ANKARA – Antalya ’da bulunan yasal Özgürlükler Derneği üyeleri 20 Kasım 2012 tarihinde, yasadışı bir sol bir örgüt üyesi oldukları gerekçesiyle gözaltına alındı. Soruşturma dosyasına göre, dernek üyelerine yöneltilen örgüt üyeliği suçlamasına gerekçe olarak “ İstanbul ’da düzenlenen 1 Mayıs törenlerin ve derneğin pikniğine katılmak, ünlü müzik grubu Grup Yorum ’un konser biletlerini satmak ve çeşitli tarihlerde yapılan mezar anmalarına katılmak” gösterildi. 

AĞABEY SORGUDA 
Dernek üyeleri Emniyette susma hakkını kullandı. Bunun üzerine Antalya Emniyeti, şüphelilerin aileleriyle bağlantı kurarak, gençlerin ifade vermelerini sağlamaya çalıştı. Şüphelilerden N.İ’nin ağabeyi, Emniyete geldi. N.İ’nin ağabeyine kardeşinin ifade vermemesi halinde tutuklanacağı iletildi. Bunun üzerine “ağabey” kardeşinin ifade vermesini sağladı. Ancak diğer şüpheliler ısrarlara rağmen Emniyette susma hakkını kullandı. 

TUTUKLANMALARI İSTENİLDİ 
Şüpheliler 4 günlük gözaltı süresinin dolmasının üzerine savcılık sorguları için 13 şüpheliden 8’i Adliye’ye sevk edildi. Bütün şüpheliler Savcılık sorgusunda ifade verdi. Savcılık sorgusunun ardından şüphelilerden 8’i tutuklanma istemiyle kamuoyunda özgürlük hakimi olarak bilinen TMK 10. madde ile görevli Antalya 1 Nolu Hakimliğine sevk edildi. Şüpheliler, savunmalarında örgüt üyeliği suçlamasını reddetti. 

‘PSİKOLOJİK BASKI YAPILDI’ 
Şüpheliler gözaltında bulunduğu süre içerisinde Emniyette hukuksuzca sorguladıklarını, alileri aracılığıyla duygusal baskı yöntemi kullanıldığını öne sürdü. Şüphelilerden N.İ de hakimlik sorgusunda “Kollukta verdiğim ifadeyi kabul etmiyorum. O ifadeyi 7 saatlik bir sorgu sonrasında verdim. Ağabeyim ve yanında getirilen bir avukat huzurunda ifade verdim. Hatta avukat ifade başlangıcında yanımızda yoktu” dedi. 

SAMİMİ İFADE SAYILDI 
Şüphelilerin sorgularının ardından hakim kararını açıkladı. Hakim, Emniyette psikolojik baskı yöntemiyle ifadesi alınan N.İ’ yi serbest bırakırken 7 şüphelinin tutuklanmasına karar verdi. Hakim verdiği kararın gerekçesinde ilginç değerlendirmelerde bulundu. Özgürlük hakimi psikolojik baskı yöntemiyle ifadesi alındığı iddia edilen N.İ için, “Şüpheli N.İ’nin kollukta verdiği samimi ifadeleri dikkate alınarak şüphelinin tutuklanma talebinin reddine karar verildi” dedi. 

KORUMAK İÇİN TUTUKLADIM 
Özgürlük Hakimi, diğer 7 şüpheli için verdiği tutuklama kararın gerekçesi ise şaşkınlık yarattı. Hakim kararında N.İ’ye yönelik baskıya dikkat çekerek şöyle dedi: “Şüphelilerden N.İ’te olduğu gibi ifade sahiplerinin baskı altına alınma ihtimalleri, delilerin tam olarak toplanmamış olması nedeniyle adli kontrolün tutuklamadan beklenen amacı sağlamayacağı anlaşılma şüphelilerin tutuklanmalarına karar verildi.” 

BASKI YAPANI TUTUKLAMASI GEREKİR 
Şüphelilerin avukatı Evrim Deniz Karatana Radikal ’e yaptığı açıklamada, müvekkillerinin gözaltında tutulduğu 4 gün boyunca psikolojik baskıya maruz kaldığını iddia ederek “Müvekkiller aileleri üzerinde tehdit edildi. Ayrıca hakimin tutuklama gerekçesinden çıkarabildiğimiz tek sonuç; hakimin, müvekkilleri polisin baskısından korumak için tutukladığıdır. Ancak bu gerekçe mantığımızın sınırlarını zorluyor. Polisin baskı yapmasını engellemenin tek yolu, hakimin suç duyurusunda bulunarak görevini kötüye kullanan ve psikolojik işkence uygulayan polisin yargılanmasını sağlamak olmalıdır. Sanıyoruz hakim CMK’da yer alan ‘tanık , mağdur veya başkaları üzerinde baskı yapılması girişiminde bulunma’ maddesini yanlış anlamış, bu yüzden baskı yapanı değil baskıya maruz kalanı tutuklamaya karar vermiştir” diye konuştu.
MESUT HASAN BENLİ / Arşivi