Başbakan Erdoğan'ın Dersim'de yaşanan soykırıma ilişkin ''Devlet adına özür dilemek gerekiyorsa ve böyle bir literatür varsa ben özür dilerim ve diliyorum'' açıklaması üzerine, Avukat Erdal Doğan, tek başına özür dilemenin yeterli olmadığını belirtti.

ANF’ye konuşan Erdal Doğan, Dersim’de yaşananların bir soykırım olduğunu hatırlatarak, Başbakan’ın konuşmasının bir delil ve itiraf niteliğini taşıdığını, bu bakımdan Uluslararası Ceza Mahkemesine verecekleri dilekçeye delil olarak ekleyeceklerini söyledi.

Ancak dilekçede ‘kültürel soykırımın da sürdüğünü’ belirteceklerini anlatan Doğan, Erdoğan’ının özür dilemesinin önemli olduğunu ancak bunun yeterli olmadığını vurguladı.

Devletin özrün gereği olarak tüm mağduriyetleri gidermesi gerektiğinin altını çizen Doğan yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:

1937-38 de katledilenlerin tüm mezar yerlerinin ortaya çıkartılması,

Kayıp kızlarının akıbeti konusunda takibat yapılarak ailelere bilgi verilmesi,

Dersimle ilgili arşivlerin açılması,

Tunceli isminin değiştirilip Dersim yapılması

Mağdurlara maddi ve manevi tazminat ödenmesi, itibarlarının iade edilmesi

Bugün güvenlik gerekçesiyle orman yangınlarına ve baraj yapımlarına son verilmesi,

Alevi inançların vicdani özgürlüğünün tam sağlanması,

Zorunlu din derslerinin kaldırılması, anadilde eğitimin sağlanması, mayınlı arazilerin temizlenmesi”

RUANDA VE YUGOSLAVYA’DAKİ GİBİ ÖZEL MAHKEME KURULSUN

Erdoğan siyasi malzeme olarak yapmış olduğu özrü uluslararası hukuk açısından bir delil olduğuna dikkat çeken Doğan, “Aslında Başbakan Erdoğan samimiyse UCM’ye taraf olmalıdır” dedi.

Dersim soykırımı ile ilgili tıpkı Ruanda ve Yugoslavya’daki gibi uluslararası bir özel mahkeme kurulması gerektiğini belirten Doğan, “Araştırma komisyonu tek başına yeterli değildir. Özel bir mahkemenin kurulması şarttır” diye konuştu.

ANF NEWS AGENCY