ANKARA

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, "Kur'an ve sünnet ilkelerine, ölçülerine riayet ederek insanlara sağlıklı dini bilgiyi vermezsek FETÖ, DAEŞ gibi birtakım anlayışların ortaya çıktığını ve onların da gittikçe bir terör örgütüne dönüştüğünü görüyoruz." dedi.

Erbaş, Müslüman sivil toplum kuruluşu temsilcileri, kanaat önderleri ve din adamlarından oluşan ABD'li heyeti kabul etti.

Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığı Konferans Salonu'ndaki kabulde Erbaş, heyeti ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Diyanet İşleri Başkanlığının ve Türkiye Diyanet Vakfının yurt içi ve dışında yürüttüğü çalışmalarla ilgili heyete bilgi veren Erbaş, farklı Müslüman ülkelerden öğrencilere Türkiye'de eğitim verildiğini vurguladı.

Söz konusu eğitimle dini bilgiyi çocuk ve gençlere ulaştırmak istediklerini ifade eden Erbaş, şunları kaydetti:

"Bu da bizim için Kur'an ve sünnet çizgisine, sırat-ı müstakim çizgisine uygun bir yol takip etmek şeklinde devam etmektedir. Eğer biz sağlıklı dini bilgiyi dünyanın neresinde yaşıyor olursa olsun insanımıza, çocuklarımıza ulaştırmazsak o zaman din istismarının önüne geçemeyiz. Din istismarı netice itibarıyla İslamofobi'nin de altını beslemektedir. Dini istismar eden insanlar dine davet değil de dinden uzaklaştırma, İslam'dan uzaklaştırma, hatta anti İslam dediğimiz noktalara gelmesine sebep olmaktadır. Halbuki İslam, kelime anlamı itibariyle 'barış', 'kurtuluş' demektir ve bunun kaynağını biz Kuran-ı Kerim'de, sünnette görüyoruz."

"İslam'ın birlikte yaşama tecrübesini anlatmamız gerekiyor"

Erbaş, Hazreti Muhammed'in hicretten sonra gayrimüslimlere yaptığı Medine Sözleşmesi'nin birlikte yaşama ahlakının en güzel örneği olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

"Medine'de temeli atılan birlikte yaşama tecrübesi bin 400 yıllık İslam medeniyetinin her aşamasında Müslümanların hakim olduğu devletler eliyle 14 asır boyunca Müslümanlar eliyle sergilendi. Bizim bugün dünya Müslümanları olarak uluslaşmanın, ırkçılığın, hatta aynı dinin farklı mezheplerinin birbirine kışkırtılarak barışın bozulmaya çalışıldığı bu yıllarda İslam'ın birlikte yaşama tecrübesini insanlara anlatmamız gerekiyor."

Washington'daki Diyanet Center of Amerika Merkezinin sadece Müslüman Türkler için yapılmadığını, o bölgedeki bütün Müslümanların bir merkezi olduğunu vurgulayan Erbaş, buranın daha etkin şekilde kullanılmasıyla ilgili heyetten destek istedi.

Heyete FETÖ ve DAEŞ konusunda sunum yapıldı

"Kur'an ve sünnet ilkelerine, ölçülerine riayet ederek insanlara sağlıklı dini bilgiyi vermezsek FETÖ, DAEŞ gibi birtakım anlayışların ortaya çıktığını ve onların da gittikçe bir terör örgütüne dönüştüğünü de görüyoruz. Buna nasıl engel olacağız, bunu birlikte müzakere edeceğiz." değerlendirmesinde bulunan Erbaş, şunları kaydetti:

"Bu örgütlerin ABD'de ne kadar yaygın okullarının olduğunu biliyoruz ve o okullarda Türkiye aleyhine neler yapıldığını da biliyoruz. Dolayısıyla eğer Müslümanlar olarak güç birliği yapar ve özellikle dinimize zarar veren bu anlayışlarla mücadele etme noktasında birbirimize yardımcı olursak bu Rabb'imizi de memnun eder düşüncesindeyim."

Erbaş'ın konuşmasının ardından heyete, Din İşleri Yüksek Kurulu uzmanlarınca FETÖ ve DAEŞ konusunda sunum yapıldı.

Diyanet İşleri Başkanlığı Dış İlişkiler Genel Müdürlüğünün ev sahipliğinde Türkiye'ye gelen heyet, bir hafta boyunca Ankara, İstanbul, Bursa ve Konya'da çeşitli programlara katılacak. Heyet, Dışişleri Bakanlığını, farklı kamu kuruluşlarını ve üniversiteleri ziyaret edecek.

Kabulde Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Dr. Ekrem Keleş, Diyanet İşleri Başkan Yardımcıları Osman Tıraşçı, Dr. Selim Argun, Prof. Dr. Ramazan Muslu ve Burhan İşliyen de hazır bulundu.

Muhabir: Özcan Yıldırım

Kaynak: AA