İSTANBUL - Nijeryalı Festus Okey’in yaklaşık dört yıl önce Beyoğlu Polis Merkezi’nde polis kurşunuyla öldürülmesiyle ilgili davanın bugün 14. duruşması görülüyor. Mahkeme, Şubat 2008’den beri Nijerya’dan, öldürülen kişinin ‘gerçek’ Festus Okey olup olmadığına ilişkin evrakı bekliyor. Fakat bu arada Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) adına ilk duruşmadan bu yana davaya müdahillik dilekçesi verip talepleri ısrarla reddedilen avukat Güray Dağ’a, bir TV programında sarf ettiği, “Davayı unutturup sonrasında beraat kararı verilirse temyiz eden olmayacağı için polis aklanacak. Davaya müdahil olamadığımız için temyiz etme şansımız yok. Savcının da temyiz edeceğini düşünmüyorum. Kolluk varsa yargı kendini taraf görüyor” sözleri nedeniyle ‘adil yargılamayı etkileme’ iddiasıyla dava açıldı.
Nijeryalı Festus Okey, 20 Ağustos 2007’de Beyoğlu Polis Merkezi’nde polis Cengiz Yıldız’ın silahından çıkan kurşunla ölmüştü. İlk duruşma 27 Kasım 2007’de görüldü. Beyoğlu 4. Ağır Ceza Mahkemesi, 2008 yılından beri, öldürülen kişinin gerçek Festus Okey olup olmadığını belirlemek için Nijerya’dan yanıt bekliyordu. Fakat geçen dokuz duruşma ve üç yıl boyunca bu evrak Türkiye’ye gelmemişti.
Radikal, 20 Ekim 2010’da, Festus Okey’in ölümünden iki hafta önce bir halı sahada çekilmiş görüntü kayıtlarını “Bay hiçkimsenin varlığı kanıtlandı” başlığıyla yayımlamıştı. Aynı gün NTV’de Mirgün Cabas programında konuyu ele aldı. Görüş bildirmesi için, ilk duruşmadan bu yana davaya ÇHD İstanbul Şubesi adına müdahillik dilekçesi veren fakat bu talebi sürekli geri çevrilen Avukat Güray Dağ (yanda) da çağrıldı. Dağ, davayla ilgili şu yorumu yaptı:

“Normalde bu davanın zamanaşımına uğraması ihtimali artık yok. Çünkü 2005 yılında kanunlar değişti. Artık neredeyse imkânsız. Ama bir şekilde unutturup sonrasında beraat kararı verilirse temyiz eden olmayacağı için polis aklanacak. Davaya müdahil olamadığımız için temyiz etme şansımız yok... Bağımsız, tarafsız, adil yargılamadan bahsediyoruz ama işin bir ucu kolluksa, polisse, yargı doğrudan kendini taraf hissediyor. O kolluğu korumaya dönük mekanizma arıyor kendi kendine. Süreç maalesef böyle işleyecek. Eğer vekâletnameye ulaşamazsak ve kamuoyu duyarlılığı oluşmazsa...”

Bakanlıktan izin alınmadı

Bu sözler üzerine Beyoğlu 4. Ağır Ceza Mahkemesi şikâyette bulundu ve Dağ’a, ‘adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs ve hakaret’ten soruşturma açıldı. Şişli Savcısı Hasan Bölükbaşı, avukat Güray Dağ’ın davanın avukatı olmadığını ve dolasıyla avukatlık görevi sıfatıyla bu sözleri sarf etmediğini savunarak, Adalet Bakanlığı’ndan izin de istemeden davayı açtı. Bu arada davaya müdahil olmak için dilekçe veren Göçmen Dayanışma Ağı üyelerinin ifade verme işlemi sürüyor.

‘Sanık değil biz yargılanıyoruz’

Şimdiye kadar Okey’in davasına müdahil olmak için uğraşan sonunda da davalık olan avukat Güray Dağ Radikal’e yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Sanık yargılanmıyor, biz yargılanıyoruz. Mahkeme sanığı yargılamayı bıraktı. Dönemin Emniyet Müdürü Tuğrul Pek, ilk duruşmaya sanığı makam arabasıyla getirmişti. Mahkemeye polis yığılmıştı. Onlar adil yargılamayı etkileme olmadı, benim hukuki süreçle ilgili bilgi vermem, böyle değerlendirildi. Ne diyeyim, savcının takdirdi.”