KIRIKKALE - Kırıkkale F Tipi Hapishanesi'nde kalan mahkumlar insanlık dışı muamaleye maruz kalırken, son olarak siyasi tutuklu Erkin Kocaman, "cam fanus" görüşmesine karşı çıktığı için feci şekilde darp edildi.

SoL portal'ın haberine göre, Erkin Kocaman’ın 16 Eylül 2013 günü sabah saatlerinde gardiyanlarca darp edilmesi üzerine Kırıkkale F Tipi Hapishanesi ziyarette bulunan ve burada 7 tutuklu ile görüşen CHP Dersim Milletvekili Hüseyin Aygün, hazırladığı raporda oldukça önemli ifadeler yer alıyor.

Aygün’ün raporundan bazı önemli başlıklar şöyle:

ERKİN KOCAMAN FECİ ŞEKİLDE DARP EDİLDİ
Hapishane yönetimi, tutuklu/hükümlülere karşı “düşman ceza hukuku” uygulamaktadır. Bunun en basit kanıtı dün saldırıya uğrayan Erkin’in bugün “revire çıkma isteği”nin reddedilmesidir. Yaraları halen taze olan, gözü patlamış, alnı ve şakaklarında çürükler; sırtında darp izleri olan bir insanın revire çıkmasına bile izin verilmiyorsa orada artık sadece “düşman ceza hukuku” vardır.

CAM FANUS GÖRÜŞMESİNE KARŞI ÇIKTIĞI İÇİN
Erkin Kocaman’ın darp edilmesine yol açan olayın öyküsü şöyledir:

Erkin avukatı Eylem Hakverdi ile görüşmeye çağrıldığı yerin bir cam fanus olduğunu görünce burada yapılacak bir görüşmeyi reddetmiştir. Kısaca “Biz siyasi tutukluyuz, seyirlik nesne olamayız, ayrıca konuşmalarımız dışarıdan duyulabiliyor, bu koşullarda görüşme olmaz” diye itirazlarını bildirmiştir. Erkin’in bağırarak protestolarını sürdürmesi üzerine yaklaşık 10-15 gardiyan birden onu yere devirmiş, tekme-tokat, yumruk ile darp etmiştir. Sonra “Süngerli Oda” adlı bir yere atılarak, soyulmuş ve tam 4,5 saat tecrit altında tutulmuştur. Ben gördüğümde aradan 24 saatten fazla bir zaman geçmişti ve Erkin’ün tüm bedeninde işkence izleri duruyordu.

HAPİSHANEDEKİ İNSANLIK DIŞI UYGULAMALAR
Kırıkkale Hapishanesinde “sohbet hakkı”, haftada 10 değil 6 saat olarak uygulanıyor. Mevzuata aykırı olan bu uygulama tecrit anlamına geliyor.

Cezaevinde sohbet şekli “hükümlü-hükümlü”, “tutuklu-tutuklu” görüşmesi zorunluluğu şeklinde. Kırıkkale’de tutuklu olmadığından bir tutuklu aylardır bu haktan yararlanamıyor.

“Arama var”, “Tadilat olacak” vb. sebeplerle sohbet hakkının iptal edildiği günler sonradan iade edilmiyor.

Tutuklu/hükümlüler ortak alana gelirken yanına kitap, dergi, gazete alamıyor.

Tutuklu/hükümlüler revire 2 yarım gün çıkabilmektedir.

Hapishanede bir Diş Ünitesi olduğu halde bu bölümde araç-gereç bulunmuyor.

Tutuklu/hükümlüler Kırıkkale Ağız Diş Sağlığı ve Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi gibi bölümlerde istisnai durumlar ve doktorlar hariç kelepçeli muayene ediliyor.

15 yıllık hükümlü Zeynel Karabulut ve 10 yıla yakın bir zamandır içeride ağır hasta olan Hamili Yıldırım’ın sağlık durumları oldukça kötü.

Hapishaneye dergi girişine engel olunuyor. Atlas, Bağımsız gibi dergilere abone olma isteği kabul edilmiyor.

Avukatlara, gazetecilere, milletvekillerine yazılan mektup, kart, boncuk gibi şeylere “Hapishaneyi kötülemek” gibi gerekçelerle el konuluyor.

Tutuklu ziyaretçilerinin yanlarında herhangi bir eşya getirememesi ve her şeyin posta yoluyla gönderilmesinin dayatılması hem bir eziyet hem de ekonomik bir baskı şeklidir. Bu uygulama da hukuk dışıdır.

Yol TV, Cem TV, TV 10 gibi kanalların izlenmesi talepleri gerekçesiz şekilde reddediliyor. Halk TV, Ulusal Kanal ve Hayat TV yayınlarına da izin verilmiyor.

Kırmızı kalem başta olmak üzere renkli tüm kalem, boya ve diğer malzemeler üzerindeki yasak sürüyor.