İSTANBUL - MURAT KAYA - YUNUS EGE

Charlie Hebdo dergisinin Hazreti Muhammed'e hakaret içeren karikatürünü köşelerinde yayınlayan Cumhuriyet gazetesi yazarları Ceyda Karan ve Hikmet Çetinkaya'nın, "basın yoluyla halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek" suçundan ikişer yıl hapis cezasına çarptırılmalarının gerekçesinde, "Sanıkların çizimi yayınlamalarının barışçıl bir yaklaşım olduğu söylenemez bilakis sanıkların yazılarında yer alan bu ifade biçimi zaman olarak uygunsuz ve başlı başına zaten bizatihi kışkırtıcıdır." denildi.

İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi Hakimi Abdurrahman Orkun Dağ'ın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çocukları Bilal ve Sümeyye Erdoğan ile Esra Albayrak ve eşi Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak'ın da aralarında bulunduğu bin 280 müştekisinin olduğu davayla ilgili gerekçeli kararında, hazırlanan iddianame, usuli bilgiler, sanık savunmaları ve müşteki anlatımlarına yer verildi.

"Hz. Muhammed ne resimlere sığar, ne de hayallere"

Yayın sonrası birçok ilde toplu halde basın açıklaması, toplanma, protesto olduğu yolunda bilgiler elde edildiği ve İstanbul'da çeşitli semtlerde yürüyüşler gerçekleştiğine dikkat çekilen kararda, sanıkların eylemlerinin kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması gibi gerçekleştiği şeklinde kabul edildiği vurgulandı.

Dergiye saldırının temelinde, İslami inanışa göre peygamberin bir resminin dahi yayınlanmasının kabul edilemez olduğu yolundaki gerçekliğin yattığına dikkat çekilen kararda, "Gerçekten de İslam dininin peygamberi Hz. Muhammed'in resmi hiçbir yerde yoktur. Sadece peygamberimiz değil müşrik ileri gelenlerinin de resmi yoktur. Çünkü İslami inanışa göre iman bir gayb ve kalb meselesidir. Yani gözünüzle görmediğinize inanmak vardır. Yine inanışa göre Müslüman olmak Allah'a, meleklere, ahirete inanmakla vücut bulmaktadır. Peki hangisinin resmi vardır? Diğer yandan İslami inanışa göre Hz.Muhammed'i resmetmek mümkün değildir. Çünkü o ne resimlere sığar, ne de hayallere. Sanıkların eyleminin neden tahrik oluşturduğu yolunda Hz. Muhammed'in figüratif olarak yer almasının neden Müslümanları rencide ettiğinin açıklanabilmesi önemlidir." denildi.

"Sanıkların çizimi yayınlaması barışçıl bir yaklaşım değil "

Peygamberin resminin kullanılması yasağının Kur'an-ı Kerim'den kaynaklandığını düşünenler olduğu belirtilen kararda, bununla ilgili sure ve hadis örnekleri verildi.

Gerekçeli kararda şu değerlendirme yapıldı:

"Burada tahrik edilenler yani peygamberlerinin resmedilmesini kabul edemeyenler birçok yerde harekete geçmiş yani tahrik olmuş toplu tepkilerini dile getirmişlerdir. İşte bu toplumsal barışı bozmaya namzet açık ve yakın bir tehlikedir. Bu durumda iken sanıkların bu çizimi yayınlamalarının barışçıl bir yaklaşım olduğu söylenemez bilakis sanıkların yazılarında yer alan bu ifade biçimi zaman olarak uygunsuz ve başlı başına zaten bizatihi kışkırtıcıdır."

"Neden indirim uygulanmadı?"

Sanıkların yargılamada pişmanlık göstermemeleri nedeniyle erteleme veya hükmün açıklanmasının geri bırakılması yoluna gidilmediği de belirtilen kararda, "Sanıkların pişmanlığa dair bir belirtileri yoktur. Haklı olduğunu söylemek ve buna inanmak ayrı, pişmanlığını bildirerek eylem ile rencide olanların duygularına bir miktar hitap etmek ayrı şeylerdir. Unutulmamalıdır ki bu eylemde inançları nedeni ile rencide edildiğine yasanın karar verdiği bir kitle vardır. Müştekiler bunu duruşmalarda açıkça dile getirmiştir. Özür beklediğini söylemekle birlikte sanıkları İslama ve kendilerince İslamın barışçıl yanına davet edenler dahi olmuştur. Zaten sanıklar da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını talep etmemişlerdir." denildi.

Kaynak: AA