Solakoğlu 17 Aralık tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan Yolsuzluk ve Rüşvet Operasyonuna değindi.  Solakoğlu, “Siyasi iktidarın yapılan operasyonu kendisine yapılan bir komplo olarak değerlendirmesi sonucu, emniyet teşkilatında başlatılan görevden alma ve yer değiştirmelerle başlayan süreç, siyasi iktidarın temsilcileri tarafından Anayasa’nın 138. Maddesine aykırı olarak yargıya müdahale anlamındaki söylemleri ve adli kolluk yönetmeliğinin değiştirilmesi ile devam etmiştir” dedi.

GÜÇ SAVAŞI YAŞANIYOR

Hükümet, HSYK ve Baroların karşılıklı açıklamalar ile son gelinen noktada HSYK Kanununda değişiklik yapılması önerildiğini ve TBMM Adalet komisyonunda tartışmalı bir şekilde bunun görüşülmeye başladığını ifade etti. Son gelinen aşamada siyasi iktidar ile yargı arasında güç savaşı yaşandığını ve bunun herkes tarafından endişe ve dehşetle izlendiğini dile getiren Solakoğlu, “Anayasal demokrasilerde, siyasal iktidarlar birey hak ve özgürlüklerini korumak amacıyla sınırlandırılmıştır.  Kuvvetler ayrılığı ilkesi gereğince yasama, yürütme ve yargı erklerinin hiçbiri diğerinden üstün değildir. HSYK Kanununda yapılmak istenen değişiklikler ile yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığını tamamen yok edilmekte ve yargı erki adalet bakanlığına yürütmeye bağlanmak istenmektedir” açıklamasında bulundu.

ADALETE İNANÇ AZALDI

Değişiklik önerilerinin anayasaya aykırı olduğunu belirten Solakoğlu, “Yapılanlar yargıya açık müdahaledir. Yapılmak istenen değişiklikler ile yargı bağımsızlığı ortadan kaldırılmakta, hukuk devleti yok edilmek istenmektedir” şeklinde konuşuldu. Solakoğlu siyasi iktidarın yanlışı yanlışla düzeltmek istediğini vurgulayarak “Yapılması gereken HSYK Kanunda düzenleme değildir. Yapılması gereken HSYK’nın yürütme erkinden bağımsızlığını güvence altına alacak, yargı bağımsızlığını ve tarafsızlığını her türlü olumsuzluktan uzak tutacak şekilde oluşturulacak ve Adalet Bakanlığı’nın sistem içindeki etki ve işlevini kaldıracak evrensel kriterlere uygun değişiklikler yapmaktır. 17 Aralıktan sonra zaten tartışılan bağımsız yargıya ve hukuk devleti ilkesi zarar görmüştür” diye konuştu.

BİRLİK ÇAĞRISINDA BULUNDU

Konuşmasına devam eden Solakoğlu, “Geçmiş süreçte yaşadığımız tüm siyasi nitelikli Ergenekon, balyoz, KCK, ÇHD davalarındaki soruşturma ve kavuşturma ile verilen kararlara güvenilmeyeceğini siyasi iktidarda kabul etmiştir. Bu yaşananlardan sonra yurttaşlarımızın adalete olan inancı azalmaktadır. Bizce en büyük tehlike budur” dedi. Solakoğlu, açıklamasının sonunda “ Kocaeli Barosu olarak yasama, yürütme ve yargı erkini kullanan herkesi hep birlikte hukukun üstünlüğünü savunmaya, kuvvetler ayrılığı ilkesini tüm güçlerin içselleştirilerek hayata geçirilmesini sağlamaya, çağdaş, demokratik ve hukuk devletini tesisi etmeye yönelik birlikte çalışmaya davet ediyoruz” dedi.


özgur kocaeli