Daire:1
Tarih:2012
Esas No:2012/4586
Karar No:2012/9095
Kaynak:uyap
İlgili Maddeler:TCK 38
İlgili Kavramlar:Azmettirme,Tekerrür
Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık Ali hakkında 5237 sayılı Yasanın 58.maddesinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi yasaya aykırı ise de bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK.nun 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükmün sanık Ali ile ilgili kısmına “Sanığın Çorum 3.Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 23.01.2007 gün 2006/91 esas, 2007/27 karar sayılı ilamının tekerrüre esas olduğundan TCK.nun 58.maddesi uyarınca cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına” ibaresinin eklenmesine karar verilen ve resen de temyize tabi olan hükümle sanıklar Volkan, Halil ve Erdem hakkında verilen beraat hükümlerinin tebliğnamedeki düşünce gibi (ONANMASINA),
B) Sanık Ahmet hakkında tasarlayarak olası kastla öldürmeye azmettirme suçundan kurulan hüküm yönünden;
Oluşa ve dosya içeriğine göre; sanık Ahmet’in, eniştesi olan maktul ile ortak olarak oto yıkama işi yaptıkları, sanığın işyerine geç gelmesi ve eniştesi maktulün yıkanan araçların sayısını az gösterdiğinden bahisle maktule karşı husumet beslediği ve eniştesinden bunun hesabını sormayı planladığı bu amaçla diğer sanık Ali ile anlaştığı ve sanık Ali'ye “maktulü iyice döv, gerekirse öldür” dediği ancak sanık Ali'nin “adam öldürmekle benim işim olmaz” demesi üzerine “o zaman döv, gözünü korkut” dediği ve maktulün dövülmesi konusunda anlaştıkları, olay günü de maktulü takip eden sanık Ali’nin, maktulün hayati bölgelerini hedef alarak künt cisimle darp etmek suretiyle, künt kafa travmaya bağlı kafa kemik kırıklarıyla beraber beyin kanaması sonucu ölümüne neden olduğu olayda;
Sanık Ahmet'in maktulün dövülmesini ve gerekirse öldürülmesini istediği, sanık Ali'nin ise öldürmek istemediğini beyan etmesi üzerine maktulün dövülmesi ve gözünün korkutulması konusunda anlaştıkları ancak olay esnasında sanık Ali' nin istek dışına çıkarak maktulün hayati bölgelerine künt cisimle vurması sonucu ölümün meydana geldiği göz önüne alındığında, sanık Ahmet'in anlaşma konusu nedeniyle oluşan sonuçtan sorumlu tutulması gerektiği, bu nedenle olayın oluş şekli ve suçun işlenmesindeki özellikler göz önüne alınarak TCK.nun 61.maddesi uyarınca teşdiden TCK.nun 38.maddesi yollamasıyla 87/4.maddesinin ikinci cümlesi gereğince cezalandırılması gerektiğinin düşünülmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiileriyle katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, resen de temyize tabi bulunan hükmün farklı gerekçeyle tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), hükmolunan ceza miktarı ve tutuklulukta geçen süreye göre tahliye taleplerinin reddine, 05/12/2012 gününde oybirliği ile karar verildi