OSMANİYE

Çukurova'nın bereketli topraklarında yetişen birbirinden farklı ürünler, kadınların elinde binbir zahmetle sofralardaki yerini alıyor.

Tarlalarında yetişen kırmızı biberleri de sıcak havanın kavurduğu ağustos ayında toplayarak çuvallara koyan kadınlar, imece usulüyle bunları yıkayarak çekirdeklerini çıkarıyor.

Daha sonra seyyar ya da sabit biber çeken yerlere götürülen kırmızı biberler, kilogram başına ödenen belli bir ücret karşılığında çekiliyor.

Çekilen biberler, evlerin damlarında ya da üstü açık bahçe ya da avlularda tuzlanarak suyunu çekmesi için kurumaya bırakılıyor.

Günde birkaç kez suyunu çekmesi için karıştırılan biberler, daha sonra zeytinyağı ve tuzla yoğrularak bidon ya da kavanozlara konulup salça haline getiriliyor.

"Dayanışmanın en güzel örneği"

Kadirli Ziraat Odası Başkanı Hanifi İspir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hasadı yapılan biberin zahmetli yolculuğun ardından mutfaklara salça olarak yerini aldığını söyledi.

Ev hanımlarının biber salçası hazırlama geleneğinin çok eskiden beri süre geldiğini anlatan İspir, "Çukurova bölgesinde salça yapımı eylül ayının sonlarına kadar devam eder. Bu dönemde evlerin çatıları ve damları, salça sergileriyle dolar. Biber salçası yapımı, Anadolu'da dayanışmanın en güzel örneğini teşkil eder." diye konuştu.

İspir, yemeklerde damak tadını sevenlerin kırmızı biber salçasını tercih ettiğini vurguladı.

Ev hanımı Arife Yılmaz da biber salçasının zahmetli bir süreçten geçerek sofralara geldiğini, yemeklere kattığı lezzet nedeniyle bu zahmete seve seve katlandıklarını dile getirdi.

Yağmur Temiz ise tarlalardan toplanan biberin, yıkanması, temizlenmesi, çektirilmesi, kurulması ve muhafaza edilmesi gibi önemli aşamalarının bulunduğunu anlatarak, biber salça haline geldiğinde yaşanılan bütün zorlukların unutulduğunu kaydetti.

Kaynak: AA