“Bireysel başvuruya gidiyoruz çünkü ortada dava yok. Reddedilirse AİHM’e gideceğiz”

Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya, dava süreci devam etmesine karşın, “Ortada dava yoktur” diyerek bireysel başvuru hakkını kullandı. Evren ve Şahinkaya’nın avukatı Dr. Bülent Acar ilk kez konuştu ve başvuruyu anlattı.

- Neden bireysel başvuru kararı alındı?

Davanın başında verdiğimiz kamusal savunmanın özeti şuydu: İddialara konu, fiil ve olguların tamamı Anayasadan kaynaklı ve anayasanın teminatı altında olan eylemlerdir. Müvekkiller ihtilal yapmışlardır. Bunun hukuktaki karşılığı kurucu iktidar olma eylemidir. Kurucu iktidar olma eylemi de herhangi bir suçun konusu değildir. Evren ve Şahinkaya’ya yargı mensuplarının suç isnat etme, yargılama yapma erkleri yoktur. Özetle: ortada dava yok demiştik. Temel iddiamızda değişiklik olmadı, hala dava yok diyoruz. Son duruşmadan bir gün önce taleplerde bulunduk, kamu davasının yokluğunun tespitini istedik. Ancak mahkeme reddetti. Bu gerekçelerle bireysel başvuruya gitmeye karar verdik.

- Ortada halen süren bir dava var ama?

Doğru, bireysel başvurunun kalıpları farklı. Önce Yargıtay, Danıştay gibi üst mahkemelere gitme zorunluluğunuz var. İç hukuk yollarını tüketmeden bireysel başvuruya gidemiyorsunuz. Ancak bizim özel bir durumumuz var. Çünkü biz ‘Dava yok’ diyoruz. Olmayan bir davanın üst mahkemeye gitmesi de olmaz. Fizik dünyadaki ‘yok’un karşılığı hukukta, ‘hukuken yok hükmünde olma’ durumudur.

- Kabul edilmezse ne yapacaksınız?

Başvuru yaparak Anayasal bir hakkı kullanıyorsunuz. Biz yola çıktık, başvurumuzu verdik. Aynen AİHM’deki kalıp uygulanacak. Ön inceleme yapılacak ve başvurunun kabul edilip edilmeyeceğine yönelik karar verilecek. Kabul etmezse zaten bitiyor. Ret kararı verildiği için 6 ay içinde AİHM’e gitme hakkınız var.

- Gidecek misiniz?

Çok net söyleyeyim gideceğiz. Her ret durumunu AHİM’e taşıyacağız.

Hukuk bu yüzden herkes için var...

- Darbe mağdurları da AİHM’e başvurdu. Darbe yapmış isimlerin AİHM’e gitmesi etik midir?

Hak arama yollarının etikle ilgisi yok, kişiler içindir. Zaten hukukun değeri burada. Hukuk o yüzden herkes için var. Adına ister darbeci, ister kurucu iktidar deyin kim için olursa olsun hukuku bozmayacaksınız. Benim müvekkillerim kurucu iktidar. Kurucu iktidar sahiplerini kurulu iktidar yargılayamaz. Kurulu iktidar bunu yapmaya kalkarsa bugün fiili yargılatanlar yarın fiilen yargılanmanın adayıdırlar. Bakın Yüce Divan’a çıkmadan iki ay önce yanına yaklaşamayacağınız insanlar benim müvekkillerim oldu.



“İhtilal yaptık yine yaparız” diyorlar

- 12 Eylül davası protestolarını nasıl değerlendirdiler?

Davanın hukuki kısmına giremem ama insani kısmına biraz girebilirim. Kimse yargılanmaktan hoşlanmaz. Sorgudaki beyanları çok açık: biz ihtilal yaptık, günahı sevabı bize ait. Zaten tarih önünde yargılanırlar. Bir sürü eleştiri var. Bir kısmının haksız olduğunu da söyleyemeyiz ama bunların hepsi etik siyasi olarak geçerli. Bugün de olsaydı yine yapardık diyorlar.

- Arkasında duruyorlar yani

Evet arkasında duruyorlar. Bize söyledikleri şu: Haklarımızın sonuna kadar savunulmasını istiyoruz. Artık yaşlalarını almış insanlar. Değerlendirmeleri çok kişisel.

Evren 97 yaşında düzgün bir halk adamı

- Müvekkillerinize baktığınızda darbeci paşalar mı, yoksa yaşlı insanlar mı görüyorsunuz?

Biz sadece biri 97 yaşında biri 91 yaşında iki ihtiyar görüyoruz. Günahları sevapları kendilerine aittir. Evren 97 yaşında, düzgün bir halk adamı. Hiçbir kibri yok. Tıpkı mahallenizdeki sıradan bir amca gibi. Kendi adıma ben sevdim. 

- ‘Evren ve Şahinkaya’ya verilecek ceza mesajdır’ yorumlarına ne diyorsunuz?

Hukuk devletinde bunlar olmaz. İnsanlar yargılanması gerekiyorsa yargılanır, ceza alması gerekiyorsa zaten almalıdırlar. Ama yargılanmaması gereken insanlar mesaj diye yargılanmaz. O zaman hukuk devleti olmazsınız. Milli Güvenlik Konseyi başkanına da vatandaşa da bunu yapmayacaksınız.

- Hastane şartlarının çok iyi olduğu da eleştiri konusu yapılıyor...

Ne diyeyim? 97 yaşında bir insan. Görseniz öyle de olmadığını görürsünüz...

Sağlığı iyi olsa duruşmaya gelirdi

- ‘Hukukta duygu yoktur’ demiştiniz. Ama bu davada en azından mağdurlar için duygu ön planda.. 

3 gün müdahilleri dinledik arkadaşlarımla. O acılar bu davanın konusu değil. Orada kalkıp bunu söylemedik, yapamazdık. İnsanlar acılarını anlatıyor. Bunların ne kadarı benim müvekkillerimi ilgilendirir bilemem. İşkence iddialarıyla ilgili bir ceza soruşturması var. Sonucunu henüz bilemiyoruz. İnsan olarak dinleyip o acılara anlamamanız, yüreğinizde üzüntüye sebep olmaması için insanlık dışı bir şey olmamanız lazım.

- Kenan Evren’in sağlığı yerinde olsaydı sizce o salona gelir miydi?

Kesinlikle gelirdi. Ben getirirdim.

‘İşkenceler bilgisi dahilinde değilmiş ve onaylamıyor’

Ünlü Avukat Dr. Bülent Acar’a Kenan Evren’in Diyarbakır, Mamak gibi cezaevlerinde yapılan işkencelerle ilgili bir pişmanlığının olup olmadığını sorduk. Şu cevabı aldık?

“Sorduk. Çok net söylüyor; Bir televizyon programında bunlara katılmadığını söylemiş. İçeriğini çok bilmiyorum ama onaylamadığını, MGK’ye kim bu konuda şikayet etmişse onlar hakkında işlem yaptırdıklarını söylüyor.”
VATAN