Cumhuriyet gazetesi yazarı Bekir Coşkun’un “paşa-köpek” benzetmesi ile İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal’ın “Biz zannettik ki ordumuz var. Türk Silahsız Kuvvetleri” şeklindeki açıklamasına önceki gün sert bir bildiriyle yanıt veren Genelkurmay Başkanlığı’na Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan destek geldi.

Erdoğan, Kahramanmaraş 12 Şubat Stadyumu’ndaki AKP İl Kongresi’nde yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi: “AK Parti hiç kimsenin yaşam tarzına bugüne kadar müdahale etmedi, bundan sonra da etmeyecek, edilmesine de müdahale etmeyecek. 75 milyonun yaşam tarzı bizim güvencemiz, bizim teminatımız altındadır. Hiç kimsenin kılık kıyafetine karışmadık, bundan sonra da karışmayız. Kimsenin karışmasına da asla izin vermeyiz. Hiç kimsenin yediğine, içtiğine karışmadık, karışmayız, karışmak isteyenlere de mahal vermeyiz. Hiçbir zaman yapıcı eleştiriden rahatsız olmadık. Biz hakaret içermediği, kutsallarımıza dokunulmadığı, demokrasiyi, aile mahremiyetini, özellikle de başkalarının özgürlüklerini hedef almadığı sürece hiçbir eleştirinin karşısında olmadık.

Genelkurmay’ın açıklaması

Statükodan, sırtını dayadıkları güçlerden umudunu kesen, demokrasiden ve demokratikleşmeden ciddi şekilde rahatsız olanların tahrik umutları tükenince tahkire başvurmaya başladılar. Millete ‘bidon kafalı’, ‘göbeğini kaşıyan adam’ diyenler, ‘ordu göreve’ diyenler, ‘genç subaylar rahatsız’ diyenler tahrikleri, kışkırtmaları tutmayınca Türkiye’de demokrasiyi kesintiye uğratamayınca en ağır hakaretlerle Türk Silahlı Kuvvetleri’ni hedef almaya başladılar. Türk Silahlı Kuvvetleri’ne, ordumuzun şerefli mensuplarına yapılan hakaret ahlaksızlıktır, edepsizliktir ve kendini bilmezliktir. Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına ağıza alınmayacak hakaretlerde bulunmak açık söylüyorum zavallılıktır, darbe yapmıyor diye bir orduyu ‘silahsız kuvvetler’ diye, ‘kağıttan kaplanmış meğer’ diye nitelemek ‘demokrasiye, milli iradeye müdahale etmiyor’ diye bir ordunun en tepesindeki isme alenen küfretmek değil demokrasiden, evrensel hukuk anlayışından nasibini alamamaktır. Aylardır, yıllardır ortaya koymaya çalıştığım CHP zihniyeti budur, CHP zihniyetinin kucağında yetişen despot aydın zihniyeti budur, yarım porsiyon aydın zihniyeti budur. CHP de, CHP yandaşı sözüm ona bu aydınlar da, yazarlar da demokrasiden adeta ışıktan korkar gibi korkuyorlar.”

Buyurun siz tiyatro sahnesinde kalın

“Yüzde 50’nin oyuyla iktidara gelmiş olsak da yüzde 100’ün emanetini taşıyoruz, yüzde 100’ün tamamının yaşam tarzına samimiyetle saygı gösteriyoruz” diyen Başbakan Erdoğan, şehir tiyatrolarının özelleştirilmesiyle ilgili yine tartışılacak sözler sarfetti. Erdoğan, şöyle devam etti: “Hem devlet tiyatrosundan maaş alacak, hem şehir tiyatrosundan maaş alacak, istediği zaman dizi filmlerde oynayacak, istediği zaman başka yerlerde rol alacak, her yerden de bu şekilde nemalanacak. Mesele bu. Rahmetli Cem Karaca, bunlara o güzel şarkısıyla gereken cevabı aslında zamanında verdi. Ne dedi biliyor musunuz? ‘Bunlar aydın değil, bunlar yarım porsiyon aydın’ dedi... Sanatın, sanatçı kimliğinin, aydın yazar kimliğinin arkasına sığınırlar, kendilerini sadece o dar kalıplara mahkûm etmekle kalmaz, bu ülkenin gerçek sanatçılarına da haksızlık yaparlar. Bunlar sanatı sanat için yaparlar, bunlar sanatı toplum için yapmazlar. Sanat, toplum için yapılır. Sanat, toplum için yapılırsa değer ifade eder, bunlar elitistir, jakobendir, bunlar kendi kast sistemlerine başkalarının girmesine asla müsaade etmezler... Özgür olun, özerk olun, özel olun, ama artık devlet tiyatro sahnesinden çekiliyor, buyurun siz tiyatro sahnesinde kalın.”