Vesayet kurumlarının anlayabileceği ve denetleyebileceği basitlikten uzaklaştı.

Olağanüstü kurtarıcı dönemi kapandı: Toplumumuzun son yıllarda siyasi, ekonomik, sosyol ve demokratik alanlarda kaydettiği gelişmeler, ülkeyi koruma ve kollama konusunda olağanüstü kurtarıcılara yönelik çağrı dönemini kapatmıştır.

Törenin ardından bir gazetecinin Danıştay ve Yargıtay başkanlarının törene katılmadığını anımsatması üzerine Haşim Kılıç, Gerekli davetleri yaptık ama takdir kendilerinindir. Devlette hiçbir zaman küslük olmaz. Tabii ki eleştireceğiz, konuşacağız ama sonuçta doğruyu bulacağız dedi. 

Cumhuriyet