Radikal Gazetesi'nden İsmail Saymaz'ın haberine göre Festus Okey’in Beyoğlu Polis Merkezi’nde öldürülmesine dair yargılama sırasında, mahkeme başkanıyla yöntem tartışmasına girdiği için duruşma salonundan zorla çıkarılmasına itiraz eden Avukat Ömer Kavili’ye iki buçuk yıl sonra, “salondan zamanında çıkmayarak sonraki dava dosyasının geç başlamasına neden olduğu” gerekçesiyle avukatlık görevini kötüye kullanmak suçlamasıyla İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi ’nde dava açıldı. Üç yıla kadar hapsi istenen Kavili, bu davanın avukatları korkutma amaçlı olduğunu savunuyor.

Beyoğlu 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 12 Temmuz 2011’de görüler Festus Okey Davası’nda mahkeme başkanıyla müdahil avukatlar arasında gerginlik çıkmıştı. Prof. Dr. Gençay Gürsoy adına müdahillik talebinde bulunan Kavili, katibin duruşmada duyduklarını kendisinin mi tutanağa geçireceği, yoksa mahkeme başkanının mı yazdıracağı konusunda ara karar vermesini istedi. Mahkeme heyeti de Kavili’nin talebini değerlendirmek üzere duruşmaya ara vererek, salonu boşalttı. Bir süre sonra sadece avukatları salona alan Başkan İshak Eken, duruşmayı bitirdiklerini ve müdahillik taleplerinin reddedildiğini söyledi. Buna tepki gösteren Kavili, usule aykırı işlem yapıldığını savunarak, Eken’le tartıştı.

Eken de görevli polislere, “Atın (avukatları) dışarı” dedi. Ardından duruşma salonuna ve adliye koridoruna çevik kuvvet geldi. Kavili, Eken’e hitaben, “El kol hareketleri yapmayın” derken, polise de “Eğer bizi dışarı atarsanız avukatlık görevimizi engellemiş olursunuz” diye çıkıştı. Eken de taleplerinin reddedildiğini ve davanın tarafı olmadıklarını söyleyerek, Kavili’den salondan çıkmalarını istedi. Tartışmaların sürmesi üzerine Eken ve üyeler salondan çıktı. Kavili, İstanbul Barosu’na telefon ederek, temsilcileri salona çağırdı. Kavili ve diğer müdahiller duruşma salonunda bir saat bekledi. Baro temsilcilerinin gelmesi üzerine tutanak tutuldu.

Başkan Eken’in şikayetçi olması üzerine Kavili hakkında, avukatlık görevini kötüye kullanmak suçlamasıyla dava açıldı. İddianamede, Kavili’nin “duruşma salonundan zamanında çıkmayarak sonraki dava dosyanın durumasının geç başlamasına sebebiyet verdiği” ileri sürüldü. Kavili, hakimlerin öfkesi nedeniyle bu davanın açıldığını savunarak, “Hakimler hiçbir eleştiriyi dinlemedikleri gibi, kendilerine itiraz edilmesine de alışkın değiller. Ayrı bu dava, etkili savunma yapacak olan avuktaları korkutma amaçlıdır. Bu bir terördür” dedi.

Solhaber