Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çocukluk ve gençlik dönemini (1954-1999) anlatan “Reis” filminin yapımcısı Ali Avcı “5 ayrı dönem filmi çekeceğiz. Ne siyasi ne de propaganda filmi çektik. O nedenle Erdoğan’ın siyasi danışmanlarından görüş almadık” dedi.

Fragmanda, camide Türkçe ezan okunuyor, o sırada bir kişi Arapça ezan okumaya başlıyor. Asker dipçikle vuruyor. Ve bir çocuk ezanı Arapça okumaya devam ediyor. Erdoğan'ın Başkanlık kampanyasında filmle yeni bir mağduriyet yaratma amacında olduğu belirtiliyor.

Habertürk'ten Serpil Yılmaz'a konuşan yapımcı Ali Avcı nın açıklamalarından satır başları:

- Reis filmini çekmek için Erdoğan’ın bilgisine ve onayına başvurdunuz mu?

Yazılı izin almadık. Yakın çevresi ile görüştük. “Recep Tayyip Erdoğan’ın filmidir” demiyoruz. Hayal mahsulü olduğunu belirttiğin zaman, izin almak yasal bir zorunluluk değil. Sinema diliyle kurgu yapıyoruz. Yalnızca yayınlanan fragmanda Erdoğan’ın sesini duyuyoruz. Kamuya açık yerlerdeki konuşmalar için telif gerekmiyormuş.

- Fragmanlara baktığımızda cami-kışla arasına sıkışmış mesajlar veriyorsunuz…

Fragmanlar film içinden seçilen parçalar değil. Filmde bu sahneleri görmeyeceksiniz. Ne siyasi, ne de propaganda filmi çektik. O nedenle Cumhurbaşkanı’nın siyasi danışmanlarından görüş almadık. Aile çevresi, çocukluk ve mahalle arkadaşlarından; nelerden etkilendiğini, nasıl tepkiler verdiğini öğrendik. Aile albümlerinden bir kısmını ele geçirdik. Ailenin kullandığı objeleri bulmaya çalıştık. Özel kumaşlar dokuttuk.

- Fragmana yönelik eleştirilerden birisi önceki gün Times’tan da geldi. Türkçe ezanın kaldırılmasından 4 yıl sonra dünyaya gelen Erdoğan, aynı dönemi nasıl yaşamış olabilir?

Filmde geri dönüşler var. Mesela o dönem Arapça ezanı cezai ehliyeti olmadığı için meczuplara okuturlarmış, çocuklara değil aslında. 1. Fragman’da ezan okuyan çocuk, Erdoğan değil. O çocuk; 2. Fragman’da Erdoğan’ın 7 yaşındayken gözaltına alınmasını izlediği genç olarak karşımıza çıkıyor. Erdoğan’ı etkileyen siyasal ortamı anlatıyoruz…

‘5 ÖNGÖRDÜK 8 MİLYON DOLAR’A ÇIKTI’

Mahalleliden film seti olarak mülklerinin kullanılmasına itiraz geldi mi?

Filmin toplam bütçesi için 5 milyon dolar öngörmüştük, 8 milyon dolara ulaşacak.
 
İKİ FİRMA İLE GÖRÜŞÜYORUZ

Filmin sponsorları olacak mı? Kamu sponsorluğunu kabul etmedik. 2 firma ile görüşüyoruz. Lefkoşa’da bakkaldaki kutulara yazmak için gerçek olmayan markaları çalıştık. Kafkasör AŞ diye bir şirket kurduk. Finansmanı üstlendik.

‘DENİZ GEZMİŞ’İ DE ÇEKEBİLİRİM

- Film 1999’da bitiyor; Reis’in serisi olacak mı?

Olacak. AK Parti kuruluncaya kadar Erdoğan’a çevresi “Reis” olarak hitap ediyor. Reis-2’yi çekmek için çalışmaya başladık. 132 kişilik ekibimiz içinde 10 kişi gelecek senaryolara çalışıyor. 2002 yılından sonra “Beyefendi” olarak anılıyor. Bu dönemi Beyefendi-1 ve 2 filmleri ile anlatacağız. Cumhurbaşkanlığı dönemini de “Başkan” ya da “Cumhur Reis” adıyla çekmeyi planladık. Bundan sonraki her film 26 Şubat’ta (Erdoğan’ın doğum günü) vizyona girecek. Bir kereye mahsus 25 Mart vizyona giriş tarihi oldu.

- Times’ta 25 Mart’ın Anayasa değişikliğinin gündeme getirileceği tarihe denk geldiği belirtiliyor. 27 Mart (1994) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, 26 Mart (1999) cezaevine girişi, 14 Mart (2003) ilk başbakanlık koltuğuna oturduğu gün. Neden 25 Mart?

Anayasa değişikliği gündemi ile hiç ilgisi yok; ayrıca bu tarihte TBMM’den karar çıkacağına ihtimal de vermiyorum… Film 26 Şubat’a yetişmediği için bu tarih oldu…

- Sinemada “kahramanlar çağı” mı başlatıyorsunuz?

Dünya sinemasında Spider Man gibi yaşamamış kahramanlar izleniyor. Bizim gerçek kahramanlarımızı anlatmıyoruz. Mehmet Akif Ersoy filmimiz vizyona giriyor. Deniz Gezmiş’i de çekebilirim.

Kaynak: Cumhuriyet.com.tr