Hepimiz e-posta yazarken YouTube’da video izliyoruz ve o sırada bir sohbet penceresi açılıveriyor. Hemen onu yanıtlıyoruz. Tam o esnada hiç de sürpriz olmayacak bir şekilde telefonumuz cebimizde titriyor, o mesaja cevap veririz vermez bilgisayarımıza dönüp “Hadi bir Instagaram’a takılayım” diyoruz. Bir bakmışız aradan yarım saat geçmiş, epostanın konusu dahi aklımızdan uçup gitmiş... Evet, çoğumuz dijital oyuncaklarımızla çok meşgulüz ve görünür de mutluyuz da, ama farkında mısınız bilmem son zamanlarda hiçbir şeye gerçek anlamda o-dak-la-na-mı-yo-ruz!

Şu an ofiste, bir kafede ya da toplu taşımada iseniz kafanızı kaldırıp etrafınızdaki insanların ne yaptıklarına bir bakın. Herkes ne kadar meşgul ve ciddi görünüyor değil mi? Ne yaptıklarını tahmin etmek çok zor değil. Kimisi Whatsapp’tan bir arkadaşı ile mesajlaşıyordur, kimisi oyun oynuyordur, kimisi iş maillerine bakıyordur. Tabii çoğu tüm bunları aynı anda yapıyordur, emin olun. Kendinizden yola çıkın, siz de öyle değil misiniz? Ve hatta uzun zamandır her birimiz böyleyiz. Özellikle elimizdeki akıllı telefonlar hayatımıza girdi gireli herkesin eli işte de gözü kendi ekranında ve aklı aynı anda onlarca sekme ve uygulama arasında gidip gelmekte. Ve bu şekilde yaşadığımız, çalıştığımız, söz gelimi aynı anda 5-6 işi ve çoğunlukla farklı cihazlarla yürütmeye çabaladığımız için de mutlu ve gururluyuz. Nasıl da özel hissediyoruz kendimizi, çok önemli bir iş başarır gibi bir yandan iş arkadaşımıza falanca uygulama üzerinden laf yetiştirirken diğer yandan patronumuzdan acil notuyla gelen proje sunumunu bitiriyoruz.

Genellikle işleri bu şekilde birleştirmenin bize zaman kazandırdığını zannediyoruz ama bunun tam tersi aynı anda birçok iş yapmanın işleri verimsizleştirdiği bilimsel olarak da kanıtlanmış durumda. Evet beynimiz mucizevi bir şekilde saniyede milyonlarca bit bilgiyi alabiliyor ama ne yazık ki sadece birkaç düzinesini işleyebiliyor. Birden fazla iş yapıyoruz dediğimizde aslında yaptığınız işler arasında gidip gelmek ya da bir işe odaklanıp onu en iyi şekilde yapmak yerine tüm enerjinizi işleri değiştirmeye harcamaktan başka bir şey değil. Diğer yandan bir sürü iş arasında gidip gelmek sadece verimliliğinizi azaltmıyor, daha fazla hata yapmanıza ve sonrasında yaptığınız işlerin çok azını hatırlamanıza neden oluyor. Stanford Üniversitesi’nde aynı anda yapmaya meyilli oldukları birden fazla işe göre gruplara ayrılan öğrenciler üzerinde yapılan bir araştırmaya göre çoklu iş yapma bağımlıları aynı anda en fazla dört iş yapabiliyorlar. Araştırma, çoklu iş yapmanın dikkati dağıttığı, beynimize ve yaptığımızın işin verimliliğine zarar verdiğini ortaya koyuyor. Diğer yandan bir seferde birkaç şey üzerinde çalışmak IQ’muzu da azaltıyor.

Evet belki de dijital çağda günümüzde en sık karşılaştığımız sorunlardan biri tek bir işe odaklanamamak. Etrafımızda o kadar çok teknoloji ve dikkat dağıtıcı şey var ki. Hepimiz eposta yazarken YouTube’da video izliyoruz ve o sırada bir sohbet penceresi açılıveriyor. Hemen onu yanıtlıyoruz. Tam o esnada hiç de sürpriz olmayacak bir şekilde telefonumuz cebimizde titriyor, o mesaja cevap veririz vermez bilgisayarımıza dönüp “Hadi bir Instagaram’a takılayım” diyoruz. Bir bakmışız aradan yarım saat geçmiş, epostanın konusu dahi aklımızdan uçup gitmiş...

Çoklu görev salgını

Bu şekilde yaşamaya ve çalışmaya öylesine alışmış durumdayız ki, beynimiz dahi bu rutinle kendini yeniden programlıyor. Öyle ki bazen sadece bir iş yapmaya çalıştığınızı düşünün. Örneğin bir öğrencisiniz ve bitirme projeniz için bilgisayar başına oturdunuz. Kaç dakika sadece projeye odaklanarak o bilgisayara bakabilirsiniz? Kaç dakika yarına bitirmek zorunda olduğunuz bir projenin karşısında odağınızı kaybetmeden durabilirsiniz? Üniversitede blok ders yapıp dersin sonunda hala not tutan bir nesilden 10 dakika sınıfta oturup ders dinleyemeyen bir neslin dönemine geldik bugün. Bu konsantrasyon ya da odaklanma süresi belki kişiden kişiye değişir olsa da ortada olan bir gerçek var ki insanoğlunun dikkat veya odaklanma yetisi giderek köreliyor.. Sözün özü hepimizin odaklanamama gibi bir problemimiz var. Odaklanamama meselesinin kaynağında dijital teknolojilerin “çoklu görev” modunu hayatımıza entegre etmesi ile doğrudan ilgili olan durumlar söz konusu olduğu gibi dolaylı olarak sağlık ya da beslenme gibi alışkanlıklar üzerindeki dönüştürücü etkileri de olabiliyor. Gelin odaklanmamıza engel olan online ve offline nedenlere bir göz atalım.

