İSTANBUL

Üsküdar'da, kendilerini Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) faaliyetlerini takip eden polis ve savcı olarak tanıtan şebeke üyelerinin Sezer Wasner adlı kadının 750 bin dolarını dolandırdığı iddia edildi.

15 Temmuz darbe girişiminin ardından taktik değiştiren telefon dolandırıcılarının son kurbanı 42 yıldır Almanya'da yaşayan Sezer Wasner adlı yaşlı kadın oldu. Beylerbeyi'nde 6 Eylül'de eşinin gönderdiği parayı alıp kendi hesabına aktaran Wasner, banka çıkışında kendisini polis olarak tanıtan bir şahıstan telefon aldı.

Yaşlı kadını arayan şahıs, "Siz bankaya para yatırdınız, bunun kaynağı nedir" diye sordu. Yaşlı kadın da telaş ve biraz da şaşkınlıkla, "Evime mobilya gelecekti, parayı onlara verecektim ama bugün mümkün değil. Eşimin hesabından aldığım parayı kendi hesabıma yatırdım." dedi.

Buyurgan bir ses tonuyla konuşan telefondaki şahıs, "O paralar gerçek değil, gidip bankadan onları çek." dedi, ardından da "FETÖ örgütünün üstünden birisi sizin evinizi satmaya kalkışmış. Tapudan bize bildirdiler, biz polisiz. Biz şimdi bu kişileri yakalamak için sizin üstünüzden operasyon yapmak istiyoruz. Bu operasyonu siz milletimize, devletimize, bayrağımıza yemin edip bizimle işe başlayacaksınız. Böyle olmadığı takdirde eşiniz ve yurt dışındaki çocuklarınızın hayatı tehlikede." diye ekledi.

Korku ve panikle olan biteni anlamaya çalışan Wasner, çaresizce evet karşılığını verdi.

Milyon dolarlık evini sattırdılar

Eşi ve yurt dışındaki çocuklarının hayatı söz konusu edilerek korkutulan Wasner, 3 hafta boyunca bu kişilerle telefonda görüştü. Süreç iyice olgunlaştırıldıktan sonra da dolandırıcı şebekesi gece gündüz takip ettikleri yaşlı kadınla Küplüce Mezarlığı'nda buluşmak için randevulaştı.

Buluşmaya 3 kişi olarak gelen şebeke üyelerinden kimisi polis, kimisi de savcı olarak kendini tanıttı. Görüşmede, FETÖ'ye yönelik operasyonun bitmesi için Beylerbeyi Bayırı Sokak'taki milyon dolarlık evinin çok çabuk satılması gerektiği kendisine söylendi.

Şebeke üyelerinin bayramdan önceki hafta kendisine evini satması için emlakçılara ait telefon numaraları verdiğini kaydeden Wasner, sonrasındaki süreci şöyle anlattı:

"Bayramdan önceki hafta bana emlakçı numaraları verdiler. 'Bunlara telefon aç. Sonra bize geçen konuşmaları anlat' şeklinde konuştular. Sonra, 'Bir kişiye 50 bin dolar vaat edeceksin. Evi 800 bin dolara satacaksın' dediler. Bu evin değeri 1 milyon 600 bin dolar. 'Acil ve eşim rahatsız' diyeceksin, 'Bize para lazım, parayı alıp yurt dışına gideceğim' diye bu evi satacaksın. Bu ev satıldı. Vaat edilen kişiye bankada 50 bin dolar verildi. Bana dediler ki bu gerçek bir satış değil. Tapuda hiç kimseye sızdırma. Bunun bizim üzerimizden bir operasyon olduğunu söylediler."

750 bin dolarını aldılar

Satışı yaptıktan sonra 750 bin dolar para ile eve geldiğini ifade eden Wasner, "Dolandırıcılar bana, 'Bir taksiye binerek Kız Kulesi'nin karşısına gel. Biz sana telefonda parayı kime vereceğini söyleyeceğiz' dediler. Gittim parayı verdim. Sonra eve geldim. Beni tekrar arayarak 'Bir hafta hiç kimseyle konuşmayacaksın, telefonlara çıkmayacaksın, biz seni arayacağız' dediler. Bir hafta hiç kimseye bir şey söylemedim. Bir hafta sonra aranmadığım için durumu arkadaşıma anlattım. Arkadaşım da durumu bir avukat arkadaşına söylüyor. Avukat da durumu polise bildiriyor. Ben daha sonra polis karakoluna giderek ifade verdim. Daha sonra Gayrettepe'ye, Asayiş Şube Müdürlüğü'ne gittim. Bir kişiyi resimlerden teşhis ettim ama diğer iki kişiyi teşhis edemedim." dedi.

FETÖ'nün darbe girişiminde İstanbul'da olduğunu ve çok korktuğunu belirten Wasner, dolandırıcıların kendisine, "Eğer yurt dışına giderseniz havalimanında sizi FETÖ'cü diye tutuklarlar ya da başka yollardan giderseniz gelince yakalanırsınız." diye tehditlerde bulunduklarını söyledi.

Olayla ilgili olarak polis ekiplerinin evde inceleme yaptığı ve bahçe giriş kapısının kilidinin değiştirildiği görüldü.

Muhabir: Metin Tokgöz

Kaynak: AA