ANKARA - AYNUR EKİZ-SEFA ŞAHİN

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ve PKK'nın, 15 Temmuz hain darbe girişimi öncesi ve sonrasında yaptığı iş birliği, yapılan açıklamalar ve eylemlere de yansıyor.

AA muhabirinin derlediği bilgiye göre, 15 Temmuz 2016 öncesi ve sonrasındaki açıklamalar ve eylemler, terör örgütleri PKK ve FETÖ'nün amaç yönünden benzerliklerinin yanı sıra amaçlarını gerçekleştirmek üzere iş birliği yaptığını da gösteriyor.

"İmralı Notları"nda FETÖ

FETÖ/PDY ile PKK/KCK arasındaki ilişki, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın "Demokratik Kurtuluş ve Özgür Yaşamı İnşa (İmralı Notları)" isimli kitabında yer alan, dönemin HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve Öcalan arasında geçtiği iddia edilen konuşmada net olarak ortaya çıkıyor.

Kitaba göre, Demirtaş, "Önceki görüşmede aktarımlarınız yanlış anlaşıldı; Cemaate düşmanlık ve karşıtlık gibi yorumlandı. Gelmeden önce Sırrı Süreyya bazı temsilcileriyle görüştü. Onlar da bunu tam anlayamadıklarını, tedirgin olduklarını söylemişler." ifadelerini kullandı.

Bunun üzerine söz alan Önder, Ekrem Dumanlı ile görüştüğünü belirterek, "Bunun nedenini anlayamadıklarını, Bahoz Erdal'ın Cemaate yönelik sert açıklamalarıyla da birleşince kaygılandıklarını aktardı." sözlerine yer verdi.

Bahoz Erdal'ın açıklamalarını soran Öcalan, görüşlerini şöyle anlattı:

"Dikkat edilmesi lazım. Aslında bu dönemde herkesin birbirine karşı kullanacağı dil ve üsluba dikkat etmesi gerekir. Cemaatle ilgili şeye gelince, o dedikleri gibi değildir. Biz kendilerine Ortadoğu'da demokratik ittifak bile teklif ettik, değil mi? Öyle düşmanlığımız falan olmaz. Söyleyin, Gülen'i en iyi anlayacak olan yine benim. Hatta kendisi 'Sulhta hayır vardır' demişti. Ben de aynen katılıyorum. O da barışı destekliyor. Ortadoğu'da demokratik uzlaşı sağlayabiliriz."

FETÖ, Kandil'e çıkmak istemiş

PKK'nın sözde yürütme komitesi üyesi Duran Kalkan, 2016 yılının Mayıs ayında terör örgütünün yayın organı olan televizyon kanalında yer alan bir programa katılarak, "Ne kadar doğruydu bilemiyorum ama bazı duyumlarımıza göre bu mayısta Tayyip Erdoğan düşürülecekti. Böyle söylentiler ve beklentiler vardı. Kim yapacaktı, nasıl düşecekti bilemeyiz." açıklamasında bulundu.

Cumhuriyet gazetesi muhabiri Ahmet Şık, Kandil'de PKK'nın sözde üst düzey yöneticisi Cemil Bayık'la 2015 yılının Mart ayında bir söyleşi gerçekleştirdi.

Bu röportajda Bayık, iki terör örgütü arasındaki ilişkiyi şu sözlerle aktardı:

"Birkaç ay önce bizimle temas kurmak istediler ama kabul etmedik. Gelmek ve hatta söyleşi yapmak istediler. 'Gelirsek bu gazeteciliği aşan bir duruma yol açacak' diye de söylediler. 'Cemaat Kürt meselesine ve çözümüne, bize yönelik bakışını, tutum ve söylemini değiştirirse, buna ikna olursak o zaman sizinle görüşürüz röportaj da yaparız' dedik. Öncelikle Fethullah Gülen'in açıklama yapmasını istediğimizi söyledik."

"İki polisi PKK şehit etti ama FETÖ saldırıya zemin hazırladı"

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimini, darbelerin ve gizli oluşumların siyaset üzerindeki etkilerini araştırmak amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, 15 Aralık 2016'da Sakarya Emniyet Müdürü Eyüp Pınarbaşı'yı dinledi.

Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü sırasında yaşadıklarını ayrıntılı olarak anlatan Pınarbaşı, Şanlıurfa'nın Ceylanpınar ilçesinde iki polis memurunun şehit edilmesi olayı ile ilgili "İki polisi PKK şehit etti ama FETÖ saldırıya zemin hazırladı. Bundan şüphemiz yok, eminiz. Çünkü, saldırıdan sonra polislerin isimlerini, silahların seri numaralarını, kendi telsizlerinden okudular." ifadelerini kullandı.

"FETÖ unsurları temizlenince terörle mücadeledeki başarı arttı"

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Toplum ve Medya Araştırmaları Direktörü İsmail Çağlar, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sürecinde, PKK terör örgütünün eylemlerinin durduğuna dikkat çekti.

Bu durumun bugün hala akıllarda bir soru işareti olduğunu söyleyen Çağlar, "Ama esas Türkiye açısından çok daha kritik ve meydanda olan birliktelik şu. Bugün artık FETÖ kapsamında yapılan operasyonlardan sonra görüyoruz ki Doğu ve Güneydoğu'da görevde olan gerek Türk Silahlı Kuvvetlerine mensup askerler gerekse iç güvenliğe ait unsurların arasında ciddi bir FETÖ yapılanması varmış. Bunlar da ciddi anlamda Türkiye'nin terörle mücadelesini sekteye uğratıyorlarmış. Zaten güvenlik güçleri FETÖ unsurlarından temizlenince, Türkiye'nin terörle mücadeledeki başarısı ve yapılan operasyonların isabetlilik oranında da ciddi bir artış dikkatimizi çekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

FETÖ'nün, PKK terör örgütüne bilgi sızdırılması ve Türkiye'nin terörle mücadeleye yönelik yaptığı operasyonların sabote edilmesi gibi birçok konuda çaba sarf ettiğinin ortaya çıktığına işaret eden Çağlar, şunları kaydetti:

"Bugün Zeytin Dalı ve daha önceki Fırat Kalkanı Harekatı'na ya da Türkiye'de iç siyasete dönük çeşitli tartışmalara baktığımızda bu işbirliği görülüyor. FETÖ ve PKK mensuplarının gerek yasa dışı yayın organlarından gerek sosyal medyadaki paylaşımlarıyla ortaya sürülen iddialara baktığımızda, bunların ciddi anlamda dil ve söylem birliği içerisinde olduğunu da görüyoruz."

Kaynak: AA