Akıllı telefonlar: Akıllı telefonunuzdan bir saniye ayrı kaldığınız bir anınız oluyor mu? Arkadaşlarınızdan mesaj beklemek, epostaları kontrol etmek, oyun oynamak ve benzer işler için telefonlarımız daima yanımızda. Ve telefonumuzu her an kontrol etmek bir bağımlılık halini almış durumda. Sürekli telefonla ilgilenmek trafik kazalarından tutun da radyasyon almaya kadar çok ciddi sorunlara neden olsa da konsantrasyon üzerindeki olumsuz etkisini de unutmamak gerek. Telefonunuzda sürekli mesaj, arama ya da bildirimler almak yaptığınız işe odaklanmanızı engelliyor. Bir an için telefon ekranına bakmak bazen zihinsel odaklanmayı çok fazla uzatabiliyor. Geçtiğimiz hafta içerisinde Poltio üzerinde yaptığım ve takipçilerime “Odaklanamama ya da dikkat dağınıklığı konusunda dijitalin hayatımıza getirdiği yeniliklerden sizce hangisinin rolü daha büyük?” sorusunu yönelttim ankete katılan 500 küsür kişinin yarısının ortak görüşü odaklanamamamızın kaynağının:” Akıllı telefonlara giderek artan bağımlılığımız” olduğu yönünde. 

Sosyal medya: Sosyal medya kullanıcıları bu mecraların nasıl zaman harcattığını ya da herhangi bir bildirim geldiğinde konsantrasyonun ne kadar çabuk dağıldığını iyi bilirler. Bir arkadaşınızın sizi herhangi bir şeyde etiketlemesi ile farklı hesaplarda yarım saatten fazla zaman harcayabilirsiniz. Bu durum yaptığınız işten uzaklaşmanıza da neden olur ve tekrar odaklanmak ciddi bir zaman alır. 

Birden fazla işle uğraşmak: Aynı anda birden fazla iş yaptığınızda kendinizi süper hissedebilirsiniz. Ancak gerçekte bunu başarabilen insan sayısı çok azdır. Araştırmalara göre insanların yalnızca yüzde 2’si verimli bir şekilde birden fazla işle ilgilenebiliyorlar. Bu yüzden çok fazla işle uğraşmayı bırakıp yalnızca birine konsantre olmak en iyisi. 

Negatif düşünme: Negatif düşünme tüm gününüzü etkileyeceği gibi konsantrasyonunuzu da azaltacaktır. Eğer kafanız hayatınızla ilgili yolunda gitmeyen şeylerle dolu ise işinizde en iyi performansı sergilemeniz mümkün olmaz. Bu yolun üstesinden gelmenin en iyi yolu ise problemleriniz hakkında güvendiğiniz biri ile konuşmaktır. 

Yetersiz uyku: Son zamanlarda hiç gün ortasında uyuyacak gibi olduğunuz ya da bugün nasıl bitecek dediğiniz oldu mu? Uykusuzluk işteki performansınızı ciddi şekilde etkiler. Uykusuzluğun en önemli etkileri dikkatsizlik ve kısa süreli hafızadır. Uzmanlara göre pek çok yetişkinin 7 ile 9 saat arası uyku uyuması gerekli. Geç yatmak daha cazip görünse de erken yatarsanız ertesi sabah daha mutlu olacağınızı unutmayın.

Susuzluk: Yeterli su içmemek konsantrasyonu önemli ölçüde azaltır. Yeterli beyin fonksiyonu ve enerji seviyesi için günde en az 8 bardak su içmek gerekli.

Sıkıcı işler: Bazen hiç yapmak istemediğimiz sıkıcı işlerle uğraşmak durumunda kalabiliyoruz. Bu gibi durumlarda istemediğimiz bu işlerle uğraşmamak için kendimize başka uğraşlar buluyoruz. Bazı işleri ilginç hale getirmek ne yazık ki çok zor ancak işe odaklanabilmek için pekala bazı yöntemler geliştirebiliriz. O sıkıcı işi bitirdiğinizde kendinize küçük ödüller vermek gibi. 

Hayatımızı, işimizi kolaylaştıran dijital teknolojilere negatif bir perspektifte bakmak çoğunlukta çok da arzu edilen ve yapılan bir şey değildir. Genelde olumlu yanlarını görür ve bir zararı da olsa kendimizi aksine ikna etmek için çabalarız. Buradaki sihirli kelime ise; kolaylıktır. Yeter ki basit ve kolay olsun da nasıl olursun olsun anlayışı Türk tüketicisi ya da çalışanı için biçilmiş kaftan açıkçası. Hayatınızı kolaylaştırdığınız ve size iyi vakit geçirttiğini sandığınız birçok yeni nesil alışkanlığınızın yarattığı odaklanamama sorunu belki farkında olmadan size çok fazla şey kaybettiriyor da olabilir. Tabii alıştığınız çalışma ya da yaşama şeklini değiştirmek çok kolay değil ama yine de işinizde ve günlük hayatınızda daha verimli ve mutlu olma adına bazı değişikler yapmanız şart. Bir sonraki yazımda tek bir göreve odaklanabilmek için beynimizi nasıl eğitiriz konusunu ele alacağım.

Savaş Önemli / CnnTürk