Erdoğan konuşmasında Obama'yı Gül'ün aramasını rica ettiğini açıklamıştı. Ancak Gül'ün aramayı reddettiği ortaya çıktı.

Başbakan Obama ile görüşmediğini belirttiği konuşmasında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün aramasını istediğini belirtmişti. Erdoğan bu talebini “Sayın Cumhurbaşkanımıza söyledim, ‘Bir de siz arayın Sayın Obama’yı, şu konuyu bizzat onunla görüşün’ dedim” şeklinde ifade etmişti.

Cumhuriyet'ten Utku Çakırözer, köşesinde konu ile ilgili "Ankara’daki Türk ve Amerikan kaynakları ile görüşmelerimizden “Böyle bir görüşmenin gerçekleşmediği” bilgisini aldık. Zaten gerçekleşmiş olsa Beyaz Saray ve Çankaya Köşkü’nden açıklama yapılması beklenirdi.

Nitekim, 301 madencinin hayatını kaybettiği Soma faciası sonrasında, 16 Mayıs’ta, Obama Çankaya Köşkü’nü arayarak Gül’e taziye dileği ve yardım önerisinde bulunmuştu. Bu görüşme de Beyaz Saray tarafından dünyaya duyurulmuştu." diye yazdı.

GÜL ARAMAYI UYGUN BULMADI

Erdoğan’ın “Ara” talebine karşın, Gül'ün, bugünkü koşullar altında ABD Başkanı’nı aramayı uygun bulmadığını yazan Çakırözer, bunun sebeplerini şöyle sıraladı:

"Konuştuğumuz Türk ve Amerikan kaynakları da, Ankara’dan Washington’a ulaşan böyle bir görüşme talebi hakkında bir bilgileri olmadığını belirtiyorlar.

Cumhurbaşkanı Gül, tercihini neden “aramama” yönünde kullandı?

Akla gelen birkaç tahminimizi sıralayalım:

1. İki ülke ilişkilerinin içinde bulunduğu koşulları Başkan’ı aramak için uygun bulmamış olabilir. Erdoğan’ın Obama ile görüştürülmeyip yardımcısı Biden’a yönlendirildiği bir dönemde sonuç alamayacağını düşünmüş olabilir.

2. Görüşmenin gerçekleşmesi halinde Obama’nın, AKP hükümetinin Filistin, Irak ve Mısır konularında izlediği politikalardan duyduğu rahatsızlığı dinlemek zorunda kalacağını öngörmüş olabilir.

3. Obama ile mutabakat sağlanabilecek konularda, Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun çelişkili politika ve söylemler içine girme olasılığından endişe etmiş olabilir.

4. Kısa süre sonra görevinden ayrılıyor. Görüşmenin kendisi yerine yeni cumhurbaşkanı tarafından yapılmasının daha doğru olacağını düşünmüş olabilir.

5. Gül, Obama ile yapacağı görüşmenin Erdoğan ekibi tarafından, seçim malzemesi olarak kullanılabileceği endişesi içine girmiş olabilir."

ARALARI NEDEN AÇILDI

Çakırözer şöyle devam etti:

"ABD Başkanı Obama 2012 yılında Time dergisine verdiği mülakatta, Başbakan Erdoğan’ı “güven ilişkisi içinde olduğu 5 dünya lideri” arasında saymıştı. Erdoğan ile Obama arasında her yıl 10’u bulan telefon görüşmesi ve en az 1 ya da 2 yüz yüze görüşme ile gelişen bu ilişkinin bozulmasında şu gelişmeler etkili oldu:

● Gezi Parkı protestoları sırasında göstericilere orantısız şiddet uygulanması.

● Mısır’da Müslüman Kardeşler yönetimine karşı düzenlenen darbe sonrasında izlenen farklı politikalar.

● 17 Aralık yolsuzluk soruşturmalarını “dış komplo” gibi gösterme çabasındaki Erdoğan’ın, ABD büyükelçisini ülkeden kovabilecekleri yönündeki açıklaması.

● Yolsuzluk soruşturmalarında yargının işleyişine yapılan müdahaleler.

● Twitter ve YouTube’un kanunlara aykırı biçimde kapatılması.

● Gülen cemaatine yönelik “paralel devlet yapılanması” suçlamaları ve Fethullah Gülen’in iade talebi.

Son görüşme de yalanlamayla bitti

Erdoğan ile Obama arasındaki son telefon görüşmesi bu yıl 20 Şubat’ta, Kıbrıs’ta barış görüşmelerinin yeniden başlaması üzerine gerçekleşti. Obama o görüşmede hukuk devleti ilkelerine dayalı sağlam politikaların önemine vurgu yaptı. Erdoğan’ın o görüşmede “Obama’dan Gülen’in iadesini istediği ve ABD Başkanı’nın da ‘Mesaj alındı’ yanıtını verdiği” şeklindeki açıklamaları ise Obama yönetimi tarafından yalanlandı. Beyaz Saray yetkilileri, “Başkan Obama’ya Sayın Gülen ile ilgili atfedilen cevap gerçeği yansıtmıyor” açıklamasını yaptı.

Artık ‘nezaket’ ilişkisine döner

Gül’ün açmadığı telefonu çok yakında Obama açabilir. ABD Başkanı, görev süresi dolmakta olan Gül’ü “veda” için arayabilir. Obama ayrıca, Türkiye Cumhurbaşkanlığı makamına kim seçilirse seçilsin arayarak tebrik de edecektir. ABD Dışişleri Bakanlığı bunun işaretini “Kim seçilirse birlikte çalışmaya hazırız” açıklamasıyla verdi. Ancak kulislerde Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilmesi halinde, Obama’nın mesafeli tavrında çok büyük bir değişiklik olmayacağı, ilişkisini “nezaket” çerçevesinde yürütmekle yetineceği ileri sürülüyor."

Odatv.com