Avukatlardan gelen yoğun talep üzerine Diyarbakır Barosu'nca düzenlenen Kürtçe kursa katılan 80 avukata temel ve orta düzeyde Kürtçe öğretiliyor.

Yaklaşık 3,5 ay sürecek eğitimin ardından sertifika alacak avukatlar hem Türkçe bilmeyen müvekkilleriyle iletişim kurabilecek hem de anadilde savunma yapan müvekkilini anlayacak olmanın mutluluğunu yaşıyor.

"Sevindirici bir aşamadayız"

Diyarbakır Baro Başkan Yardımcısı Nahit Eren, AA muhabirine yaptığı açıklamada, avukatlardan gelen yoğun istek üzerine baroda Kürtçe kurs düzenlediklerini, ilk etapta 80 avukatın temel ve orta düzeyde dil eğitimine başladığını söyledi.

Eren, amaçlarının Kürtçe'nin daha akademik şekilde konuşulmasını sağlayarak avukatların müvekkilleriyle diyaloğunu artırmak olduğunu belirtti.

Geçmişte Kürtçe'nin konuşulmasına dayalı epey sıkıntı yaşandığını vurgulayan Eren, şöyle dedi:

"Sanıklar savunmalarında Kürtçe söze başlar başlamaz mikrofon kapatılırdı. Bu dile ilişkin, 'bilinmeyen bir dil' gibi nahoş ifadeler kullanılırdı. Cezaevlerinde Kürtçe konuşulması yasaktı. Ama bunlar aşıldı. Hepimizin hafızalarında yer alan, 'Türkçe konuş, çok konuş' gibi sloganların yükseldiği cezaevi koşullarından bugün artık Türkiye genelinde Kürtçe savunma yapılabilecek bir aşamaya geldik. Sevindirici bir aşamadayız. 80'li yılların bakış açısı ile bugün arasında çok büyük fark var."

Kürtçe savunma

Eren, sanıkların anadilde savunma yapmasının sevindirici bir gelişme olduğunu ifade ederek, avukatların da Kürtçe savunma yapabilmeleri için yasal düzenleme yapılmasını beklediklerini söyledi.

Anadilde savunma yapıldığında tercümanların çeviri yaptığını ifade eden Eren, "Ancak avukatın daha iyi savunma yapabilmesi için en az müvekkili kadar Kürtçe'ye hakim olması gerekiyor. Şu anda sanıkların anadillerinde savunma yaparak, kendilerini rahat bir şekilde ifade edebiliyor olmaları adil yargılama hakkı açısından da ülke için kayda değer bir gelişme. Bu, yargılamada maddi gerçeğin şüpheye yer vermeyecek şekilde sonuçlanması açısından da önemli bir netice" dedi.

Eren, anadilde savunmanın tüm aşamalara sirayet edeceği bir yasal düzenlemenin de yapılmasını arzu ettiklerini kaydederek yeni anayasada bu dilin kullanımının önündeki tüm engellerin kaldırılmasını beklediklerini dile getirdi.

"Kürtçe diğer diller gibi varlığını sürdürmeli"

Kursa katılan Diyarbakır Barosu Yönetim Kurulu üyesi Sedat Aydın, Kürtçe bilmeyen avukatların mahkemelerde ve müvekkilleriyle olan ilişkilerinde sıkıntı yaşadıklarını, bu nedenle avukatların Kürtçe kursa yoğun ilgi gösterdiğini belirtti.

Aydın, her derste 30-40 hukuki terimi ezberleyip cümle içinde kullanmaya çalıştıklarını anlatarak, kurs sonunda alacakları sertifikayı ileride Kürtçe savunma ve tercümanlık yapabilmeleri için de kullanabileceklerini anlattı.

Aydın, "Bu dilin kurslarla sınırlı kalmayıp anadilde savunmanın genişletilmesini, Kürtçe eğitimin de önünün açılmasını istiyoruz. Kürtçe diğer diller gibi özgür bir şekilde tüm alanlarda kullanılarak varlığını sürdürmelidir" diye konuştu.

Kurs sürecek

Kursiyerlerden avukat Gurbet Özbek, anadili olan Kürtçe'yi ilerleterek, Türkçe bilmeyen müvekkilleriyle iletişim kurabilmek için kursa kayıt yaptırdığını söyledi.

Kürtçe bilmeleri halinde müvekkillerin de kendilerini daha iyi ifade edebileceğini vurgulayan Özbek, bu dili öğrenme konusunda azimli olduklarını söyledi.

Kürtçe eğitim veren Kurdi-Der'in Genel Başkanı Sabahattin Gültekin ise, dil öğrenmenin kolay bir süreç olmadığına dikkati çekerek, "Avukatlar müvekkilleriyle iletişim kuracaklarından hukuki terimlerin kullanımına ilişkin konulara ağırlık veriyoruz. Kulak dolgunluğu var. Bu nedenle zorlanmayacaklardır. Dil öğreniminin 4 aşaması var. Kurs sonunda birinci aşamayı tamamlamış olacaklarından kendilerini rahatlıkla ifade edebilecekler. Savunma alanında bu dili kullanabilmeleri için kursu sürdürmeyi planlıyoruz" diye konuştu.



AA